Umudun yolcusu kalmasın kalkış saati yirmi üç
Bir adım atsa akrep gecenin yarısı belkide ömrün yarısı
Umudun hıçkırıkları, şiirin çığlığı kopar puslu bir havada
Hava puslu, kavga çetin ve bitmeyen mücadele azmi
Göğsümde yer edinemeyen kelimeleri zapt edemiyorum
Herbiri kendince yasaklı, ağrılı, sancılı
Hangi şairin umrunda bu yasaklarSokağa çıkmak, konuşmak, düşünmek yasak
Seni sevmek bana yasak, ağlamak yasak
Yasaklar koyucular tam da puştluğun kaynağı
Kim bilir bu ne diyor, belki küfrediyorsunuz
Haklısınız haklıyım haklılar
Neye, kime göre
Hangi çağın berisi
Hangi zamanın ötesi
Sahi takvimler ne diyor bugün
Kimin adına kime söylüyorlar
Kavganın göğsünde yükselen çığlığın yankısı
Düşer gözyaşlarıyla samansı sayfalaraYahu her şeyi şairlere bırakmayın
Gamlı bir dünya, kederli geceler hep bana kalır
Ayrılığın bitmeyen sızısı etlerimi parçalıyor
Öptüğüm dudakları anımsıyorum soğuk ve boğuk
Kelimelere bulaşıyor dudaklardaki ruj ve çikolata
İntiharın eşiğinden alıyorum ay ışığını
İntiharın ortasında bırakıyorum günün o pak ışıkları
Boynuma dolandırıyorum kollarınıOy güzel anam sokağın ortasında arkadan vurulmak zor
Bu ülkede hain damgası almak çok kolay
Öldürmek gündelik bir işten farksız artık
Dolar pahalı inmiyor, canlar ucuz
Oy anam ben garip kelime işçisiyim dahası yok
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mısralarımdan akan yaşlar
PoesíaZaman ilk oluşumuna döndü İlk doğum serüvenine Her şey ilkine dönme koşusundaydı En arkalarından yüreğim vardı Çünkü yine sana koşacaktım ......................... ......................... Akdeniz bir akşam göğe yükseldi Böylece oluştu...