***
BaskıOkul
Ebeveynler
Arkadaşlar
Bu çok zor. Kendimi kapana kısılmış gibi hissettim, nefes alamadım. Tek görebildiğim siyahtı ve çok soğuktu. Her şey mükemmel olmaliydi, her şey doğru olmalıydı. Her şey yerinde olmalıydı, her şey yolunda olmalıydi.
Bundan çok sıkıldım.
Neden, neden gerçekten denediğimi göremiyorlar, çabalarım boşa gitti. Ailem hiçbir şeyi anlamayacak, tek söyledikleri ne kadar tembellik ettiğim ve bir toman üyesi olmaktan hiçbir fayda sağlamadıği. Derslerimi zar zor geçiyorum ve arkadaşlarımın hepsi bana bir çöp parçasıymışım gibi davranıyor. Dışarıda tutunabileceğim hiçbir şey yok, beni hayatta tutabilecek sıcak hiçbir şey yok.
"Y/n, okula git şimdiden, bu kadar ortalıkta gezinmen yeter. Keşke o aptal çetende olmasaydın." Annem kapıyı kapattı ve bu sırada çarparak kapattı. Bu doğru, bitmeyen cehennemimin başka bir günü.
Telefonuma yeni bir mesaj geldiğini bildiren bir bildirim geldi.
Best Boy:
Hey, uyandin me? sabah ilk is seni görmek istiyorum <3Sen:
Sana da Günaydın, mitsuya-kun-. Beni gerçekten bu kadar çok mu özledin?Best Boy:
Evet, uyuyamadım! Kahvaltını yap ve biraz su iç, okulda görüşürüz aşkım <3Sen:
Elbette, patron!Telefonumu yatağıma fırlatıp duşa girdim.
***
Bir çift sıcak el omuzlarıma dolandı, çenesi başımın üstüne dayadı. "Kahvaltı yapmadın, değil mi?"
Olduğum yerde dondum, dilim bağlıydı.
"iyi ki sana bunu getirdim." En sevdiğim ekmeği bir kutu meyve suyuyla çıkardı. "Kız arkadaşımın aç kalmasına izin veremem, derse gitmeden önce yemek yemelisin." Elimden tuttu ve okula doğru yürümeye başladık.
Yan profiline baktım, Mitsuya her zaman çok mutlu ve sakin görünüyor. Merak ediyorum, kendine ve diğer 2 küçük kız kardeşine nasil bakıyor? Zor olmuş olmali ama mitsuya asla pes etmedi. Son birkaç aydır, o her zaman benim için oradaydı. O yanımda oldu, benimle konuştu, ihtiyacım olduğunda beni teselli etti.
"Mitsuya, beni neden hala seviyorsun?"
"Senin hakkında sevdiğim çok şey var y/n. Bunu bilmiyor olabilirsin ama ne olursa olsun seni her zaman seveceğim, tamam mi?"