51. Bölüm

776 34 1
                                    

İyi Okumalar...

Batuhan'ın Bakış Açısı...

Elif ile konuştuktan sonra kaldığım pansiyona gittim. Odama girdiğimde Mert ile karşılaştım. Balkonun kenarındaki tek kişilik koltukta oturuyor ve elindeki sigarasını içiyordu. Beni gördüğünde kısa bir süre beni süzdükten sonra başını cama çevirdi.

Üzerimdeki tişörtten tek nefeste kurtuldum. ''Burada ne işin var?''

Kısaca siktir git diyordum. Hemen yatağıma girip uyumak istiyordum. Yeterince yorgundum ama bu sikik beyinli herif yerinden bir santim bile kıpırdamamıştı.

Sigarasını önündeki sephanın üzerinde bulunan küllükte söndürdü. ''Konuştun mu?''

Sinirlenmemek adına bütün gücümü kullanıyordum ama benimde bir sınırım vardı. ''Sana ne?''

Mert sephayı ayağıyla biraz itti. Tek kişilik koltukta doğruldu. Onun bir zamanlar Elif'i sevdiğini bilmek ve hala böyle bir ihtimalin olduğunu düşünmek benim öfkemi körüklüyordu. Zaten onun kemiklerinin kırmam için birçok sebep vardı. Beni zorlamasa iyi ederdi.

Mert'in kaşları çatıldı ve gözleri benim gözlerimi buldu. ''Her şeyi ona anlattın mı anlatmadın mı Batuhan? Bunları bilmeye hakkı var.''

Derin bir nefes aldım. Dertleşmek istediğim son kişiydi Mert. ''Ben de 'Sana ne?' dedim. Siktir git odamdan.''

Mert yumruklarını sıktı. ''Gitmiyorum lan.'' Kaşlarım çatıldı. Bana karşı mı gelmişti az önce? Dişlerimi sıkmaya başladım. O da derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştı. ''Bak, evet. Bir zamanlar Elif'i seviyordum. Hala da seviyorum ama arkadaşım olarak. Ada, bana onu unutturdu. Buna emin olabilirsin. Sadece... Elif'in üzülmesini istemiyorum. Bir açıklamayı hak ediyor.''

Dişlerimi sıkmayı kestim. ''Ben üzülmesini mi istiyorum lan?! Ona uygun bir zamanda anlatacağım. Pat diye, babam seninle lise bitimine kadar konuşmazsan bana annemin yerini söyleyecekti mi diyeyim? Zaten o fahişeye öfkem dinmedi. Biraz zamana ihtiyacım var. Onun da benim de.''

Yatağa attım kendimi.  Annem olacak kaltak aklıma geldikçe sinirleniyordum. Mert'in ayağa kalktığını duydum. ''Pekala ama bunu fazla geciktirme. Elif'in güvenini tekrardan kazanman gerekecek.''

Kaşlarım daha çok çatıldı. ''Bana bilmediğim bir şey söyle? Her neyse. Şimdi siktir ol git buradan yoksa ben seni çıkaracağım ve emin ol bunu istemezsin.''

Mert gözlerini devirdi ve odamdan çıktı. Ellerimi başımın altına koyarak Elif'i düşünmeye başladım. Onu o kadar çok özlemiştim ki... Bu duygular bana yabancıydı. Sevilmenin ne demek olduğunu onda görmüştüm. Bana hem sevilmeyi hem de sevmeyi öğretmişti ama bunun farkında bile değildi.

Yatağımda sağa döndüm. Beni affetmiş olduğunu söylese de gözlerinde kırgınlığı görebiliyordum ve bunu ona yaşattığım için kendimden nefret ediyordum. Hak etmediği şeyler yaşamıştı benim yüzümden ve hala yanımdaydı. 

Kalbimde iğrenç bir sızı hissettim. Onu bir daha asla bırakmayacaktım. O istese de istemese de her zaman ensesinde olacaktım. Çünkü o benimdi. Benim Gece Kadın'ım.

...

Kahvaltı yapmamıştım. Zaten pek kahvaltı yapmazdım. Sabah gözlerimi açtığım gibi on aydır yaşadığım o yokluğu tekrardan yaşamıştım ve bu beni hem öfkelendirmiş hem de içimde bir burkulmaya neden olmuştu.

Bu yüzden de Elif'i görmeye gidiyordum. Her ne kadar yanındaki Ulaş denen pezevenk ile uğraşmak zorunda kalsam da bunu önemsemiyordum. O sadece benim için küçük, basit bir fareydi. Ulaş, kimine karşı geldiğini bilmiyordu. Gerekirse de öğretirdim ve beni kimse durduramazdı.

GECE KADINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin