Sevgili Komutanım

13

iyi okumalarrr, her bölüm yorum atın yazmamın ne kadar boğucu olduğunu biliyorum shhdshasdashhzds okumadan geçme ihtimaliniz de yüksek gerçi

--------

"Bu görev, bir saha görevi. Aranızdan iki kişi ön planda rol yeteneklerini bize gösterirken kalanlar arka planda destekte bulunacaklar."

Binbaşının odasında yeni görevimizi dinlerken iki kişinin kim olabileceğini düşündüm. Egemen'le ben değildik, Egemen, söz konusu ben olduğumda bütün görevi bok etme kapasitesine sahipti. Daha önce de aynı görevdeyken bana yanaşanlara sinirlenmiş, saldırmışlığı, akşamına güzelce azar yememizi, cezaya kalmamızı sağlamışlığı vardı, sağ olsun.

Hakan kesin bu iki kişiden biriydi, çünkü ekipte ondan daha tatlı dilli birinin olma ihtimalı neredeyse sıfır denebilirdi. Bu tim özelinde de değil, Hakan bulunduğu her ortamın en hoş sohbet adamı olabilirdi.

Diğeri ise muhakkak bir kadın olacaktı. Meltem teknik işlerde çok iyi olduğu için onu ön plana atmazlardı. Büyük ihtimalle göz alıcı birini istiyorlarsa Sevda'yı, daha az dikkat çeken biri gerekiyorsa da beni seçeceklerdi.

"Bu adam Michael Y." Projeksiyondan orta yakışıklılıkta bir adamın fotoğrafını açıp gösterdi. "Kendini İngiliz bir fabrikatör olarak tanıtan bir Fransız. İşlettiği fabrikalar yoluyla Fransa'ya kara para akladığını düşünüyoruz ama bizi asıl ilgilendiren kısmı silah kaçakçılığı. Bizim sınırlarımızdan Suriye'ye yüklü arabalarla çok yakın bir zamanda mühimmat sokmayı düşünüyorlar. Sizin yapacağınız iş bu mühimmat geçişinin ne aracılığıyla ve ne zaman yapılacağını öğrenmek. Bu gece İstanbul'da büyük bir toplantı yapacaklar. Oraya sızmamız çok riskli ama toplantı sonrası eğlenceye indiklerinde aralarına sızacaksınız."

"Bilgiyi bu adamdan mı alacağız?"

"Hayır," Binbaşı tekrar projeksiyon kumandasını eline alıp başka bir fotoğraf açtı. Sarışın, mavi gözlü 45'li yaşlarda çok güzel bir kadının fotoğrafıydı bu. "Bu kadın, Emma Taylor. Michael, bu tarz ayak işlerini, anlaşmaları bu kadına yaptırıyor. Bizim için önemli olan lafı bu kadından alabilmek."

İşimizin kadınla olduğunu öğrendiğimde sırıtarak Hakan'a döndüm. Göz göze geldiğimizde kaşlarımı kaldırdım. Görev kesinlikle Hakan'ındı. Biz kendi aramızda genelde bu işleri yapanlara "grubun orospusu oldun iyice ha" diyerek dalga geçerdik. E, hep Hakan denen beni sinir edecek değildi.

Binbaşı ayağa kalktı, masasından bir dosya alıp bizim oturduğumuz masaya doğru yaklaşmaya başladı.

"Eğlenceye Leyla ve Hakan'ın katılmasını uygun gördük. Bu dosyada kadına dair elde ettiğimiz her bilgi var. önemli bilgilerin yanısıra nelerden hoşlanır, ne sporu yapıyor, nerelerde takılıyor gibi bilgiler de var. Kadınla sohbet edebilmek için bu bilgileri hatmetmenizi öneririm. Biriniz kadınla iletişim kurarken diğeriniz bar kısmında etrafı kolaçan edecek. Ateş ve Bekir sizin kapıda koruma ve vale olarak görev almanızı sağlayacağım. Egemen'le Meltem de arabanın içinde her an diğerlerini dinliyor ve bize raporluyor olacaksınız. Meltem sen bilgisayarının başından kalkma, Egemen sen de direksiyonda duracaksın."

Bu sefer işin harbi pis kısmının Hakan'a kitleneceğini benim sırıtışımdan da anlayan tim de dönüp Hakan'a baktı. Binbaşının yanında saçma sapan hareketler yapamıyordu ama yüzünde "Hay sıçayım," gibi bir ifade olması dudaklarımı daha da germeme sebep oldu.

Binbaşı dosyayı Hakan'a vermeden önce "Anlaşıldı mı Kilit timi?" dedi. Hep bir ağızdan "Anlaşıldı komutanım!" diye bağırdık.

Binbaşının dosyayı Hakan'a verip gitmesini beklerken dosyayı arkamdan uzanıp önüme koydu. "Kolay gelsin çocuklar," diyerek odadan çıktı.