Herkese merhaba :)-Biliyorum daha hikayenin başlarındayız ama sizce final kaçıncı bölümde olsun ??
Eski bir okuyucuma adıyorum bölümü
loveisbooks ♥️
İYİ OKUMALAR:)
Elindeki kahvaltılıkları masaya bırakıp kendi yerine geçti ve oturdu. Annesi çaydanlığı getirmiş ve herkesin içtiği türden çayı bardaklara doldurmuştu. Kısa bir sürenin ardından gülen yüzünü babasının gelişi sonlandırdı. Dün gece yaşadığı kötü olay aklına geldikçe morali bozulmaya da devam ediyordu. Babasını uzun bir zamandan sonra ilk kez o kadar sinirli görmüştü. Birazcık da kızgın ve kırgındı babasına karşı. Sonuçta o kadar bağırmasına ve öyle tepki vermesine gerek olmadığını düşünüyordu.
"Arkadaşın nasıl oldu?" Annesinin sorusu ile gelmekte olan babasından bakışlarını çekti. Dün gece annesiyle muhabbet etmiş ama Vedat'ın konusunu atlayarak anlatmıştı. Adamla aralarındaki ilişkinin ne olduğunu bile bilmiyorken annesine bir şey anlatamazdı. Açıkçası bir ilişkileri bile yoktu.
"Bu sabah konuştum ve gayet iyi olduğunu söyledi. Kendisini görmeye gideceğim öğlen."dedikten sonra annesinin yaptığı gözlemeden aldı ve tabağına koydu. Arkadaşına bir söz vermişti ve bunu yerine getirmesi gerekiyordu. Annesi anlayışla kafa sallarken,babası hâlâ gergin gibi duruyordu. Çayından küçük yudumlar alırken biraz keyifsiz gibiydi. Babasının, kendisi için endişelendiğini biliyordu ama ortada bu kadar sinirlenecek bir durum yoktu diye de düşünüyordu. Babasından bakışlarını çekip yanındaki boş sandalye baktı. Kardeşi Ayla bugün evde değildi. Dün akşam teyzesinde kalmayı tercih etmişti. Evrim teyzesini ve Okan eniştesini de çok özlemişti aslında. Yakın zamanda onlara gitmesi gerekiyordu. Teyzesiyle yaptığı muhabbetleri özlemişti. Ayrıca eniştesinin de bitmek bilmeyen enerjisinden ihtiyacı vardı.
"Vedat beye de teşekkür etmen gerekiyor. Seni bir sapığın elinden kurtarmış." Esin dün çok korkmuştu kızının anlattıklarını duyunca ama kızını iyi de görünce korkusu uçup gitmişti. Dila ise ağzının içindeki salatalığı çiğneyebildiği kadar çiğnedi. Adamın dünkü teklifi hatta söyledikleri aklına gelmişti ve yutkunmakta zorluk çekiyordu.
"Babasının kumarbaz olduğu gerçeğini değiştirmiyor ama."Yekta araya girmiş ve rahatsız olduğunu belli etmişti. Vedat'ın bir kötülüğünü görmemişti ve bu konuda itiraz etmiyordu ancak adamın babası tekin biri değildi. Az çok bu kara oyunların dedikoduları gelirdi kulağına. Pis işler yaptığını da duymuştu ayrıca. Kızının kendisine karşı kırgınlığını görünce daha çok üzülüyor ve kızıyordu.
"Senin de en yakın arkadaşın mafya sayılır."dedikten sonra kocasına baktı Esin. Yekta'nın arkadaşı Kenan da zorbalık kullanıp şiddet uygulayan biriydi. Hatta tam anlamıyla mafya olmasa bile karanlık tarafı vardı.
Dila ikiliyi kocaman gözlerle izlerken ağzındaki lokmayı da yuttu. Konunun buralara kadar gideceğini hiç tahmin etmemişti."Oğlu para veliahttı ve o tarz tipleri bilirim ben...sadece kızımızı korumaya çalışıyorum." Yekta haklıydı kendisine göre. Bu yüzden göğsünü kabartmıştı.
"Kızımız belli bir yaşa gelmiş aklı başında biri. Neyi nasıl yapacağına dair onu zorlayamayız. Babam seni de sevmiyordu ama ben ne yaptım?" Esin mazinin kapılarını aralarken Yekta olumsuzca kafa salladı.
"Bizim konumuzla onların olayı bir değil."
Dila, babasının söyledikleriyle birlikte bakışlarını kaçırıp kafasını eğdi. Annesiyle babasının aşk dolu bir birlikteliği vardı ama evet kendilerinin olayı öyle değildi. Adamı arzuluyordu...hatta fazla arzuluyordu. Onun dışında aşk yoktu...sevgi yoktu.
Anne ve babası konudan konuya atlayıp dururken kahvaltısına odaklanmaya çalıştı ama iştahı yok olup gitmişti. Hazırlanıp Mert'i görmeye gitse iyi olacaktı. Bu yüzden izin isteyip masadan kalktı. Geri odasına çıkarken çalan telefonu dalgınlığını götürmüş ve dikkatini dağıtmıştı. Telefonu açıp karşı tarafın söylediklerini duyunca yüzünde gülücükler açtı. Mert'in yanına gittikten sonra uğraması gereken başka bir yer daha vardı artık.
Dila kısa bir sürenin ardından hazırlanmış ve evden ayrılmıştı.
Telefonunu çıkarıp Zühal'e haber verdikten sonra yoldan geçen taksiyi durdurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Efsunkâr (Tamamlandı)
Teen Fiction"Geçenlerde bir film izledim. Kadının umutsuz aşkı adamın kalbine dokunamamıştı bile. Çok kızdım kadına..." Dila, elindeki silahı geniş dikdörtgen masanın üzerine bıraktı. "Neden insan kendisini sevmeyen biri için çaba harcardı ki? Kadın ne olursa...