Uyarı:
¡Argo!
¡Fluffy!
¡Romance!***
Elindeki kediye biraz daha sarılıp kaşlarını çattın. Siyah kedi sana sürtünürken karşındaki saçlarının altları siyah, üstleri sarı olan, mavi gözlü çocuk kedinin ona ait oluğunu iddia ediyordu.
Kediyi hızlıca hırkanın içine koyup koşarak kaçmaya başladın. "Lan! Baji'yi geri getir!"
Arkandan bağırarak koşan çocuğa seslice gülüp koşmaya devam ettin. Artın senin kedindi o. Nah verirdin. Ara sokakların sık olduğu bir sokağa girip karanlık köşeye saklandın. Çocuk etrafa bakıp dümdüz koştuğunda biraz beklemeye başladın.
Emin olduktan sonra koşarak eve doğru koştun. Kedi artık tamamen senindi. Göğsündeki fermuarı indirip kedinin kafasının çıkmasına izin verdin.
Eve girecektin ki arkanda duyduğun kahkaha sesiyle bakışlarını çevirdin. Bir çete arkasında sana bakıyordu. Hafifçe yutkunup arkasını döndün.
"Sen velet, az önce bizim arkadaşımızı dövdün." Ürkütcü sesle sana doğru gelen iri yarı adama baktın. Bu seni öldürür, tekrar diriltir, tekrar öldürür bir tipteydi.
"Öyle mi olmuş? Arkadaşınız saf olmasaymış." Dedin kayıtsız sesinle. Ardından kediyi evden içeri atıp kapıyı kapattın. Kedi güvende.
Suratına doğru bir yumruk geldiğinde gözlerini kapatmıştın ki acı dolu inleme senden değil karşındakinden çıktı.
Gözlerini tekrar açtığında kedisini çaldığını iddia eden çocuk olduğunu gördün. "Oha! Sen-"
Sözünü kesen çocuğun yumruk yemesiydi. Panikle öne atılacağın sırada boynundan tutulup duvara yapıştırıldın. Başka iri yarı bir piç seni boğazlıyordu.
Çırpınsan da işlemiyordu adama. En sonunda elin tuttuğu koldan kaydı ve gözlerin kararmaya başladı. Boğazındaki el çekildiğinde bakamadın bile. Nefessizlikle öyle öksürüyordun ve nefes alıyordun ki nerdeyse boğazın tahriş olacaktı.
En sonunda yere yığıldın ve duyduğun kavga sesleri boğuklaştı. Chifuyu ile böyle tanışmıştın...
***
Yaklaşık yedi ay sonra yani şimdi Chifuyu elindeki kedi kulaklı tokaları sana takıyor, sende önünde oturmuş takmasını bekliyordun.
"Ah! Oldu!" Chifuyu'nun heyecanlı sesi ve geri çekilmesiyle fırladın.
Koşarak banyodaki aynaya baktın ve geri odaya döndün. "Chifuyu! Ben bir kediyim! Miyav~" Kıkırdayıp etrafında döndün.
Chifuyu ayağa fırlayıp saçlarını sevdi. "Benim kedim."
Sahiplenici sesiyle beline sarılıp yüzünü göğsüne gömdün. "Chifuyu-kun! Öyle deme utanıyorum!" Göğsüne yumruk attığında güldü.
Kahkahası evde yankılanırken sarıldı sana. Kolları belinde, çenesi başının üstünde uzun bir süre sarılı kaldınız...