Erken Biten Gösterim

585 34 35
                                    

Keyifli okumalar

Yazar'dan devam.

Kadın gelip tam karşısında dikildi bir kaç saniye düşündükten sonra bıçaklardan orta boyutlarda olanını aldı.

"Evet açılışı bununla yapalım ne dersin? Senin çok anın var bu bıçakla özlemişsinizdir birbirinizi."

Kadına cevap vermedi gözleri bıçağın üstünde gezindi. Teni en çok bu bıçağa alışıktı.

Kadın usulca yaklaştı yanına önce kolunda boydan boya gezdirdi bıçağı. Üç tur attırdıktan sonra aniden batırdı bıçağı.

Genç kız derisini geçip etine gömülen bıçak ile gözlerini kapattı ama bu bir saniyelik sürdü. Onlara yenilemezdi acı çektiğini göremezlerdi. Annesinin,kızların çığlığı ve diğerlerinin bağırışları kulağına doldu. Hayatında ilk defa ailesine güçsüz görünmediği için vücudunda ki yaralara şükür etti. Eğer alışık olmasaydı şimdi onların önünde acı içinde kıvranıp kahredecekti.

"Özlemişsin değil mi?" Kolunda ki bıçağı biraz geriye çekti ama çıkarmadı. Yavaşça aşağı doğru indirip kısa bir çizgi yarattı.

O bunları yaparken Rüya ağzını bile açmadı alışık olduğu acı başta can yaksa da sonradan yine azalmıştı. Vücudu bu acıyı tanıdığını hatırlamış olmalıydı. Ses çıkarmadı tek kelime bile etmedi,gözleri kapanmadı sadece derin bir nefes alıp bitmesini bekledi.

Bıçak yavaşça teninden ayrıldı ama ayrılır ayrılmaz tekrar saplandı bu sefer ki hedef sağ bacağının üst, kasıklarına yakın kısmıydı.

Derin bir nefes daha çekti içine ama nefesi veremeden bu sefer karın boşluğuna saplanan bıçak ile gözlerini sıkıca kapattı ve dişlerini kırmak istercesine sıktı.

Olmaz dedi. Olmaz güçsüz duramazsın onlara istediğini veremezsin.

O bunları düşünürken ekranın ardındakiler fena haldeydi. Tim'in yanına varan Barın ve Bora oradaki kişinin kendileri olmadığı için küfürler savuruyordu.

Kızlar her bir darbede yeni bir çığlık atıyor suratında hiçbir acı belirtisi olmayan arkadaşlarına bakıyorlardı.

Duru. Duru en beterleriydi. O göreve timle gitmemişti görev yeri başkaydı bu yüzden erken dönmüştü. Kardeşleri görevde iken sevdiklerini korurum diye düşünmüştü. Başaramadı tam tersi gerçekleşmişti. Onun kadını koruması gerekirse o güçlü kadın kardeşlerini korumuştu.

Sonsuz bir minnet vardı içinde.

Ailesi. Hepsi yıkılmıştı her bir darbe canlarından can alıyordu sanki abileri şuan gidip o kadının kafasını koparmak istiyordu.

Timdeki diğer kişiler ise Duru ile aynı minneti duyarken bir yandan da hayranlık duyuyorlardı güçlü duran kadına. Ne kadar yeni tanışsalarda her darbede onların canı yanıyor candan kandan kardeşlerine yapılıyor gibi hissediyorlardı ama bu yine de hayranlık duymalarını engel olmuyordu.

"Bağırsana Rüya. Küçükken de böyleydin sen büyüdün artık zekan gelişmiştir. Tek yapman gereken çığlık atmak sonrasında bu kadar canını yakmayacağım. Daha nazik davranacağım söz." Genç kız dişlerini daha çok birbirine bastırdı. Bu kadın çok canını sıkıyordu.

"Ben buradan kurtulacağım Hayal bunu üçümüz de biliyoruz ve neler yapabileceğimi senden iyi bilen yoktur. Canımı sıkma yoksa elimden kolay kolay kurtulamazsın." Hayal'in kahkahası tüm odayı doldurdu.

"Benim elimde iken üstelik elimde bıçak varken bunu söylemen çok ironik." Bu sefer ki kahkaha Rüya'ya aitti ve fazlası ile alay kokuyordu.

"Asıl ironik olan ne biliyor musun? Kendini güçlü zannetmen. Sen gücü sadece küçük çocuklara yeten tehdit etmeden bir bok yapmayı beceremeyen. En ufak şeyde şu yanında güçlü gibi görünmeye çalışan ama tek tokat da yere yapışacak kadar iradesiz olan şerefsize sığınan acınası bir kadınsın." Hayal duyduğu sözlere bozulsa da belli etmedi.

İncir Ağacı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin