21. Bölüm

1K 49 4
                                    

Sıkıntıyla nefesimi dışarıya verirken birden kolumdaki baskıyla acıyla inledim. Gözlerim otomatik olarak kapanmıştı. Gözlerimi açıp sağımda kolumdaki morluklara krem süren Ege'ye sert olan bakışlarımdan birini atmaya başladı.

Ege başını kaldırmadan ''Üzgünüm'' diye mırıldanınca bakışlarımı soluma çevirdim. Batuhan ile dövüşümden sonra kolumdaki morluklara krem sürmeye karar vermişti Ege. Altını çiziyorum o karar vermişti. Ben morluklardan habersizdim bile.

Ege dikkatle sanki ameliyat yapıyormuş gibi krem sürmeye devam ederken dudaklarımı yaladım. Mert'i görmemiştim. Görmekte istemiyordum. Beni sinir etmekten başka hiçbir bok yapmayacaktı. Seni seviyorum Elif, Batuhan'ın kuralları umrumda değil falan filan. Salak.

Onunkisi sadece takıntılı bir hoşlantıydı. Aylardır beni takip etmiş öküz. Belki sert davranıyor olabilirim ama davranışları beni gerçektende sinir etmeye başladı.

''Ne oldu?'' Ege'nin sesiyle titreyerek kendime geldim. Şaşkın bakışlarım onu bulunca krem kutusunun kapağını kapatmakla meşgül olduğunu gördüm.

''N...Ne olmuş?'' Şaşkınlıkla ve birden düşüncelerimden çıktığım için kekelememiştim.

Ege krem kutusunu alıp ayağa kalktı. ''Yumruğunu sıkıyorsun Elif.''

Gözlerim sağ elime kayınca gerçektende yumruğumu sıktığımı fark ettim. Elimi gevşetirken ''Diğerleri nerede?' diye sordum.

Aslında merak etmiyordum. Öylesine soruyordum. Birden aklıma Arıf geldi. Piç neden aklıma gelmişti ki şimdi? Sahi , ne zamandır sesi soluğu çıkmıyordu. Bir şeyler planladığı kesindi. Hayatım ne hale gelmişti ya.

Koltuktan kalkıp çevreme bakındım. Ege ne ara gitmişti be? Her neyse...

Adımlarımı mutfağa doğru atmaya başladım. Mutfağa girdiğim gibi bir çok hizmetçinin ilgi odağı olmuştum. Burada ne ara bu kadar hizmetçi olmuştu ya? Neden hiçbir zaman çevremde hizmetçi görememiştim ben?

Rahatsızca yerimde kıpırdanınca birden hepsi rabot gibi işlerine döndü. Bazıları bulaşıkları yıkıyor, bazıları etrafı siliyor, bazıları ise kaşuşturuyordu

Ne zamandır orada durdum bilmiyorum ama ayaklarımın altı acımaya başlamıştı. Sıkıldığımı hissedip arkamı döndüm. Neden mutfağa geldiğimi bile unutmuştum. 

Koridorda dolaşırken bütün gün bu koskoca evde ne yapacağımı düşünüyordum. En iyisi film izlemek.

Salona tekrar döndüğümde kendimi biraz önce oturduğum koltuğa tekrar oturup bağdaş kurdum. O sırada televizyonu açmak o kadar zor geldi anlatamam. Aslında iki adımlık yerdi ama şimdi orası bana iki bin adımlık yermiş gibi geliyordu.

O sırada telefonum titreyince heyecanla telefonumu çıkardım. Ne ben asosyal bir kızım. Bir mesaj beni her zaman heyecanlandırır.

Selam, naber Elif?

Buse? Ah, şuan tek ihtiyacım oydu. Normal bir arkadaş, normal bir hayat. Son zamanlarda hayatımda çok aksiyon vardı.

Selam Buse. İyi gibiyim. Özledim seninle dolaşmayı. Müsayit misin bugün?

Çok geçmeden yanıt geldi.

Evet müsayitim. Batuhan çıkmanı izin verir mi ki? 

Gözlerimi devirdim. Şuan alayla sırıttığını tahmin etmek zor değildi.

O şuan burada değil. 

Mesajı gönderip beklemeye başladım. Ayağa kalkıp merdivenlerden çıkarken mesajın geldiğini hissettim. Ama bakmadım.

Odama girdiğimde kapıyı arkamdan kilitleyip telefonuma baktım.

GECE KADINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin