Keyifli Okumalaaar🥂
Ay kırmızıya boyandığında...
Ay kırmızıya boyanır mı ya? Bu evrende ay kırmızıya boyanabiliyor mu!? Şey peki mora boyasak olur mu? Mor severim! Şu üstümdeki elbisedeki parlak iğrenç mor hariç her türlü moru severim!
Ya da şey.. mor biraz garip durabilir.. beyaz kalsa daha iyi gibi?
Tamam şimdilik bunu geçelim çünkü beynim yanmak üzere! Diğeri neydi?
Güneş ve ay birbirinden uzaklaştığında sen ve ben artık beraber olamayız.
Güneş ve ay birbirinden uzaklaştığında.. lan bunlar sabit değil mi!? Sadece dönüyolardı! Bize bunu öğrettiler yani..
Haksızlık ulan! Ben bu dünyadan bile değilim ki!? Nereden bileyim bu dünyanın ayını güneşini!? Adamların ayı bile garip! Kırmızı ay mı olur be!
Bunu da geç yoksa ben kendimi öldüreceğim! San ve ya başkasına ihtiyaç yok.. Bende o iş.. Yormasınlar kendilerini ya.
Sayısız gece ve yıldız gördükten sonra, tekrar buluşacağımız o güne kadar...
Bak bununla ilgili bir fikrim var! Sayısız gece ve yıldız dediğine göre uzun bir süreden bahsediyor! Sanırım.. umarım öyledir. Güvenemedim şu an.
Peki önemli soru.. Kitap bu sözleri kime söylüyor? Bir ayrılık olayı var, onu anlıyorum ama tekrar buluşmak? Benden bahsediyorsa kusura bakmasın ama büyüdüğüm dünyaya geri dönersem ülke değiştireceğim!
O hain kitapla bir daha karşılaşmamayı umuyorum! Geri dönmem yani..
Hiç kusura bakma kitapcığım ama öylesin yani. Bir kere çok kindarsın ya da beni hiç sevmedin bilemiyorum ama ikisi de aynı sonuca çıkıyor. Beni öldürmek istiyorsun.
Beni.. neden... öldürmek istiyorsun ulan!?
Artık anladığım kadarıyla beni ingiliz gemiside kurtarmayacak.. ben ufaktan kaçayım. Gerçekten kaçayım ama! Ufak sandallardan birine binip gece kaçmak gibi bir planım var.
Sorun şu ki.. çanaklıkta her gece bir nöbetçi oluyor. Bu geceki nöbetçi kim mantıken bilmiyorum çünkü bazı şahsiyetlerle konuşmuyorum..
Umarım dikkatsiz ve görev sırasında uyuyan biridir yoksa çok pis yakalanırdım. Bu da HongJoong'un kaptanı olduğu 'Treasure' isimli gemide son gecem olurdu.
Hangi manyak geminin ismini 'Hazine' koyardı!? İp ucu veriyorum.. baş harfi HongJoong!
Kara kara nasıl kaçacağımı düşünürken kapı çaldı. Kapı çaldığına göre YeoSang çünkü diğerlerinin kapı çalma gibi bir huyu yok. En azından WooYoung'un.
"MiRan?"
Evet, bu YeoSang. Hayret nasıl yanılmam? Çünkü zeki ben... bu gemide korsan olamayacak kadar masum olduğuna inandığım tek o vardı! Değil mi? Hani bir kazık yemiştik? En sivrisinden bir kazık!
Hata bende ama! YunHo baştan söylemişti değil mi? Korsanlar güvenilmezdir. Bu hepsi söylemişti aslında ama ben salaktım işte.
"MiRan içeride olduğunu biliyorum çünkü güvenli hissetiğin tek yer burası. Değil mi?"
YeoSang, eğer beni anlıyor gibi konuşmaya devam edersen seni döverim. O melek gibi olan yüzüne çok pis kıyarım!
Beni anlayamazsın. Kimse anlayamaz. Zaten iğrenç bir hayattan kopartılıp hiç bilmediği bir dünyaya düşen ve sonrasında korsanlar tarafından kaçırılan sen değilsin!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pirate King // ATEEZ
Fanfiction"Wonderland neden önemli sizin için? Yani benim gitmek için nedenlerim varsa sizinde olmalı değil mi?" "Eldorado'yu biliyor musun? Altın şehir.." Biliyordum. Taşı toprağı altın olan bir yerdi ama o da aynı Wonderland gibi gizliydi. Varlığı yokluğu b...