35

5.5K 622 339
                                    

Elimden tutarak beni ışıklarla aydınlanan sokaklarda bir sağa bir sola çekiştirirken gülümseyerek Kade'in heyecanlı yüzüne bakmaya devam ediyordum. Tüm hafta boyunca krallığın kuruluşu adına büyük bir festival düzenlendiğini ve tüm gece boyunca sürdüğünü söylemişti. Bu hafta tüm insanlar gündüz dinlenirken tüm gece festivalde eğlenir ve çeşitli aktivitelerle sabahlarlardı. Hazır ben onu ziyare etmişken, bana sehri gezdirmekte kararlı olan Kade ile bir şekilde dışarıya çıkmış ve renkli olan kalabalık sokaklarda dolaşmaya başlamıştık. Herkes farklı farklı kostümler giydiği için biz de bi kostüm mağazasına uğramıştık ve aldığımız karar şu şekildeydi. Ben elf kılığına girerken Kade de vampir olacaktı ve bu fikir kulağa oldukça eğlenceli geliyordu.

Girdiğimiz mağazanın girişinden kalite akmasına rağmen içeriye girer girmez gözüme tek bir elbise takılmıştı ve kafamdaki tüm gereksinimleri tamamlıyordu. Elf başlıklı bir şeyler giymem gerektiği için basit düşünerek hareket etmek en iyisiydi. Elfler genel olarak saygı gören değerli bir ırktı, bu yüzden asil bir şeyler giymeliydim. Ayrıca güçleri genel olarak ışık elementi altında toplandığı için düz mantık olarak açık renkli şeyler giymeliydim ve son olarak iyileştirme güçlerini doğayla bağdaştırdıkları için çiçekli bir şeyler giymeliydim. Sonuç olarak asil, açık tonlarda olan doğa temalı bir elbise olmalıydı ki karşımda duran elbise, tam olarak kriterlerimden oluşuyor gibiydi. Göğsünde duran çiçekler elbisenin beyaz üst bölgesini süslüyor gibiydi ve zümrüt yeşili eteği de "Ben doğa temalı değilim, ben doğanın ta kendisiyim!" diye haykırıyordu.

Görevliyle birlikte elbiseyi giymek için kabinlerden birine girdikten sonra kendi kıyafetlerimi envantere kaldırmış ve elbiseyi üzerime geçirmiştim, tabiki arkasındaki iplikleri bağlamak için görevlinin yardımını almayı da ihlal etmemiştim. Bedeni tam üzerime otururken, görevli bana yardımcı olacak takıları getirmeye koyulmuştu bile. Kulağımın üst kısmını daha sivri gösterecek olan zarif olduğunu düşündüğüm gümüş bi küpeyi taktıktan sonra saçlarımı açarak başıma minik çiçekten bir taç geçirmiştim.

Kabinden hazır bir şekilde çıkarken Kade'in de biraz ileride aynaya bakarak önündeki aynada kravatını düzeltmeye çalışırken yakalamıştım. Vampirlerin karanlık türler kategorisine girmesini, koyu renkli kıyafetler giyerler şeklinde algılayan Kade'in üzerine siyah bir takım giymiş bir şekilde siyah gömleğinin üzerindeki kolsuz yeleğin kenarlarında bir takım minik altın işlemeler bulunuyordu. Onun üzerine de dizlerine kadar uzanan ve muhtemelen giydiği takım elbisenin bir parçası siyah bir pelerin giymiş ve saçlarını geriye doğru taramıştı. Üstelik aynadan görebildiğim kadarıyla köpek dişleri de öncesine oranla daha uzun görünüyordu. Festival nedeniyle bu tür takma dişleri satışa çıkarmış olmalıydılar.

Yine de yalan yok, oldukça yakışıklı görünüyordu.

Aynadan benim geldiğimi fark etmiş gibi arkasına dönerek bana baktığı sırada, bir süre kal gelmiş gibi donakalmıştı. Bana doğru bakarken, ben de onu tekrar süzmekten kendimi alamamıştım. Siyah rengine olan düşkünlüğüm, ve benim beyaz renkte kıyafetler giyinmem nedeniyle siyaha olan sevgim bir tık daha yükselirken Kade'in kulaklarının kızarmaya başladığını fark etmiştim.

"Hadi gidelim." diyerek gülümsediğimde başını sallayarak yanındaki görevlinin peşinden kasaya doğru yürümeye başlamıştı. O ara onun yürürken eliyle ağzını kapattığını gördüğümde yanaklarındaki allığı da fark etmem uzun sürmemişti.

Başımı hafifçe yana eğerek bu tepkisini düşünmüştüm. Fazla uzun bir zamandır birbirimizi tanımamamıza rağmen sanırım benden hoşanıyordu ve bunun nedeni kesinlikle benim bir elf kızına benzemem değildi. Yakışıklı bir çocuk olduğunu inkar edemezdim ama sadece 216 yaşındaydım ve hâlâ bu tür aşk meşk olayları için çok genç olduğumu düşünüyordum. Bu yüzden onun hislerini görmezden gelerek bilmiyormuş gibi yapmaya devam etsem iyi olurdu.

Blind Warrior  [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin