Arşiv tarayıcıları

0 0 0
                                    

Ey kalbim neden bu kadar üzgün ve kederlisin
Bu güneşli Nisan günlerinde
Esen gece meltemlerin esinliklerinde
Sana değen bu hüznün anlamı ne?

Bu akıp giden hayat kargaşasında
Duruyor  hatıralar kıyıda köşede
Biriktirirdi Nisan yağmurlarını annem
İçirirdi bize şifa niyetine
-kalbim hala acı, keder içinde-

Acıyla inleyen güneşin ışıkları
Homurdanarak ilerleyen 135
Yapayalnız kalbim turan güneş bulvarında
Sevgili arşiv tarayıcıları
Yüreğimi çarmıha geren paslı bu günler niye

Sevgili arşiv tarayıcıları ve tercümanları
Yüreğim karanfilde bir kaos
Yüreğim insanlar içinde yasaklı bir dil
Tepebaşında yolun ortasında kalan bir çocuk
Beyhude bu bekleyiş
Bu sancılı duran umutlar
Ey gök boşalt eteklerindeki rahmeti
Ey kedersiz parıldayan yıldız bir ok gibi del içimizi
Ey akseden ayna düş önümüze
Çakılı kaldım Ankara'nın elemli kaldırımlarında

Bir kuş kondu düş ağacına
Söylenmeye başladı kendince
Yaşamak bu kadar zor olmasa gerek
Umutlu bekleyişlerin dönütü olmalı
Güneşle demlenen çayını yudumlan menekşe
Kuşun dalgınlığını gözlüyor şaşkınlıkla

Akşamı getirdi yine gözlerin
12213 durakta tüm insanlar dalgın
Gövdem üzerinde duramayan başım
Kepenkleri çaresiz çeken gözlerim
Yüreğimde  yıllanmış yaralarım
Kendimi eve atma telaşındayım
Homurdanarak ilerleyen 195'te

Bir ezan tınısına kulak kabartmış gövdeler
Helali kendine yasaklamış gönüller
Sanki her hücrem bu anı bekler
Rüzgarın fısıltısıyla ezan gelir
Daha ilk lokmadan boğazımdan geçmiyor hayat
Üzerine içtiğim ayranda da yok hayır

Berrak bir pınara güzelliğini bulaştıran sevgilim
Gel sokul yüreğimdeki divanına
Üşürsün bu Nisan akşamlarında

Sevgili arşiv tarayıcıları
Masaya bıraktım kalbimi
Zımbalamak insafınıza kaldı

-her şeyi unutun unutun
  tüm bu saçmalıkları anımsamayın
  Başıma geçti ramazan-

Mısralarımdan akan yaşlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin