İstanbul'u sevmek için önce aşık olmak lazımmış birilerine. Çünkü aşk zaten İstanbul'un içindeymiş. Her caddesinde ayrı bir sevda taşırmış İstanbul, tüm yalnızları içinde barındıran. Taksim'in ara sokaklarında gizliymiş beklenilen yürek. Şerefine kaldırılan her kadehteki yudumda gizliymiş aşığın kederi.
Deniz kenarında yürümek gerekirmiş bazen, tüm acıları boşvermek için. Ama bilmezmiş İstanbul'u seven; acılar en çok deniz kenarında birikirmiş. Aşığın çektiği her nefeste, aşık gözyaşını verirmiş.
İstanbul'da dolaşırken fark edermiş insan, unutamadığını. Silinmişlikler çıkmaz sokaklardan yankılanırmış. Kalabalık bir sokakta, içinden bağırmakmış, haykırmakmış sevdiğini tüm sağır kalabalıklara. İstanbul'u sevmek Sen'de gizliymiş. İstanbul'u sevmek için, seni hissetmek gerekirmiş.
Yürüdüğün kaldırımda saklıymış Yar'in izleri.
Gitmem lazım bu şehirden, unutmak için seni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senliğinde erimiş bir şarkı benliği
RomanceSeninle kavrulmuş tüm şarkılar, yokluğunda biz'liğine kavuştular.