***Sen Haitani kardeşlerden Ran'ın biricik kızısın. Babandan aldığın saçlar ve gözlerle onun kız hali gibisin. Tek gecelik yaşadığı ilişkilerden birisindensin ve annen seni babana bırakıp kaçtı.
Ama bu sorun değil çünkü Ran ve Rindou sana dünyaları veriyor. En küçüğünden daha bir yaşına girdiğin gün baban ve amcan sana bir araba koleksiyonu satın aldılar.
Onların göz bebeğisin. Saat gecenin üçünde uyuyan diğer çocukların aksine seni sırf ağlamanı susturamadıkları için bara getirmelerinden ne kadar değerli olduğunu anlayabilirsin. (ŞALKEÖFFLDDDÖ)
Gözlerin yanlarınızdan geçen mankenlere taş çıkaracak kadınlara kayıyordu. Babanın yanında oturan ise şüphesiz barın en güzel kızıydı.
Siyah, saten elbisesi ince askılıydı. Uzun beyaz bacakları ve dolgun ama yerinde kalçaları sporcu olduğunu belli ediyordu. Göğüsleri elbisesinden taşıyordu ve yüzü az makyaja rağmen mükemmeldi. Eh baban için gelmemişti yanınıza. Senin için gelmişti. (Babayı bırakın karıyı alak lan)
Ran'ın kucağında kıpırdanıp kadına kollarını uzattığında memnuniyetle seni kucağına aldı. Şirince iki taraftan bağlanmış saçlarına bakıp gülümsedi. Başını göğüslerine yaslayıp sırtını okşadı. "Aw! Çok tatlı bu."
Heyecanla gülümseyip ellerini çırptığında hafif dolgun kırmızı dudaklarıyla yüzünün her yerine öpücük kondurdu. Tabiki size dik dik bakan altı kişiyi görmezden geliyordu.
Kadının boynuna uzanıp sarıldın. Sırtını sıvazlarken minik ağzını açarak esnediğinde Ran kalkıp seni o kadından aldı.
Huysuzlaşmaya başladığında Bonten'in korumaları kadını def etmişti resmen. Huzursuzca sürekli kıpırdanıp garip sesler çıkardın. O kadını göremediğinde gözlerin doldu.