Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"KEHRİBAR GÖZLER"
Sabah uyandığım da yanımda kimse yoktu. Serhat gitmişmiydi? Elimi yüzümü yıkayarak üzerimi giydim salona geçtim. Üzerime güzel şeyler giymiştim çünkü bu gün şirinle dışarı çıkmak istiyordum. Ama malesef Serhata söylemeden çıkamazdım!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Şirinide uyandırarak üzerini giydirdim. Şirin çok mutlu görzüküyordu bu benide mutlu ediyordu. Salona çıktığım da kimse yoktu. Yemek masasını hazırlayarak yemek yedik. "Doydun mu ablacım?" "Doydum" dediğin de sofrayı topladım. Onun da üzerini giydirdiğim de kapıyı açarak dışarı baktım.
Kapıda iki tane koruma vardı. Seslensem mi? Benim telefonumda yoktu Serhatı arayamıyordum. "Yenge bir sorun mu var?" Başımı salladığım da siyah takım elibseli adam bana yaklaştı. "Şey,Serhatı araya bilirmiyim?" Koruma ne dediğimi anlamamıştı sanırım. "Yani telefonum yok,sizden araya bilirmiyim?" "Hemen yenge" telefonu çıkararak Serhatı aradı ve bana verdi.
Nasıl söyleyeceğim? Ben dışarı çıkıyorum. Hayır,hayır öyle söylersem izin vermezdi. "Söyle Fetih" serhatın sert sesini duyduğum da konuşmaya başladım. "Benim" "Umay bir şeymi oldu?"
"Yok,ben dışarı çılmak istiyordum. Biraz sıkılıyorum da" çok sert söyledin gerçekten! Derin nefes aldığın da kağıt sesleri geldi. Galiba şirketteydi. "Geliyorum" Telefonu kapattığın da sözüm ağzımda kalmıştı. Gel demedim! Niye geliyordu ki? Yanlız çıkmak istiyordum. Telefonu geri vererek "teşekkür ederim" dedim. Oflayarak içeri girdiğim de kanepeye oturdum.
....
Biraz zaman geçdikten sonra kapı açıldı. Üzerine ve saçlarına kar dökülmüş Serhat içeri girdi. Siyah paltosunu tamamlayan siyah botlar giymişti. "Serhat abii" şirin kollarını açarak Serhatın bacaklarına sarıldığın da Serhat onu kucağına aldı. "Bizi nereye götüreceksin?"dedi Şirin. Serhat bana baktığın da ona yaklaşarak Şirini kucağıma aldım. "Sen gel demedim? Niye geldin?"
"Bir yere gitmek istemiyormuydun?" "Yanlız gitmek istiyordum" söylediğim şey hoşuna gitmeyecek ki,kaşlarını çattı. Şimdi kalkıp biriyle mi görüşeceksin falan derse şaşırmam. "Ama ben karımla gitmek istiyorum?" Yeniden Şirini benden aldığın da bir şey demedim. Kapıdan çıktığın da ardından gittim. Havada hafif kar vardı, bu çok güzel görünüyordu.
"Ferih arabayı getirdin mi?"
Araba mı? Kapıdaki kimin o zaman? Her zaman ki arabası kapıdaydı. Karşımızda duran spor araba durduğunda Fetih inerek anahtarla silahı Serhata verdi. Silahı beline koyarak arabaya Şirini bindirdiğinde bende bindim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arabaya bindiğim de Serhata baktım.Nereye gidiyorduk ki? Ama bir şey sormadım,evede sıkıldığım için dışarı çıkmak istemiştim. Camdan dışarıyı izleye başladım.
Araba durduğun da Ürgüpden çıkmadığımızı anladım. Arabadan indiğinde şirini de indirdim. "Nereye?" "Gel" elini bana uzattığın da eline baktım. Bende elimi uzatacağım sırada yaşadığım her şey gözümün önünden geçmiti. Bana söylediği her kelme kulaklarımda yankılanmıştı.
Elimi geri çekerek yanında yürüdüm. Ardımdan geldiğin de yanıma geçerek elimi sıkıca tuttu. Önce elime sonrada Serhata baktım. Boyu uzun olduğu için başımı kaldırdığım da bana bakmıyordu. Eninde sonun da kendi isteğini yapdırıyordun ya Serhat Demirkan!
Ürgüpün büyük balonlarına geldiğimiz de kalbim heyecanlanmıştı. İlk kez bu kadar yakından görüyordum. Ürgüpde yaşayıpta balonlara binmemek bir tek benim yaşadığım şey her halde... Başımı kaldırdığım da havada uçuşan balonları gördüm. Balona yaklaşdığımız da Serhat yanındaki adamla konuşarak kapıyı bana açtı. Balona mı bineceğiz? Benim hayalim..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Oraya mı biniceğiz?" "Hayalin değilmiydi?" Başımı salladığımda önce şirini sonrada beni bindirdi. Balonun içindeki ateş yandığın da balon havalandı. Sanki ayaklarım yerden kesiliyormuş gibi olduğunda Serhatın elini sıktım.
Bana baktığın da gözlerimi kapattım. Önümde durarak yanağımı okşadı. "Aç kehribar gözlerini" dedi.Gözlerimi açtığım da siyahın en derin tonuyla karşılaştım gözlerinde. "Heyecanlandım" dedim. Hala sanki kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Hep bunun hayalini kuruyordum.
"Bazen bende heyecanlanıyorum"
"Sen ne zaman?" Hafif güldüğün de bana yaklaştı. "Sen gülünce,sen bakınca, sen dokununca" dedi. Hızlanan kalbim ağzımda atmaya başladı. Bir şey söylemeden balondan aşağı baktım. Her şey ne kadar küçük gözüküyordu. Gülünce,bakınca,dokununca bunları yapınca bir şey mi hiss ediyordu? Daha fazla yapmayacaktım artık, öğrendim ya istesemde yapamazdım.
Şirine baktığım da dışarı bakıyordu. "Başka ne hayalin var?" Ona dönerek ellerimi arkamda birleştirdim. "Bana inanman mesala?" Bir şey demedi. Bende çok üstüne gitmedim. Çünkü bu güzel anı bozmak istemiyordum.
.....
Neredeyse tüm şehri gezmiştik. Aşağı indiğim de başım hafif dönmüştü. Geri uçan balona baktım. Çok güzel bir şeydi,düşündüğümden daha güzel andı. Şirinin yüzündeki gülüş hala solmamıtşı. "Umay" "Efendim?" "Eve dönmemiz lazım güzelim" güzelim lafından başka bir şey duymamıştım. "Konağa mı?" "Evet" başımı salladım. Onuda zor durumdan bırakmak istemiyordum. Hem ne kadar saklanacaktım ki? Hiç bir yanlışım yokken?!
♤
Boş bir bölüm oldu sorry🫠
Her bokun fotosunu koyuyom amk smsmskdkdk Yorumlarınızı beklerim🍀