İyi okumalar!
...
Perdeler yine sonuna kadar açılmış, geniş salon baharın habercisi ve kışın son günlerini hatırlatmak ister gibi parlayan güneşi ağırlıyordu. İki genç ise güneşin misafirleriymiş, yabancı bir evdelermiş gibi ayakta dikiliyorlardı.
''Neden buradayız?'' diyerek sessizliği bozdu kumral genç.
Güneşin aydınlattığı yüzüne hayranlıkla bakan alfa da aniden duyduğu sesle kendine gelip irkildi önce. Daha sonra başını çevirip aynı yanındaki kumral gibi pencereyi izlemeye döndü.
''Konuşmak istediğini söyledin. Benim de anlatacaklarım vardı. Aklımda başka bir yere götürmek vardı seni ama önce burada görmen gereken bir şey var. Daha sonra istersen dışarı çıkarız. En mantıklı yer burası gibi geldi. Evim güzel evim.''
Yanındaki gencin sözleri bitince başını geriye yatırıp bıkkınca bir nefes verdi Rüzgar. Atlas da hemen yanına dönüp eğilmesiyle kendini havaya bırakan kumral saçları izledi. Güneş ışıklarıyla iyice açılmış, birkaç farklı tonda parıldıyordu yumuşak olduğunu dudaklarıyla onayladığı tutamlar. Daha sonra iyice açılan beyaz boyna kaydırdı bakışlarını ancak hızla çekip önüne dönerek boğazını temizledi.
İnce de olsa hala beyaz sargılar duruyordu. Kendini asla affetmemesi gerektiğini hatırlatan, hem en çok ulaşmak istediği hem de asla yakınından geçemeyeceği belki de tek noktaydı o güzel boyun. En çok hasret duyduğu yerdi.
''Tamam,'' diye pes edercesine kabullendi söylediklerini Rüzgar. ''Zaten geldim bir kere. Göster ne göstereceksen ama sonra benim konuşmam lazım seninle. Daha fazla uzatmak istemiyorum.''
''Kabul,'' dedi Atlas bu sefer bedenini de yanındaki gence çevirerek. Bir eliyle koridoru işaret ederek yolu gösterdi.
Rüzgar koridora bir göz attıktan sonra tedirgince karşılıklı duran ilk odalara baktı. Daha önce sürüsünün kaldığını söylediği için bir süredir uzak kaldığı kişilerin feromonlarıyla karşılaşmak istemiyordu.
''Burada göstersen?'' diyerek yanında bekleyen gence döndü tekrar.
''Bu pek mümkün değil,'' dedi hemen Atlas şaşkınca kaşlarını kaldırıp. Neden tedirgin olduğuna anlam verememişti.
''Sen önden git o zaman'' dedi hemen Rüzgar bir elini kendi koluna sararken. ''Hem ben bilmiyorum ki yolu sürekli sana mı döneceğim geldik mi diye?''
''Tamam, giderim tamam'' diyerek teslim olur gibi iki elini kaldırarak öne geçti hemen Atlas. Bir anda önce tedirgin olup daha sonra sinirlenmesine anlam verememişti.
Birkaç adım ilerledikten sonra Rüzgar da hemen peşinden ilerledi. Düşündüğünün aksine ise tüm ev, her bir oda sadece tek bir alfanın feromonlarıyla kaplıydı. Rahatça koridorun sonuna kadar öndeki genci takip edip beyaz bir kapının önünde durdular. Atlas boğazını temizleyip kapıyı aralayarak geri çekildi ancak Rüzgar'ın ilerlemediğini görünce gülümseyip önce kendisi girdi.
Kumral genç de kapıyı açık bırakarak arkasından boş odaya girince anlamayarak gözlerini etrafta gezdirdi. Duvarlar yerine odayı kaplayan camlarla şaşırdı önce. Binanın çevresi ağaçlarla kaplı olduğu için tüm yeşillik içeride gibiydi. Doğu cephesinde olmasından dolayı salonda bıraktıklarını düşündüğü güneşin esas odasına girmişler gibi aydınlıktı oda. Ağaçların arkasından çok net görünen deniz ise dışarıdaki esintiyle köpük köpük olmuş güzel bir manzara sunuyordu kendilerine.
''Boş bıraktığımı söylemiştim,'' diye kendini açıklamaya başladı Atlas. ''Yeni bir şey değil ama daha önce de söylemiştim; yanımda olmasını istediğim tek kişi her zaman sadece ruh eşimdi. Ruh eşim olman beni o kadar heyecanlandırıyor ki Rüzgar, tahmin bile edemezsin. Kabul edip etmemek tabii ki sana kalmış ama ben göstermek istedim. Duvarları kırdırmam biraz zamanımı aldı ama böylesi daha çok hoşuna gider diye düşündüm. Aslında eşya falan da alacaktım ama dediğim gibi pek yetenekli değilim dolayısıyla boya dışında resimle ilgili bildiğim pek bir malzeme de yok. Gidip beraber alırız diye düşündüm. Ama sen tepki vermedin, beğenmedin değil mi? Hoşuna gitmedi, tamam bakma öyle.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
METANOIA - BL
FantasiaBiri mavi diğeri kırmızı, iki göz birbirine kilitlenmişti. Yıllardır bekledikleri tek şeyi bulmuşlardı. Ruh eşlerini. Ama neden birbirlerini öldürmek ister gibi bakıyorlardı? 18 yaş ve üzeri bireyler için uygundur. Şiddet ve olumsuz örnek oluşturab...