Kız dudaklarını sertçe kavrayan adamın öpüşüne karşılık vermedi. Aklında sadece tek bir kelime dönüp durdu. "Leydim.."
Elleri adamın göğsünü bulurken siyahtan lacivert dönmeye başlayan gözleri açıktı. Ölüm yiyenlerin şaşkınlıkla donmasını hissediyordu. Tom Riddle'ın üstünden saniyelik bir hatayla onlara baktığında hepsinin korkuyla ve şokla onlara bakmaktan kaçındığını gördü.
Tom Riddle geri çekilirken elleriyle yüzünü kavradı ve alnını alnına yasladı.
"Bu anı o kadar çok bekledim ki..."Mutlulukla fısıldamasına karşılık yutkunarak tebessüm etmeye çalıştı ama saniyeler sonra içinden geçen kelimeler dudaklarından döküldü. "O kızı görmek istiyorum."
Tom Riddle ellerini çekerken iç çekti. "Zindanlarda."
"Zindanlarda mı? Küçük bir kızı zindanlara attırdığını mı söylüyorsun!" kaşlarını kaldırıp inanamayarak sorduğu soruya adam güldü.
"Bir bulanığa malikenede özel bir oda veremezdik değil mi sevgilim?"
Gerçeklerin tekrar yüzüne vurulmasıyla kalbinin sızladığını hissetti. Adam anlamış olacak ki inanamayarak güldü ve az önce muggle'ın durduğu ama artık sadece küllerin uçuştuğu zemine baktı.
"Az önce yaptıklarından sonra Dumbledore'un sevimli kızını oynamaya devam mı edeceksin? Yapma Alanis, inancılığını yitireli çok uzun yıllar oluyor."Yutkunarak gözlerini yumdu. Gözlerine ruhsuzca bakarken yıpranmış hissediyordu. Sanki nefes almakta zorlanıyormuş gibi. Ama inatla konuştu. "Beni zindanlara götür."
Adamda ona aynı bakışla bakarken onun bunu yapmayacağını anladı ve Ölüm yiyenlere döndü. "Biriniz beni zindanlara götürsün."
Korku dolu ölüm yiyenler Lordlarına bakarken onların da bunu yapmayacağını anladı ve sinirle şakağını ovdu. Odanın bir köşesinde kıvrılmış yılana dönerken dikkatini toplamaya çalıştı.
"Zindanların yerini biliyor musun Nagini?"
Yılan efendisine dönerken Tom Riddle rahatça konuştu. "Hayır."
"Beni oraya götür Nagini."
O inatla fısıldadığında yılan önce efendisine ve sonra tekrar ona baktı kapıdan süzülerek çıkarken Alanis Tom Riddle'a bakmadan onu takip edecekti ki bileğine sarılan eli ile durmak zorunda kaldı. "Malfoy bize zindanlara kadar eşlik et."
Sonra Alanis'e döndüğünde sinirle fısıldadı. "Nagini'nin sana olan sadakatini asla anlamayacağım."
"Ona benim de efendisi olduğumu söylememeliydin."
~~~
Zindanlara doğru ilerlerken başı döndüğünde gözlerini yumdu. Beline sıkıca sarılan kolu hissettiğinde gözlerini açtı ve yanındaki adama baktı.
"İyi misin?"
Kısaca kafa sallarken yoluna devam etmek istedi ama adam onu bırakmadı. "Orada yaptıkların muhteşemdi... Asayla yapmak bile çok zorken sen onu asasız kontrol ettin..."
"Bunu yapmak için çalışmadım, güçlerim doğuştan geliyor."
Kızın huysuzluğuna karşı iç çekti. "Fazla rahat gözüküyorsun. En son bunu yaptığında, bir ay büyü yapmaya korktuğunu söylemiştin."
Kız durdu. Arkasına döndü ve adamın gözlerinin içine bakıp derin bir nefes aldı. "Haketmişti."
"Sana bir katil olduğumu söyledim.."
Tom Riddle bu sözlerle derin bir nefes alıp Kara göle döndü. "Haketmişler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gri Prenses (Grindelwald'un Kızı)
FanfictionGrindelwald'un kızı, Dumbledore'un büyüttüğü ve her şeyden çok sevdiği bir kız. Tek arkadaşı Tom Riddle'a aşık olan bir kız. Karanlığın prensesi olarak doğup aydınlığın prensesi olarak büyüyen bir kız. Tarafları karıştıran bir prenses. Sonunda hangi...