***Elindeki çantayı biraz daha sıkıp Draken'in peşinden ilerledin. Nereye geldiğinizi bilmesen de yarı çıplak bazı kadınları görmek seni şoka uğratmıştı.
Başını yere eğip sadece Draken'i takip ettin. Aşırı derece de utanmıştın. Biraz yürümeden sonra Draken bir yere girince sende peşinden girdin. Diğer yerelere nazaran burda yarı çıplak ablalar yoktu.
Elindeki çantayı köşeye bırakıp Draken'e baktın. Kafasını ovarak sana baktı. "Duş alıp geliyorum. Bekle beni."
"Hıhı." Onayından sonra hızlıca çıkıp gitti yıkanmak için. Biraz etrafı inceledikten sonra Draken çıkmıştı.
Saçlarını kurularken bakışları sana kaydı. Göz devirip yere oturdu. "Neden ayakta dikiliyorsun ki? Otursana." Ardından saçını kurulamayı bitirince havluyu yatağa attı.
Onun komutunu bekler gibi hemen yere oturdun. Draken şu an seninle ilgilenmiyor, saçını tarıyordu. Elinden tarağı alıp arkasına geçtin. "Ha?! Napıyorsun?"
Sinirli sesine karşı gülümsedin. "Saçını yapıyorum." Sana cevap vermemesinden yararlanarak nazikçe taradın yumuşacık saçları, ardından örerek bir tutam öne bıraktın.
Tarağı yatağa bıraktıktan sonra Draken'in boynuna kollarını dolayıp düşürdün. Üst tarafta sen vardın fakat Draken'in pis sırıtışını gördüğünde roller saniyeler içinde değişti.
Tabi Draken'in iri cüssesi altında kalınca nerdeyse hiç hareket edemiyordun. İki yana çırpınıp kaçmaya çalıştın fakat Draken'e bu hiçti.
Tek eliyle iki elini sıkıştırmış, bacaklarıyla bacaklarını kilitlemişti adeta. Çıkamayacağını fark edince erkeksi kahkahası kulaklarını doldurdu. Sana gülüyordu!
Dişlerini gıcırdatıp surat astın. Ardından beyninde yankılanan fikirle gülümsedin. Biraz çırpınıp eteğinin beline kadar çıkmasına sebep oldun. Okul gömleğin zaten göğüslerini kavradığı için şu an acayip seksiydin. Bunu Draken'in yutkunmasından anlamıştın.
Utangaç şekilde gülümseyip başını hafifçe yana çevirdin. Ağzından sesli bir inleme kaçırıp seksi bir sesle Draken'e baktın. "Draken-kun~"
Draken kızarırken hızla geri çekilip kaşlarını çattı. "Hassiktir!"
Kalkıp üstüne atladın. Belinde Draken'in kollarını hissettiğinde sarılmak için kucağına yerleştin. Eteğinin yine açıldığını fark etmiştin fakat umursamadın. Boynuna sarılıp gülümsedin.
Draken'in kolları bu dünyadaki en güzel yerdi sence. Olduğun yere yayılıp Draken'e arkanı döndün. Göğsüne yaslanarak ellerini tuttun. Şu an dünyalar senindi...
***
Uyuya kaldığını fark etmeden uyandın. Kolları o kadar rahattı ki uyuya kalmış olmalıydın. "Ah? Uyandın mı?"
Gözlerini ağır ağır açtın. Draken yatağa yaslanmış video oyunu oynuyordu. Hala oldukça uykuluydun ve yataktan kalkmak zor geliyordu sana.
Uzanıp Draken'in elini tuttun. Gözlerini tekrar kapatıp uyuklamaya devam ettin fakat uykuya dalamadın.
Elini okşayan Draken'in sıcak eli ve alaylı konuşması keyifliydi. "Tch! Aptal..." Kendi kendine söylendikten sonra konsolu bırakıp kalktı.
Üstüne doğru eğilip yüzüne dökülen saçlarını çekti. Anlına ufak bir öpücük kondurup arkana geçti. Seni kollarına alarak sıkıca sardı. Çenesini başına yaslayarak gülümsedi...
***