Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"KİRLİ"
"Karım bilir" dediğinde gülümsedim. "Bavullar burda alın gidin yenge" bavulları alarak salona girdiler. Azize hanımağa bize baktığında "Ne oluyor burda?" Dedi. "Yengenler gidiyor evleri hazır oldu" dedim. "Vallaha çok sağ olun Hanımım her şey için" diyerek dışarı çıktılar. Dicle son kez bana bir bakış atarak bavulunu aldı. "Fetih Esme hanımları eve götür" dedi Serhat.
Onlar gittiğinde yukarı çıktım. Serhat geldiğinde bana baktı. "Ne?" Dediğimde hafif güldü. "Sen intikamdamı ala biliyormuşsun?" Gerektiği yerde yapa bilirim elbet. Çünkü artık istemiyorum hayatımda saşma sapan sorunların çıkmasını. "E büyüdüm artık" dedim. Yanıma gelerek beni kollarının arasına aldı. "Benim yanımda büyüdün" kısık sesi doldu kulaklarıma. Başımı salladım. "Benim yanımda da yaşlanacaksın" dedi ardından, kemikli elini saçlarıma atarak yavaş yavaş okşadığında.
"Senin kalbinde yaşlanacağım"
Diye ekledim. Saçlarımdan öperek ayağa kalktı. Başımı kaldırarak nereye gittiğine baktım. "Çıkmam gerek, sen yemeğini ye uyu" "Tamam geç gelme lütfen" başını sallayarak dışarı çıktı.
♤
Aşağı inerek yemek yedim Şirinede yedirerek derslerimi çalıştım. Zilan hanımla Yaren geldiğinde kanepeye geçerek oturdular. Salona giren çalışana baktığımda elinde çiçek vardı. Her kes çiçeğe baktığında "Umay hanım Serhat bey göndermiş" dedi. Gülümseyerek ayağa kalktım. Yusufun odaya girdiği gün bana aldığı çiçeğin aynısıydı. "Teşekkür ederim" diyerek çiçekleri elime aldım. Yarenler bana bakıyordu onlara aldırmadan yukarı çıktım. Çiçeği büyük vazoya koyarak makyaj masasına bıraktım. En sevdiğimden almış bide...
Hava karardığında camdan baktım. Nerde kaldı ki? Arabanın gelmesiyle yüzümde gülümseme oluştu. Geceliğimin üstülüğünü giyerek aşağı ineceğim sırada aynadan bakarak göğüslerimi kapattım. Karşıma kimse çıkmasa bari,konaktakiler uyuyordu zaten. Aşağı inerek kapıyı açtım. Serhat havalanmış kaşlarla bana baktı. "Hep böyle açsan çabuk gelirim" dedi.içeri girdiğinde, geceliğin göğüslerini daha sıkı kapattım.
Serhat dudağıma yaklaştığında "Ne yapıyorsun? Ayıp biri gelecek" dedim. Odaya gitseydik bari. Şimdi biri çıksa rezil olacaktık. "Ayıp?karımı öpüyorum nesi ayıp?" "Biri gelecek" dedim. Yeniden dudağımdan öperek geri çekildi. "Gelsin?" Ellerimi göğüsüne koyarak hafif ittirdim. "Serhat yukarı çıkalım" kısık sesle konuştuğumda dudakları kıvrıldı. "Yukarı çıkarsak bir öpücükle kurtulamazsın ama" gözünü dudaklarımdan ayırmıyordu. Boynuma baktığında oraya yaklaşacağı sırada geri çekildim.
Ama o ısrarla yaklaştı. Boynumda hiss ettiğim sıcaklıkla gözlerimi kapattım. İz kalacağı aklıma geldiğinde başımı yana yatırdım. "Serhat iz kalacak" "Evet,ve sen benim sende bıraktığım izleri kapatmayacaksın" elini tutatak merdivenlere irerledim. "Uyumayıp seni bekledim,hadi uyuyalım" memnun olmamış yüz ifadesiyle başını salladı. Odaya girdiğiğimiz de gözüm çiçekere kaydı.
"Teşekkür ederim çiçekler için. Nerden biliyorsun onları sevdiğimi" Hafif gülümseyerek"Şirin sağ olsun" dedi. Şirin gizli gizli benden bahz ediyor demek Serhata. Gülümseyerek başımı salladım. Geceliğimin ceketini çıkartarak kenara bıraktım. Aynanın karşısına geçerek saçlarımı açtım. Dudaklarıma memletici sürerek ellerime ve dirseklerime de krem sürdüm. Kış geldiğinde tenim kuruyordu. Aynadan Serhatın beni izlediğini gördüm. Arkamı dönerek ona baktım.
"Çok güzelsin,farkındamısın? Sanki yer yüzünde ki nadide çiçeksin"
Bana böyle şeyler söylediğinde hem utanıyor hemde seviniyordum. Serhat böyle şeyler dedikçe içimde ki O lanet günün kirli hissi gidiyordu sanki. Başımı aşağı salarak gülümsedim. Kremi yerine koyarak ellerimi önümde birleştirdim. Ne yapacağımı bilmiyordum çünkü Serhat her haraketimi dikkatle izliyordu. Elim ayağıma giriyordu resmen. "Ya öyle bakmasana" dedim sahte sinirle.
"Nasıl?" Alaylı sesi gülmeme sebep olmuştu. "Dikkatle" dedim. Yavaş haraketlerle ceketini çıkardı. Gömleğinin üç düğmesi açık ve açık olan kısımdan dövmeleri belli oluyordu. Hala dikkatle bakarak bana yaklaşıyordu bu zamanda gömleğinin kollarını açarak yukarı doğru kıvırıyordu. Önümde durduğunda yavaşça parmaklarını yüzemde gezdirdi. Yavaş yavaş göğüs hizama saldığında parmak uçlarıyla küçük okşamalar yapıyordu.
Diğer eliyle belimi tutarak beni kendine çekti. Boynuma yaklaşarak dudaklarını değdirdi ama öpmemişti. Derince kokladığında gıdıklanmıştım. "Neden bu kadar güzel kokuyorsun?" Yanaklarım....yanaklarım kızarmıştı bile.
"Peki ya sen sen niye böyle güzel kokuyorsun?"
Söylediğim şeyle kaşlarını çatarak başını kaldırdı. "Gerçektenmi?" Başımı salladığımda "Kokmu seviyorsun yani?" Dedi çocuk misali. Gülerek başımı salladım. "İlk kokunu aldığım günden beri hemde" "Peki geçmişten konuşuyorsak...bende ilk gördüğüm o günden aşığım kehribar gözlerine" gerçektenmi? İlk günden hemde. Hiç bildirmemişti.
"Ama senin siyah gözlerin ürpermeme neden oluyordu" diyerek kıkırdadım. Ve yatağa geçtim. Bana dönerek başını yana yatırdı. "Öylemi?" "Hım hım" dedim. Yatağa uzandığımda Serhatta yatağa geçerek bana sarıldı.
"O zaman benim karanlığımda büyü benim karanlığımdan kork kızım" dediğinde gözlerimi kapattım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Serhatın aldığı güll)
♤
Neyse aşkolar bize bu kadar huzur çok olur diyerek gelecek bölümde huzuru yerle bir etmeye hazırmıyız? Kskslskdkdldld