Dreame'de 55.Bölüm. Ayrıca 65.Bölüm su anda Dreame'de yayımda. +10 bölüm daha okumak için dreame uygulamasını indirmeyi unutmayıın.
"Ariana, sakin ol. Sana zarar vermek istemiyorum." diye beni yüz üstü yere yatırıp bileklerimi iki yanıma sabitleyerek hareket etmemi önlercesine üzerime çıkan Alpheus, arkamdan kulağıma yaklaşarak konuşurken, bir an ne olduğunu idrak edememiştim. Zindana düştüğüm andan sonrası biraz bulanıktı ve beklemediğim bir olayla karşı karşıya kalarak istemsizce kontrolü kaybettiğimden olsa gerek, o andan sonra ne olduğunu pek fazla hatırlamıyordum.
Başımı sol yana çevirerek zeminden görebildiğim kadarıyla etrafa bakarken, mavi kristallerle kaplı olan bu devasa zindanın kelimenin tam anlamıyla darmadağın olduğunu görmüştüm. Bazı kristal sütunlar olduğu gibi devrilirken, bazıları da tamamen toz duman olmuş, kristal zeminde kesim kesim çizikler olsa da bazı noktalar derin yarıklara ev sahipliği yapıyordu. O sırada benden biraz uzakta olan ve savaştan çıkmış gibi darmadağın bir halde olan Raphael'in ışık büyüsüyle Valtiz'ın göğsündeki derin bir yarayı iyileştirmekle meşgul olduğunu ve sanırım şu ana kadar gördüğüm en ciddi yüz ifadesine sahip olduğunu fark etmiştim.
Burnuma gelen yoğun kan kokusuyla birlikte irkilerek, içimde kontrolden çıkmaya çalışan tuhaf hisleri dizginlemeye çalıştım.
Ancak diğer konularda olduğum gibi, bu konudaki beceriksizliğimi de sergilemekten başka bir halt başaramamıştım.
Yeryüzündeki en güçlü varlık olan Ariana Sawyer, an itibariyle kendine yenik düşmüştü.
Zemindeki kristali gücümle kontrol ederek, göz açıp kapamaya kalmadan karnımın hemen altındaki zeminden sivri bir dikitin fırlayarak Alpheus'un göğsüne saplanmasını sağlamış ve ortama yayılan kan kokusunun yoğunluğunu arttırmasını keyifle izlemiştim. Doğal olarak benim karnımdan girip sırtımdan çıkarak Alpheus'un göğsüne saplanan dikiti bir süre sonra parçalayarak yok ettiğimde ise bir ceset gibi yanıma güçsüzce düşen Alpheus'a gülümsemiştim sevimlice.
"Kırmızının sana bu kadar yakışacağını hiç düşünmemiştim." diye kendi kendime mırıldanırken bir yandan da ağırca ayağa kalkmaya çalışmıştım ancak bedenimin ortasındaki delikten sarkmaya başlayan organlarımı fark ederek yerde oturmaya devam edip bir elimi karnımın üzerine koymuş ve diğer elimle de envanterden bolca şifalı iksir çıkararak üzerime boca etmiştim.
Kısa bir sürede iyileşen yaramın ardından üzerimdeki siyah sweatin ortasındaki büyük deliğe aldırmadan ayağa kalkmış ve Alpheus'u iyileştirmek için ona koşan Raphael'e bakarak gülümsemeye devam etmiştim.
"Beni bunca zahmete sokan bir kara büyücü olmana rağmen şu an o kadar masum görünüyorsun ki, bazen ben bile hayret ediyorum." diye konuşarak Raphael'e bakarken, Raphael bir an kaşlarını çatarak bana dönmüş ve neden bahsettiğimi anlamaya çalışan bir ifadeyle bana bakmaya devam etmişti, ancak bu durum çok uzun sürmemiş ve hemen Alpheus'u iyileştirmeye ara vermeden devam etmişti. "Sizi fazlaca araştırdım, ki sizin hakkınızda bir şeyler öğrenmek, sevgili müttefikim Kral Valtiz Clind sayesinde pek de zor olmadı. Asırlardır krallığın yanında savaşan ve soylu ateş büyücülerinden gelen Ruena Dükalığının ikinci oğlu ve çağın yeni ünlü ateş büyücüsü Raphael Ruena. Kara büyü geçmişleri yüzünden genetik olarak şifa büyülerini kullanma yetilerine sahip olmamalarına rağmen, senin oldukça iyi ışık büyüsüne sahip olduğunu görüyorum."
"Beni övüyor musun, yoksa henüz varmak istediğin konuya gelmedin mi?" diye tamamen Alpheus'un yarasına odaklanmış bir halde olsa da beni ciddiyetle cevaplamayı da esirgememişti Raphael.
Alpheus'a baktığımda ise, yüzünde acı çeken bir ifadeyle kolunu gözlerinin üzerine kapatmış ve öylece yatmaya devam etmişti.
"Sabırlı ol, ve dinle." diye konuştuktan sonra derin bir nefes alarak etrafımdaki yoğun kan kokusunun keyfini çıkartırcasına gülümsemiş ve ellerimi arkamda birleştirerek Alpheus'un diğer yanına, Raphael'in yüzüne doğrudan bakabileceğim bir noktaya ağırca yürümeye başlamıştım. "İlgimi çektiği için önce Alpheus ve Valtiz'i araştırmış olmama rağmen, senin hakkında bulduğum şeyler önümdeki resmi çok iyi tamamlayan parçalardı. Babanın nasıl öldüğünü hatırlıyor musun, Raphael? Arkadaşlarınla birlikte onun ölümünü izlemek eğlenceli miydi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blind Warrior [Tamamlandı]
FantasyAna karakterin eğlence amaçlı çıktığı yolculukta karşılaştığı üç kişi ve bir ejderle birlikte işler çoktan karışmaya başlamıştı. Ana karakterin bir dilek hakkı karşılığında üzerine aldığı işin tüm sorumluluklarını taşımaya çalışması bir yana, üstüne...