Herkese merhaba :)
Oy artışları gayet mutlu etti beni artık sıkıntı yaşamıyoruz sınırı geçerken ancak yorum sayısı çok düşmüş. Bu da üzücü bir durum oldu beklemiyordum. Okuyan insanların fikirlerini belli etmeleri ya da iki üç yorum yapmaları çok zor değil diye düşünüyorum ama tabii yine de size kalmış.
Hikayeye yeni gelen okuyuculara kucak dolusu sevgilerimi iletiyorum🌸Vedat'a hep beraber sövüyor oluşumuz çok hoş çok keyif alıyorum bazılarınızın yorumlarını ve nefret dolu mesajlarını okurken 😂 harikasınız tek kelimeyle.
Bu bölüm aşırı heyecanla ve merakla yazdığım bir bölüm oldu hatta bir oturuşta bitirdim diyebilirim. Umarım keyif alırsınız bölümden veee
İYİ OKUMALAR :)
Dila elindeki tabletten gelinlik modellerine bakarken birkaç fotoğraf arasında aşırı kararsız kalmıştı. Her bir gelinlikte ayrı detaylara bayılmıştı. Vakti olsaydı eğer özenerek gelinliğini diktirirdi ama Vedat son derece aceleci davranıyordu bu düğünle ilgili. Aslında bu hali hoşuna gitmişti Dila'nın ama birazcık daha vakti olsaydı eğer kendi gelinliğini dikmek isterdi.
"Şu model nasıl?" Tableti yanında oturan adama uzattı bakması için. Vedat ise bilgisayardan bakışlarını alıp tablete kısa süreli göz gezdirmiş ve geri işine dönmüştü.
"İyi." Bu kadar kısa bir tepki beklemiyordu Dila. Yanağının içini ısırarak tableti geri çekti ve diğer modellere baktı. Başka güzel bulduğu balık model gelinliği göstermek için tableti tekrardan uzattı.
"Peki ya bu?" Aynı şekilde bakışlarını çekip tablete kısacık baktıktan sonra tekrardan işine dönen adamı izledi.
"Bu da iyi."dedikten sonra ekrandaki taslak metni düzenleyen adamdan bakışlarını çekti Dila. Adamın bu hareketi tüm hevesini uçurmuştu. Sanki yalandan yorum yapıyor gibiydi. Oysaki gelinlikti bu biraz daha değişik tepkiler verebilirdi. Ayrıca düğünün yapılacağı yer ile de ilgilenmiyordu. Kendi evinin bahçesinde olmasını istemişti ve Dila da bu fikre katılmıştı. Aile arasında sade bir düğün olmasını istiyordu zaten ve Vedat'ların bahçesi gayet geniş bir alana sahipti. Ancak evleneceği adamla ortak düzenlemek isterdi. Tam tersine kendisine yardımcı olan ya annesi olmuştu ya da Şeniz hanım katkı sağlamıştı. Kadınlar bu işlerden daha iyi anlıyordu ama Vedat'ın da fikrini almayı çok isterdi. Elindeki tableti tekrardan adama doğru uzattı.
"Bu nasıl?"dedikten sonra merakla adamın vereceği tepkiyi bekledi. Vedat yine modele bakıp işine dönmüştü.
"Bu daha iyi."diyen adamın lafıyla birlikte sırıttı Dila. Çünkü bir önceki modeli göstermişti tekrardan ve Vedat bunu fark etmemişti bile.
Sırıtışı buruk bir gülümsemeye döndüğü an kapının açılmasıyla kucağında küçük bir çocukla gelen Şeniz hanıma çevirdi kafasını. Küçük oğlan çocuğu aşırı tatlı duruyordu."Vedat, Figen teyzenler düğün için gelmiş ve torunu ne kadar büyümüş baksana şunun tatlılığına." Şeniz kucağındaki çocuğu sıkıca tutarak içeriye girerken Dila çocuğu sevmek için ayaklandı.
"Hala iş üzerindeyim çocuk sesi çekemem şimdi. Ben sonra onların yanına uğrarım. Ayrıca direkt eve geçselerdi keşke." Vedat kafasını bile kaldırmadan yüzünü buruştururken Dila'nın çocuk sevme hevesi de kursağında kalmıştı.
"O kadar uzak yoldan gelmişler ayıp olur...sonra uğrarsın." Şeniz saatler önce görüştüğü magazin muhabiriyle yaptığı konuşmayı hatırlayınca Vedat'a sert bir bakış attı. Düşündüğü gibi yeğeni kendisi çağırmıştı. Ama bunu neden yaptığını hâlâ bilmiyordu. Basında görülmek istemiş olabilirdi ve Dila'nın böyle bir şey sevmeyeceğini bildiği için sanki haberi yokmuş gibi davranmış olduğunu düşünüyordu. Ancak yine de bu işin sadece bu kadarıyla sınırlı kaldığını düşünmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Efsunkâr (Tamamlandı)
Teen Fiction"Geçenlerde bir film izledim. Kadının umutsuz aşkı adamın kalbine dokunamamıştı bile. Çok kızdım kadına..." Dila, elindeki silahı geniş dikdörtgen masanın üzerine bıraktı. "Neden insan kendisini sevmeyen biri için çaba harcardı ki? Kadın ne olursa...