Emir'in ağzından
Mekana vardığımızda kapıdaki korumalardan biri siyah gözlüğünü indirerek bana baktı.
Koruma: Kimlik görebilir miyim?
Emir: Bence ihtiyacın yok. Beni gayet iyi tanıdığını biliyorum.
Koruma: Babam bile olsan, çocuk, bunu yapmak benim görevim. Kimlik göstermeden bu kapıdan geçemezsin.
Emir: Tamam tamam. Haklısın. Belki doğum tarihim falan değişmiştir. Yaşım azalmıştır falan. Al.
Kimliğimi uzatıp bana nefretle bakan korumaya aldırış etmeden kimliğimi geri vermesini bekledim. Bana inat ilk kez görüyormuşcasına kimlik bilgilerimi incelemeye koyuldu.
Koruma: Son seferden sonra bir daha gelmezsiniz diye düşünüyorduk.
Emir: Niye, bir sorun mu çıkmıştı? Hatırlayamadım.
Koruma: İçeri geçince hatırlamana yardım ederler nasıl olsa.
Bunu dedikten sonra kapının diğer yanında bulunan görevliye işaret ederek geçmemize izin verdi.
Diğerleri de benimle içeri girdiğinde o eski tanıdık lobide buldum kendimi. Resepsiyondan ayırttığımız masanın numarasını aldıktan sonra diğerlerinin aşağı inmesiyle kocaman salonda Koray'ları beklemeye koyuldum.
________________________________________________________________________________
Diğerleriyle buluşup masayı çevrelediğimizde zile basarak önce bir krupiyer çağırdık. Bu sırada oyunda olacakları ayarlamaya koyulduk.
Koray: Ben ve Yavuz varız.
Kızlar: Biz etrafta takılmaya gidiyoruz, size iyi eğlenceler.
Emir: Ben, Tolga, Ferdi, Ezgi birer kişiyiz.
Koray: Şu hanımefendi katılmayı düşünüyor mu?
Koray'ın bakışlarını çevirdiği Melis'e dönen gözlerden sonra baskıyı azaltmak adına ona döndüm.
Emir: Melis önemli değil, oynamak zorunda değilsin.
Gülümseyerek diğerlerine ve bana doğru bakınırken kendinden emin bir sesle konuştu.
Melis: Tabiki de katılmak istiyorum. Buraya boşuna mı geldim?
Koray: Hahaha işte aradığım ruh bu kızda var!
Herkes yerine kurularak oyunu başlatacak krupiyenin gelmesini bekliyordu. Muhabbetle geçen birkaç dakikanın ardından Tolga'yla bizim masanın yanından geçerek diğer masalarla ilgilenmeye giden görevlileri izlerken aklımızdan aynı şeyin geçtiğinden emindim.
Bu mekana son birkaç yıldır her canımız istediğinde gelirdik. Burada geçen anılarımız her köşede gözümde canlanacak kadar yakındı. İşte bu yüzden burada birkaç dakika bile beklemeden her yeni gelenlerin masasına ilgilenecek görevliler anında gönderildiğini gayet iyi bilirdim.
Melis: Emir, neden hala kimse gelmedi? Diğer masalara hemen birileri koşuyor. Bir kez daha mı bassak şu zile?
En az onun kadar anlam veremediğim bu soruya şaşkınlıkla "bilmiyorum" cevabını verecekken Melis'in arkasında uzaktan masamıza yaklaşan ve git gide tanıdıklaşan bir yüz belirdi. Kalabalıklarla çevrili masaların yanından geçerek doğruca bizim masaya yönelen adam ve korumalarını tetikte kalarak bekledik. Tolga ve Ezgi de benimle aynı tepkiyi vererek yanımıza yaklaşan adama odaklandılar.
Arınç'ı hileyle suçlayarak dolandırıp parasını çalan adamın tanıdık yüzünü metrelerce uzaktan bile seçebiliyorduk. O gece Arınç'ın kaçışının ardından eve geri dönerken peşimize takılan korumalardan kaçışımızı ve sonraki günler boyunca eve yollanan tehdit mesajlarını da gayet iyi hatırlıyorduk.
Masaya kadar geldiğinde arkasındaki korumalar adamın çevresinde boy gösterdi.
Adam: Vay vay vay! Emir, Tolga. Hoşgeldiniz çocuklar. Ezgiciğim, her zamanki gibi ortama güzelliğinle ışık saçıyorsun.
Tolga ateş saçan bakışlarını adamın sırıtan yüzünden ayırmadan kolunu Ezgi'nin omzuna attı.
Tolga: Sen de her zamanki gibi formundasın ihtiyar. Bugün kimin cebine elini sokuyorsun?
Adam: Aslında Tolgacığım, benim böyle hikayelerle işim olmaz. Ben sadece bana itaat etmeyen ve saygısızlık yapanları cezalandırırım.
Sırıtırken kısılarak masadakileri süzerek bakan adam gözleri Melis'e değer değmez duraksadı. Kaşlarını kaldırarak devam etti.
Adam: Merhabalar küçük hanım. Görüşmeyeli nasılsın?
Melis: Gayet iyiyim.
Melis'in sinirli ve gergin ifadesine karşın pis sırıtışını yüzünden eksik etmeyen adam gözlerindeki parıltıyla kızı boydan boya süzerken lafına devam ediyordu.
Adam: Nerede o, erkek arkadaşın? Arınç. Göremedim kendisini.
Koray: Erkek arkadaşı mı?
Melis: O zaman daha yeni tanışıyorduk. Arkadaşının arkadaşı olduğum için bir fedakarlık yaptı, evet.
Adam: Fedakarlıktan fazlasını yaptığına emin olabilirsin, öyle ki bana istediğimin iki katı para verdi. Bir daha sizi rahatsız etmemem için. Doğrusu o yaşta bir yetimin o kadar parayı akılsızca savurması çok acı verici...
Arınç: Paramı nereye savurduğum beni ilgilendirir, seni adi herif.
Adamın ensesinde beliren ve salona girdiğini kimsenin fark etmediği Arınç'ın cümlesinin ardından yaşlı adamın göz bebekleri kafası bile dönmeden önce arkaya doğru kaydı. Korumaların bellerindeki emanetleri uzandığını görünce masadaki gerilim birden alevlendi.
Koray: Hey hey! Sakin olun, lütfen. Buraya eğlenmeye geldik sadece. Olay çıkarmaya değil.
Arınç burun buruna geldiği dolandırıcı adama gözlerini kaçırmadan bakıyordu. Ne yapacağımı bilemedim ve olayların kötüye gitmemesi adına diğerleri gibi sessizliğimi korudum.
Arınç: Verdiğin sözü tutup şimdi buradan siktirip gitmezsen...
Adam: Ne olur gitmezsem? Çok merak ediyorum çünkü bildiğim kadarıyla mekan bana ait.
Arınç: O zaman sana amcamla ufak bir randevu ayarlarım.
Arınç'ın amcasıyla ilgili arkadaş grubunda herkesin bildiği çok az bilgi vardı. Bunlardan biri çok zengin ve nüfuzlu bir adam olduğuydu. Diğeri ise Arınç'ın kalan tek ailesi olduğu... Şimdiye kadar ailesine dayanmadan her işini kendisi halleden ve hatta lisede bile velisi olarak görmediği için toplantılara amcasını çağırmayan Arınç'ı asla bir işe onu dahil ederken görmemiştim.
Her nasılsa koca adam Arınç'ın bu son cümlesi üzerine gülümsemesini sürdüremeden ifadesiz bir yüze büründü. Birkaç saniye sessizliğinin ardından artık ciddiyeti sağlamış bir halde son cümlesini söylemeye hazırlandı.
Adam: Bu seferlik affediyorum sizi, hadi iyi eğlenceler gençler.
Sol arka tarafta hali hazırda bekleyen krupiyelerden birine parmak şıklatıp masamızı işaret ettikten sonra arkasındaki adamlarıyla birlikte salondan ayrıldı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Biraz gergin bir bölüm oldu. Yazarken keyif vermedi o yüzden hızlıca okuyup geçersiniz umarım🤗🤗🤗. Maksat hikaye bağlansın. Son iki üç bölümdür zaten hikayede bir olay olduğu yok. Sonraki bölümlerde gelemkte olan bir bombanın haberini vereyim şimdiden. Hadi devam---> iyi okumalar🪇.