"Cheonsa, müdür seni çağırıyor."
Bana dendiğini idrak edebilmiştim, kimin çağırdığını da idrak edebilmiştim. Ama neden çağırdığını süper güçlerim olmadan idrak edemediğim için, stres yapmaya başlamış, kolyemle oynuyordum.
"Kim? " ~Mina
"Müdür diyorum müdür! Bang Shi Hyuk! Sen değil zaten! Hiç konuşmayan kıza diyorum!"
"Sus, bağırma bana. Karşında sağır yok." ~Mina
"Neden çağırıyor..? " diye sessizce sordum.
"Bilmiyorum."
Bunu duymamla stresim daha da artmıştı. Bi an elim kendi kolyemden annemin kolyesine gitti. Alışılmadıktı. Ama rahatlatıcıydı.
Ayağa kalktım ve gitmek için hazırlandım. Ama Mina öylece oturarak bana bakıyordu. Duvar kenarında oturmanın şanssızlığı...
Üşengeç Mina kalkmadığından bende sıranın üstüne çıkıp öyle gittim. İlla ki tarzanlık yapmak gerek.
Müdürün odasına giderken koridorlar çok kalabalık olduğundan, duvarlara yakın yürümeye çalışıyordum. Ve bu da üstüme gelen et sürüsü nedeni ile sürekli duvara çarpmama neden oluyordu.
Hiç değilse sol dizime bir şey olmadan müdürün odasına gitmiştim.
"Otur kızım. Rahat ol." ~Bang Shi Hyuk (Müdür)
Tedirgin bir şekilde masaya yapıştırılmış gibi gözüken karşılıklı iki sandalyeden birine oturdum. Karşısında ellerimi boynuma götürüp kolyelerle oynayamadığım için, parmaklarımı birbirine sürtmeye başlamıştım.
"Ailenin durumundan haberim var. Seni buraya çok geç çağırdım ama bu seni gözlemlemek içindi. Davranışların veya notların hiç değişmedi. Bu beni her şeyi içinde yaşıyor olmandan şüphelendirdi. Yardıma ihtiyacın olduğu zaman ben buradayım. Sınıf öğretmenin ve rehberlik öğretmeni de aynı şekilde. Tamam mı kızım?" ~Bang Shi Hyuk
"Teşekkür ederim... " diyebildim ve uzatmadım. Başka bir şey mi demem gerekiyordu? Zaten bu durum oldukça kötüydü.
"Arkadaşlarınla aran nasıl?" ~Bang Shi Hyuk
"İyi... Bir sürü arkadaşım var... " ~Cheonsa
"Ama tenefüslerde ya tek başına camın orada duruyor, yada koridorlarda tek başına geziyormuşsun. Sıra arkadaşın?" ~Bang Shi Hyuk
"O benim en yakın arkadaşım... Sadece ben... İletişimde iyi değilim ve yanlız kalmak bana daha uygun." ~Cheonsa
"Öğle yemeklerini arkadaşların ile mi yiyorsun?" ~Bang Shi Hyuk
"Evet. Öğle yemekleri diğer tenefüsler gibi geçmiyor... Arkadaşlarımla yiyorum. " ~Cheonsa
"Buna sevindim. Peki... Velin olmayı üstelenecek kimsen var mı? Yani herhangi başka bir aile bireyin? Teyzenlerle kalmıyormuşsun. Bu durumda ne yazıkki velin olamaz." ~Bang Shi Hyuk
"Ben... Şey... Sadece iki tane abim var. Onlarda bu okulda... Beni isteyen pek akrabam yok ne yazık ki..." ~Cheonsa
"Kimin yanında kalıyorsun? " ~Bang Shi Hyuk
Zilin çalması, beni biraz daha rahatlatmıştı. Bu sıkıntılı konuşmadan sonra kimse bnei görmeyecekti.
"Arkadaşımın evinde. O ve ailesi ile." ~Cheonsa
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Escape Game ⚜ENHYPEN⚜ ✔ (Düzenleniyor)
Fanfiction❗𝐵𝑜̈𝑙𝑢̈𝑚 𝑠𝑎𝑦ı𝑠ı 𝑠𝑖𝑧𝑖 𝑘𝑜𝑟𝑘𝑢𝑡𝑚𝑎𝑠ı𝑛, 𝑏𝑜̈𝑙𝑢̈𝑚𝑙𝑒𝑟 𝑘ı𝑠𝑎. Hadi sizinle bir oyun oynayalım, yerinde acılı, yerinde duygusal, yerinde kötü, yerinde eğlenceli. Ama her oyun gibi, bu oyunun da kuralları var. Kurallar şunlar; a...