Bolca yorum lütfen 🌷🌷
$$$$$$ 2 hafta sonra...
"Bugün günlerden Kutaaaayyy"
"Allahım ne olur kurtar beni artık bu kızdan. Ayemir otur artık ya. Ne bu heyecan."
Diye bana yakınan Tuba ile ufak bir şekilde gözlerimi devirdim. Ardından yine mutlu yüz ifademi takınıp,
" Ya Tuba Allah aşkına ben nasıl heyecanlı olmayayım. Kutay resmen evimizi baştan sona kadar her şeyini hazırlamış. Bana sürpriz yapacak. Çok merak ediyorum. "
Dediğimde Tuba yüzünü ekşiterek ,
" Kendin de ne hoş söylüyorsun. Sürpriz. Ya sen resmen Kağan'ı tehdit ettin sürprizi söylesin diye. Bari Kutay'ın hevesini kursağında bırakma. Bilmiyormuş gibi yap "Dediğinde Tuba'ya hak vermedim değil. Kutay'ın bana hazırladığı sürprizi bilmiyormuş gibi yapmalıydım. Hem acıdım Kağan'a ya. Çocuğu sözde evlat edinmiştim. Nasıl da korkuttum onu boş tehditlerimle.
Sabahtandır dolabımda çıkartıp, etrafa dağıttığım elbiselerimi annem gelmeden dolabıma güzelce yerleştirmeliydim. Yoksa gelip yine uzun uzun nutuklar sayardı bana. Yok efendim artık evlenip kendi evimin hanımı olacakmışım bu kafayla nasıl kocaman eve sahip çıkacakmışım, ilerde çocukların olursa bu kafayla nasıl bakarmışım, Kutay oğluma acıyormuşum ve neler neler.
Etraftaki elbiseleri dolabıma güzelce yerleştirerek Tuba'nın yüzüne " Artık odamdan çıkta üstümü giyeyim " dercesine baktım. Tuba'nın telefonunun çalmasıyla Tuba odadan çıkmıştı bile.
Garibim sadece ev için mutlu olduğumu sanıyordu herhalde. Bugün başına geleceklerden habersiz bir şekilde nasıl da odamdan çıktı.
Kendi kendime konuşup sırıttıktan sonra birazdan giyineceğim üst'ü yatağın üstünden alarak giyinmeye başladım. Kağan'ın Tuba için alıp, bana verdiği üst'ü de dolabımın içinde ki gizli dömeden çıkartıp yatağa güzelce serdim.
Şalımı da güzelce bağladığımda, kapıya doğru yönelerek Tuba'ya seslendim. Bu üst'ü bir şekilde Tuba'ya giydirmeliydim. Bu yüzden tekrar Tuba'ya seslenip gelmemesini söyledim.
Hızlıca aşağıya inerek mutfağa doğru gittim. Buzdolabında vişne suyu çıkartıp bir bardağa doldurdum.
Oturma odasında oturmuş annem ile sohbet eden Tuba'nın yanına giderek , sesimi sevimli modunda ayarlayıp,
" Tubaa canım kuzenim. Canım kardeşim. Canım çayşkım. Sen bu bir kaç gündür benim için çok uğraşıp , çabalayıp ev işlerini yaptın. " diye seslendim. Tuba alayla yüzüme bakıp,
" Zorla yaptırdım demiyor da " dediğinde, kendimi birazcık tutup tekrar gülümsedim. Neyse ki birazdan yapacağım şey içimi biraz rahatlatacak.
Tuba'ya elimde ki vişne suyunu göstererek,
" Bak canım sana mis gibi soğuk vişne suyu getirdim"
Diyerek Tuba'ya doğru yürüdüm. Ayağımı bir yere takmışım gibi yapıp hafif bocalayarak Tubayla birlikte annemin de üzerine vişne suyunu dökmüştüm.
Aha şimdi yedim ayvayı. Yere de vişne suyu dökülmüştü. Ulan Kağan hepsi senin yüzünden. Evlilik teklifi yapacağım al bugün bu elbiseyi giy diye Tuba'ya elbiseyi verseydin bugün bunlar olmayacaktı.
Tuba ile annem üzerlerine dökmüş olduğum vişne suyunun verdiği şokla daha doğrusu sinirle bana sinirle bakıp bağırmaya başladılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇAYşkım / Çeyrek TEXTİNG
Genç Kız EdebiyatıTAMAMLANDI İki yakın dostun hikayesidir bu. Onlarla birlikte eğlenceli kimi yerlerde hüzünlü bir hayata yolculuk etmek istiyorsanız, klişe ile başlayıp , bölümler ilerledikçe bambaşka bir hayata yolculuk yapmak İstiyorsanız buyrun davetlimizsi...