Melis'in ağzından
Salonda gerginlik hat safadayken bir de hiç beklemediğimiz anda Arınç'ı karşımızda görmek hepimizi şaşkınlıkla sessizliğe boğmuştu. Ben diğerlerinin bu duygularının yanında sevinç de besliyordum bir yandan.
Arınç: Paramı nereye savurduğum beni ilgilendirir, seni adi herif.
[...]
Adam: Bu seferlik affediyorum sizi, hadi iyi eğlenceler gençler.
Bu gün akşamüstü deniz kenarında hissettiğim o his, bu gecenin hayatımın en eğlenceli gecesi olacağı hissi, Arınç'a kalkıp sarılmak için beni içimde bir savaş vermeye zorluyordu.
________________________________________________________________________________
Adamların salondan çıkmasıyla ortamdaki gerginliğin yumuşaması bir olmuştu. Koray ve Yavuz kalkıp Arınç'la tokalaşırken bu ikili arasında en ilgili ve kafasından düşünceler geçtiğine inandığım Koray adındaki çocuk Arınç'a ve bana bakarken sıktığı elini bırakmadan sordu.
Koray: Arınç, duyduklarım doğru mu? Siz çıkıyor...
Arınç çok da samimi olmayan bir hareketle Koray'ın elinden kurtuldu ve her ne sorduysa duymamazlıktan gelerek masadaki diğerlerine odaklandı.
Arınç: Eee nerede kalmıştık. Ben de katılıyorum o zaman. Geceyi güzel bitirelim ha ne dersiniz?
Emir: Arınç hani gelmeyecektin, ne değiştirdi fikrini acaba?
Arınç: Ani bir karar işte. Ayrıca...
Herkes masada ellerindeki çipleri belli bir düzen içinde dizerek oyunun başlamasını beklerken Emir'in yükselen sesiyle baktığı kişiye odaklandı.
Emir: Ne işin var burada?
Ayaklanıp benim bile orada olduğunu fark edemediğim kıza doğru ilerledi. Masanın yakınından gelen konuşmaları duyuluyordu.
Emir: Sana evde kalmanı söylemiştim.
Ecrin: Arınç'la geldim işte. Senden izin almamı gerektiği düşünmüyorum Emir.
Emir: Arınç! Sen delirdin mi lan? Kız 16 yaşında oğlum. Nereden çıktı onu da yanında getirmek?
Arınç: Çok ısrar etti, ben de getirdim.