Ejderha, ruhundan bir parça ateşi genç tanrıçaya hediye etti. Böylece Su Tanrıçası uzun asırlar sonra yeniden bu evrende uyandı.
Ne bu çocuk hikayesi mi? Bir çocuk hikayesinde her zaman mutlu son olmaz mıydı? Prensesin canını kurtaran bir prens hep olurdu.. sonra uzun ve mutlu bir hayat yaşarlardı.
Suya ait canlıların hikayesi neden hiç böyle değildi peki? Kayıp balık memo, Küçük deniz kızı...
Hep mutlu son için uğraşmışlardı ama kötü son oların kaderi gibiydi. Su canlılarının yani.. Ben de su canlısıydım. Bunu biraz geç öğrenmiştim. 20 yıl kadar geç..
Hissediyordum.. benim içinde mutlu bir son olmayacaktı.. Belki Küçük Deniz kızı gibi köpük olup okyanusa karışırdım en iyi..
"Majesteleri.. demek uyandınız, iyi misiniz?"
Bu sorunun cevabını ben bile bilmiyordum ki Melenie.. tek bildiğim bu yükten kurtulmak istediğim. Nasıl yapacağımı bilmiyordum ama..
Ne bir kitabım vardı ne de kadife bey.. Rüyalarıma o siyahlı adamlarda girmiyordu artık. En azından 6 günlüğüne daldığım uykumda görmemiştim.
"Sanırım... yorgun? Bu benim için en iyi tabir olabilir.."
Melenie kuyruğunu sallayarak yanıma kadar geldi. Oturduğum yerden doğrulmama yardım etti. Evet, şuracıkta 6 günlük bir uyanma süreci için uykuya dalmıştım. Garip yanı şuydu ki hiç rahatsız olmamıştım. O kum yığını benim için yumuşacık, otopedik bir yataktan daha rahattı.
Önceki hayatımda bir köle olsam gerek..
"Merak etmeyin efendim, yorgunluğunuz yeni uyandığınız için. İki saate kalmaz eski sağlığınıza kavuşursunuz. Sonuçta siz Ejderhanın ateşiyle yüzleştiniz."
Doğru, o masmavi ateş yığınında yıkanmıştım. Ateşin her bir hücreme işleyişini hissetmiştim. Bir ateşti, yakması gerekirdi ancak ben kiraz ağacının pembe yapraklarının etrafımda dönüşü gibi bir ferahlık hissetmişim.
"Şimdi haritayı alabilirim değil mi? Yetişmem gereken bir gemi var da.."
Az çok HongJoong'u tanıdıysam benim için kılını kıpırdatmayacağını biliyordum. Çoktan pusulayla beraber gitmiştir. Ölüm kayalığını rahatça geçip sefasını sürüyordur.
O gemiye ihtiyacım var.. bir de bana her sorumu cevaplayacağını söyleyip ortadan kaybolan kadife beye ihtiyacım var.
İyiliğimi düşünen sadece o var gibi hissediyordum..
Bir de Melenie..
"Lenny sizi bekliyordu efendim. Uyanacağınızı o söyledi.."
Lenny.. bir ruhtu. O bilmeyip kim bilecekti benim uyanacağımı?
Melenie ayağa kalkmamda yardımcı oldu ve iki eliyle sağ kolumdan tutarak yürümeme yardım etti. Zaten oldukça kısa olan yolun yorgun olduğum için varış süresi uzamıştı biraz.. o kadar.
Yine o büyük odacığa girdiğimde hala heykeller duruyordu.. bu tipler.. Siyahlı adamlar!
O kadar uzun süre rüyama girmediler ki zaten göremediğim yüzlerini unutacaktım. Renksiz, beyaz taşlardan yapılmış 8 heykeli sadece şapkalarından çıkarmıştım kim olduklarını.
Bu da marifetti?
"Yeniden hoş geldin Su Tanrıçası.. yorgun görünüyorsun.."
"Öyleyim.. haritayı aldıktan sonra uzun bir uykuya gömülmeyi umuyorum.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pirate King // ATEEZ
Fanfiction"Wonderland neden önemli sizin için? Yani benim gitmek için nedenlerim varsa sizinde olmalı değil mi?" "Eldorado'yu biliyor musun? Altın şehir.." Biliyordum. Taşı toprağı altın olan bir yerdi ama o da aynı Wonderland gibi gizliydi. Varlığı yokluğu b...