37. Bölüm

707 41 3
                                    

İyi Okumalar...

Gözlerimi belimde dolanan bir çift kolla açtım. Kaşlarım çatıldı ve uyuşukça arkamı döndüm. Batuhan'ın uyuyan yüzünü görmemle gülümsemem bir oldu. Ne zama buraya gelmişti? Herhalde ben uyurken gelmiştir.

Sırıtarak vücudumu tamamen ona döndürdüm. Yüz hatlarını iyice incelemeye başladım. Elim istemsizce saçlarına gitti. Saçlarının yumuşaklığına gezinirken kalbim mutlulukla tekledi. Onu o kadar çok seviyordum ki korkuyordum. Beni bırakmasından, sevmemesinden çok korkuyordum.

Onu izlemeye dalmışken sesiyle birlikte korkuyla sıçradım. ''Sen beni mi gözetliyorsun?''

Sesindeki tını kıkırdamamı sağladı. ''Hayır, nereden çıkardın onu?''

Gözlerini açtı ve kahverengi gözlerini benimkilere dikti. Gülümsüyordu. Kahkaha attım. O da kıkırdayınca bir müddet erkeksi sesini dinledim. 

Beni daha çok kendine bastırırken başım göğsüne denk geldi. Belinden sarıldım. Nefesini saçlarımda hissederken huzurla gözlerimi kapadım. 

''Elif, bugün çok eğleneceğiz... Ah! Allah'ım! Durun, bir dakika!'' Selin'in sesiyle birlikte hızla Batuhan'dan ayrıldım. 

Arkamı döndüğümde Selin, gözlerini yummuş bir şekilde arkasındaki Meltem'i geri itiyordu. Kızarmıştım. Gerçekten de domatese dönmüştüm.

Bakışlarımı kaçırırken kekeleyerek bir şeyler saçmalayan Selin'i dinlememeye çalıştım. Yataktan çıktım ve dün akşamın yorgunluğuyla üzerimdekilerle birlikte uyuduğum için kaşlarım çatıldı.

Selin geriye bir adım daha attı. ''Sen hazırlan. Biz daha sonra geliriz. İşinizi halledin.''

Göz kırpıp gidince zorlukla yutkundum. Allah'ım bu kadar utanamazdım. Ağzım açık bir şekilde Batuhan'a döndüm. Yatakta doğrulmuş yüzünde sinsi bir gülüş vardı. 

Mümkün olabilecekmiş gibi daha çok kızardığımı hissettim. ''Gülme, ya!''

Batuhan dudaklarını birbirine sıkıca bastırdı ama kendini zor tuttuğu belliydi. Gözlerimi kıstım. ''Sakın, sakın güleyim deme.''

Batuhan tek kaşını kaldırıp çıplık göğsünde kollarını birleştirdi. ''Yoksa?''

Allah'ım, üstünün olmadığını yeni fark ediyorum. Zorlukla bakışlarımı kaslarından ayırdım. Gözlerini odaklandım ve ne söyleyeceğimi bir müddet düşündüm. ''Beni bir daha öpemezsin.''

Sesime bir küfür mırıldandım. Bu kadar da kendinden emin olmayan bir ses olamazdı. Batuhan ayağa kalktı. Önümde durunca geriye doğru bir adım attım. ''Yaklaşma.''

Bakışlarım ayaklarımdaydı. Katiyen yüzüne bakamazdım ya. Of! Çenemden tutu ve zorla yüzüne bakmamı sağladı. 

Gülümsemesi artmıştı. Lütfen öyle gülme. Yoksa kalp krizinden öleceğim şimdi. ''Dudaklarımı yıkadım.''

Fısıltısıyla tüylerim diken diken oldu. Dediğini biraz geç algıladım. Kıkırdadım. ''Öyle mi?''

Batuhan yüzünü bana benimkine daha çok yaklaştırırken ''Öyle.'' diye mırıldandı. Allah'ım, çok tatlıydı. Benimdi, sadece benim...

Dudakları benimkilere ulaşınca titredim ve kollarımı boynuna doladım. Batuhan biraz eğildi ve bacaklarımdan tuttup beline dolladı, bacaklarımı.

Bacaklarımla sıkıca Batuhan'a sarılırken üst dudağımı ısırdı. İnledim. Dilini ağzımın içinde dolaştırırken eridiğimi hissettim.

GECE KADINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin