Tolga'nın ağzından (devam)
Yol boyunca ona tekrar yakınlaşmaya çalışmıştım. Şimdi o mu bana soğuk yapıyordu acaba. Dokunmama izin vermiyordu.
Az sonra Emir otoparkına gireceği barın önünde durdu. Ezgi'ye kapıyı açmak için önden çıkıp kapısını açmaya çalıştığımda diğer taraftan çıktığını gördüm. Off.
Mekan ışıklandırmalarıyla göz alıcıydı. Girişteki görevli yolumuza çıktı.
Görevli: İsim neydi efendim, önceden yer ayırtmıştınız değil mi?
Tolga: Yani sanırım...ben uyuyordum ama...
Koray: Koray Çetiner, balkon 13 numaraydı masamız yanlış hatırlamıyorsam.
Görevli: Hoş geldiniz Koray Bey.
Görevli yanımızdan ayrıldığında Ezgi'yle diğerlerine katılıp masaya yürüyorduk.
Koray: Uyuyordum ne lan? Bizden önce içip mi geldiniz n'aptınız?
Yavuz: Sabah daha kalabalıktınız sanki?
Koray: Doğal seçilime uğramışlar.
Biraz olağandışı bir durumdaydım ve Ezgi'yi yanımda hissedemiyordum, bu beni etkilemişti. Şimdi araya kızlar da girince epey uzaktı şimdi bana.
________________________________________________________________________________
Kafamı koluma yaslayıp Ezgi'yi izlerken diğerlerinin konuşmalarını duymuyordum. Lavaboya çağırıp konuşsam gelir miydi acaba? Ya da yanına gidip öpsem...off keşke.
Çaresizce rakımı dikleyip masaya vurdum, sarhoşluğun etkisiyle, kırabilirdim. Gözlerimi hala üzerinden çekmemiştim. Bana bakarsa yanına gideceğim diye sözleşmiştim kendimle. Hadi hadi hadi...
Koray: Lan Tolga, ne oldu size lan? Kavga etmiş gibisiniz diyeceğim ama bu mümkün değil diye hatırlıyorum?
Selin: Tolga ben buradayım bak. Ne zaman istersen oluruz. Ödeme de istemem.
Emir: Aaaa! Sen...eskortluk yapmıştın bir dönem Selin?? Hatırlıyor musun?
Selin: Niye randevu mu almayı düşünüyorsun?
Emir: Yo. Sadece, ilginç geliyor bu meslek bana, yani tanımadığın, sevmediğin insanla para için birlikte oluyorsun. Nasıl bir şey çok merak ediyorum.
Tülay: Ben de şeyi merak ediyorum, orospulukla arasındaki fark nedir tam olarak?
Selin: Bunu cevaplamak için, orospu olan birinin de görüşlerini almalıyız bence. Sizinki nasıl bir iş Tülaycığım?
Koray: Biz sizinle neden takılıyoruz kızlar?
Yavuz: Cevaplayabilir miyim?
Koray: Hayır.
Sarhoşluktan doğan boş konuşmalarını dinlemek istemedim daha fazla. Kalktım. Herkes bana bakıyordu. Dengesizce sandalyelerin arasından geçip masanın karşısında oturan Ezgi'nin yanına ilerledim.
Bana döndü, bileğinden hafifçe çekip kaldırdım.
Tolga: Lavaboda öpüşelim mi?
Kafamdaki iki farklı düşünceyi birleştirip soru olarak sormuştum cidden. Sarhoşluktan utanma duygusunu bile hissedemiyordu insan.
Koray: Hayır derse bu masadan seni her türlü 3 EVET'le uğurlayabiliriz.
Ezgi'yi bileğinden çekip masadan uzaklaştırdım.
Gözlerime bak lütfen. Hadi. Zor biliyorum ama yapabiliriz.
Ezgi: Tolga bırak.
Tolga: Özür dilerim, acıttım mı?
Ezgi: Tolga...
Tolga: Efendim Ezgi.
Tüm dikkatimi ona verdiğimi sanıyorken yüzümde muhtemelen aptal bir ifadeyle ona bakıyordum aslında.
Ezgi: Sen gerçekten bende ne buluyorsun? Şu boşluğa bir bakar mısın? Bir bak!
Tolga: Bakıyorum. Boşluğa değil. Özgüvenini kaybetmiş, aptalca kendinde olanı göremeyen kör ve hırslı bir kıza, bakıyorum.
Sırıttı.
Sırıttım.
Ezgi: Bana soğuk yapmaya başladın ama. Sonunda anlıyorsun değil mi, bunlar aslında bir şey ifade etmiyor.
...Burada boş boş kendini yerme muhabbeti yapıyor. Sarhoşluğumu kullanıp buraları dinlemedim bile. Hala devam ediyorken durdum.
Tolga: Ezgi etrafındaki kokuşmuş, yeteneğe ve azme sahip olmayan kevaşeleri dinlemeyi tercih eden kıza aşık değilim ben. Sus artık. Ben senden uzaklaşmam dedikçe sen deliriyorsun. Kendine bunu yapma lütfen.
Gülümsemeye çalıştığını görmüştüm. Gözleri düşüp yeri izlerken daha fazla dayanamayıp sarıldım, sıkıca.
________________________________________________________________________________
Hemen yoldan geçen garsonun tepsisine uzanıp birer rakıyla geri döndüm. Birini uzattım. Gülerek aldı.
Tolga: Gönder gitsin.
Ezgi: 1..2..3
Aynı anda diklerken sevgili olduğumuz ilk zamanlarda, geceleri barlarda eğlendiğimizdeki gibiydi her şey.
Müziğin bittiği yerde başlayan yeni şarkı tam bir dejavu yaşatmıştı. Gülerek bana baktı.
Ezgi: Hatırlıyor musun?
Tolga: Evet..
Ezgi: Bu şarkıyı?
Tolga: Evet..
Ezgi: Bekle.