Sınırı hatırlatmama gerek yoktur umarım...
"Niki'yi annesinin misafir gelecek diye çağırması kötü oldu... Jay hyungu sinir ederdi biraz. Biz de eğlenirdik." ~Sunghoon
"Onun görevini üstlenme. Sen kendi görevini yap. Sunoo ile uğraş." ~Jay
"Doğru ya, unutuyordum neredeyse. Sunoo, bundan sonra bebek değilim dedin ama hâlâ 3 yaşında gibi davranıyorsun." ~Sunghoon
"Hyung, sanane bundan?" ~Sunoo
"Bana mı ne? Niki bebek olmalı, kaç tane bebeğe yer var bu grupta? İki. Biri sahte biri gerçek olmalı. Sahte Heeseung hyung, gerçek Niki. Üç bebeği kaldıramam ben." ~Sunghoon
"O zaman kapı orada, gidebilirsin..." ~Cheonsa
"Yaa! Her seferinde beni mi buluyorsun sen?! Niye benimle uğraşıp duruyorsun?!" ~Sunghoon
"Sen neden Sunoo ile uğraşıp duruyorsan, ben de aynı sebepten seninle uğraşıyorum." ~Cheonsa
"İşte aradığım arkadaşlık. Sağol Cheonsa." ~Sunoo
"Saçma sinir etme oyununuz ve arkaşlık testiniz bittiyse konuya geçiyoruz." ~Heeseung
"Kıskandı, kıskandı..." ~Jungwon
"Yang Jungwon." ~Heeseung
"Bir şey demedim... " ~Jungwon
"Yukarıdan sesler mi duyuyorum ben? Delirtmeyin beni." ~Heeseung
"Ben ne kadar da usluyum..." ~Jake
"Telefonla oynaman uslu olduğunu göstermez." ~Jay
"Durun! Yeter artık... Abim ya da amcam buraya gelmeden bitirelim şu işi. İkisinden biri eve geldiğinde toparlamalıyız bunları." ~Heeseung
"Herkes bir mektubu alsın ve okusun. Sonra da önemli bulduğunuz yerleri sesli okuyun ve üstüne düşünelim biraz." ~Jungwon
Herkes aldıktan sonra -Sunghoon ve Jay'in mektubu almak için kavga etmelerinden de sonra- en son kalan mektubu ben aldım. Harika! Mektubun başlığı "Tek Kol Peşimde"...
"Şey... Galiba sıra ile gitmeliyiz." ~Cheonsa
"İlk mektup kimde?" ~Jungwon
"Bende. Normal, sıradan yazılmış olan bir mektup. Arkadaşına Hoobin'den ve karısından bahsetmiş. Hoobin'in annesinin adı Soobin'miş." ~Sunghoon
"Hayatıma giren ikinci Soobin'in ölü olması acayip havalı... Soobin noona-nim ölmüş, biz neden Soobin hyung-nim'i öldürmüyoruz?" ~Jay
"Sonra neden dayak yiyorum diyorsun Jay..." ~Heeseung
Telefonum çalınca, rahat ve düzgünce oturduğum pozisyonu bozarak Heeseung'ın yanında ki telefonuma gittim.
"O kim?" ~Heeseung
"Seni aldatacak hali yok hyung. Abartma." ~Jake
"Ya birisi tehdit etmek için arıyorsa? Ya da müdür yardımcısı ise? Hemen aklınız uçuyor!" ~Heeseung
"Arin arıyor." ~Cheonsa
"Shiwoo ile kavga mı ettiler yoksa?" ~Sunoo
"Bak bugün için en yerinde olan espiri buydu." ~Jungwon
"Efendim, Arin." ~Cheonsa
"Cheo... Evimizde bir kaç adam var ve... Silahları var. Babamın borcu varmış ve o yüzden buradalarmış. Başka kimseyi arayamadım... Geldiklerinde odamdaydım ve bu yüzden çıkmadım. Yardım et... Eğer bir delilik yaparsam o silahlar patlar diye korkuyorum." ~Arin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Escape Game ⚜ENHYPEN⚜ ✔ (Düzenleniyor)
Fanfiction❗𝐵𝑜̈𝑙𝑢̈𝑚 𝑠𝑎𝑦ı𝑠ı 𝑠𝑖𝑧𝑖 𝑘𝑜𝑟𝑘𝑢𝑡𝑚𝑎𝑠ı𝑛, 𝑏𝑜̈𝑙𝑢̈𝑚𝑙𝑒𝑟 𝑘ı𝑠𝑎. Hadi sizinle bir oyun oynayalım, yerinde acılı, yerinde duygusal, yerinde kötü, yerinde eğlenceli. Ama her oyun gibi, bu oyunun da kuralları var. Kurallar şunlar; a...