31. Bölüm

884 36 0
                                    

UMARIM Kİ BOL VOTELU VE YORUMLU BİR BÖLÜM OLUR :)) HEPİNİZİ KOCAMAN ÖPÜYORUM :*

Bana verilen siyah bavulu zorlukla çekiştiriyordum. Selin ve Meltem yarım saat önce odamdan ayrılıp aşağıya inmiştiler. Bu arada mavi bir elbise giymiş ve bavulumu hazırlamıştım. İlk defa yurt dışan çıkacaktım ve bu beni heyecanlandırıyordu.

Merdivenlerden inerken arkamdan birinin geldiğini duydum ve başımı çevirip gelen kişiye baktım. Efe bana buruk bir şekilde gülümsedikten sonra bavuluma uzandı ve tek eliyle kaldırıp kapının önünde bekleyen adama verdi. Şaşkınlıkla ona bakarken dudaklarım aralandı. ''Sen... Az önce bana yardım ettin?''

Efe arkasına döndü. ''Ne? Edemez miyim?'' 

Tek kaşıma kaldırmaya çalıştım. ''Selin burada diye mi böyle kibar davranıyorsun?'' 

Efe'nin kaşları çatılırken önünden geçmek üzereydim. O da hareket etti ve birkaç adımla yanıma geldi. ''Hayır... Şey... Aslında onunla da ilgisi var ama temel neden o değil. Sana her kadın şeytandır demiştim. Yalan söyledim.''

Durdum ve onu dinlemeye devam ettim. Ben durunca birkaç adım ötemde o da durdu. ''Hayatımda iki kadının şeytan olmadığını görüyorum. İlki Selin...''

Duraksadı ve gözlerini gözlerime dikti. Bu benim ürpermemi sağladı. ''İkincisi sensin.''

Arkasına dönüp ilerlemeye başladı. İki arabadan arkadakine bindi. Arabayı çalıştırdı. Yanında Selin oturuyordu. Arkada ise Çağatay ve Meltem bulunuyordu.

Selin, Efe'ye gülümsedikten sonra bana dönüp el salladı. Zoraki bir gülümseme yerleştirdim yüzüme. Efe'nin dedikleri zihnimde yankılanıyordu. Birden gülümseme kapladı yüzümü. Sonunda Efe ile aram tam anlamıyla düzelmişti. Ama Efe'nin hayatını da düşünmeden edemiyordum. Ne geçmişti ki başından bu kadar kadınları kötü görecek? Ege'den öğrenebilirdim bunu. Ne de olsa ikiziydi ve Efe hakkında her şeyi biliyordu.

Orada öylece ne kadar durdum bilmiyorum ama Batuhan sertçe kornaya basınca yerimden zıpladım ve hızla öndeki arabaya doğru yürüdüm. Ön kapıyı açtım ve kendimi içeriye attım. Emliyet kemeri ile uğraşırken ''Neden o kadar uzun süre bekledin? Seni beklemeyecek bu kadar kişi.'' dedi Batuhan.

Kemerimi taktıktan sonra dikiz aynasından Mert ve Ege'ye baktım. Ege her zamanki gibi gülümsüyordu ama telefonuyla ilgilendiğini sonradan fark ettim. Mert ise camdan dışarıya bakıyordu.

Evin kapısından Pınar'ın çıktığını görünce Batuhan'a döndüm. ''Şimdi de Pınar'ı bekliyoruz. Yani benim orada dikilmem hiçbir şeyi aksatmadı. Burada otursaydım da Pınar'ı bekleyecektik.''

Batuhan bana döndü ve dudaklarını aralamıştı ki kapı açılma sesiyle arkaya baktı. Ben de oraya dönünce Pınar'ın Mert'in yanına oturduğunu gördüm. Bana gülümsedi ve Batuhan'a dönünce gülümsemesi soldu. ''Özür dilerim, geciktim.''

Batuhan hiçbir şey söylemedi ve yanımızddan geçen Efe'lerin bulunduğu arabayı görünce o da ilerlemeye başladı. Başımı cama yaslayıp etrafı izlemeye başladım. Allah'ım! Çölde yaşıyormuşum gibi hissediyorum. Bu Güneş, bu sıcak...

Yutkundum ve sessizlikten sıkıldığımı hissettim. Radyoya doğru elimi uzatınca yabancı müzik çalan bir kanal çıktı. Tanıdığım ama bir türlü ismini hatırlamadığım şarkıyı dinlerken cebimdeki telefonu çıkardım ve sağ bacığımı sol bacağımın üzerine atarak salmış olduğum saçlarımı sol omzumun üzerine attım.

Telefonumdan Wattpad'a girecektim ki uygulamayı indirmediğimi fark ettim. Hemen sitesine girip indirdim. Bir süre sonra hesabım açıldı ve bildirimlerime baktım. Ah! Kötü Çocuk'un yeni bölümü gelmişti. Büşra'nın dördüncü kitabı çıkarmasına çok sevinmiştim.

GECE KADINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin