18.Bölüm

9.2K 637 424
                                    



Herkese merhaba :)
Bugün buraya bir kitap önerisi ile geldim.
Gamzecngz00 Nar Çiçeği adlı hikayesine bir bakmanızı öneririm. Henüz çok yeni bir kitap ama hoşunuza gideceğinizi düşünüyorum.

Veee sizi daha fazla oyalamadan İYİ OKUMALAR diyorum :)))

mnfkaya85 healerofthenight yoldasmnr
♥️♥️♥️

Sıcak bir duşun altına girdikten sonra gevşeyen bedeninin rahatlığıyla kurunmuş ve odasına girerek hazırlanmaya başlamıştı. Şeniz hanımın şirketine gitmeli ve çizimleri hallettikten sonra işine yoğunlaşmalıydı. Dün gece tatmadığı kadar büyük zevkler yaşatmış olan adamı bir daha görmeyeceğini bilmek her ne kadar canını acıtsada toparlanması gerekiyordu. İnce siyah külotlu çorabı giydikten sonra kalın ekoseli elbisesini yatağın üstüne bıraktı. Yarım kollu elbisenin üstüne sadece uzun trençkotunu giyse yeterli olur diye düşünüyordu. Kafasındaki havluyu çıkarıp saçlarının ıslaklığını aldı ve yatağın üstüne bıraktı nemli havluyu. Kıyafeti üstüne geçirip yandaki fermuarını çekti ve odasındaki aynadan kendisine baktı.

Ne yaparsa yapsın güzel gelmiyordu gözüne aynadaki yansıması. Keyifsiz ve yorgun gözüküyordu gördüğü beden. Nemli olan saçlarına parmaklarını doladı. Daha sonra yüzüne dokundu. Dudağının kenarındaki hafif yara acıyordu dokunduğunda. Dün geceden kalma olan izin üstüne parmaklarını dokundurdu. Şu an hissettiği acı dün kendisine zevk vermişti.

"Kapıyı tıklattım ama duymadın." Kardeşi Ayla'nın sesini duyduğunda korkuyla sıçradı ve bakışlarını aynadan çekti. Ayla elindeki elbiseleri gösterip mutsuz bir şekilde kapının yanında dikilmeyi kesip içeriye girmişti.

"Yarın akşam düzenlenen etkinlikte ne giyeceğime karar veremedim. Sence hangisi daha güzel?" Ayla elindekileri yatağa bırakıp ablasına baktı. Ablası hep neşeli sayılmazdı ama şu an ayrı bir durgunluğu var gibi gözüküyordu.

"Yarın ne etkiliği var?" Dila acıyan dudağından parmaklarını çekip yatağın üstündeki kıyafetlere baktı.

"Bilmiyorum sadece annem söyledi. Önemli olan bir davet falan diyordu." Küçük kız omuz silkerken ablasının bakışları kendisini bulmuştu.

"Bu daha güzel ve sana çok yakışır." Dila pudra pembesi kıyafeti kaldırıp gülümseyerek kardeşine döndü.

"Evet annem de aynısını söyledi. Sen ne giyeceksin?" Ayla, ablasının tuttuğu kıyafeti alıp kendisini yatağın üstüne bıraktı. Kucağındaki kıyafetini buruşmasın diye dikkatlice tutuyordu.

"Daha yeni haberim oluyor bu yüzden karar vermedim." Aklına bir şey gelmiyordu şu an. Katılması gerekiyor muydu bu davete?

"Doğru geceleri eve gelmezsen öğrenemezsin. O adamla mıydın? Hani şu yakışıklı enişte adayım..." Ayla sinsice sırıtıp imayla kaş göz hareketleri yaparken Dila gözlerini kocaman açarak kardeşinin omzuna vurdu.

"Ablanla nasıl konuşuyorsun sen! Senin ağzın çok açılmış." Dila şakayla kardeşine vurmaya devam etti. Aslında güldüğü sözler canını acıtıyordu. Evet o adamla birlikteydi ama sadece bir kerelikti. Sabah uyandığında ne çok görmek istemişti o güzel mavilikleri.

"Tamam vur ama gıdıklama." Ayla kahkahayla konuşmaya çalışıp ablasından kurutulmayı denedi.

"Git hadi hazırlanmam lazım." Üzerine çullandığı kardeşinden uzaklaşıp kapıyı gösterdi gülmesine devam ederek. Ayla itiraz etmeden yataktan kalktı ve kıyafetlerini aldı. Kapıya doğru giden kardeşinin arkasından bakarken üzerine yine kasvet çökmüştü.

Efsunkâr (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin