DİKKAT DİKKAT ⚠️
bu bölümde dediğim gibi Egemen ve Leyla yok. AMA /////// bu işarete kadar Leyla ile ilgili şeyler var. Yani diğer çiftleri okumak istemezseniz o işarete kadar devam edip sonrasını atlayabilirsiniz. Teşekkür ederim. iyi okumalar. oy vermeyi unutmayın 💗💗
————
"Hakan? Neyin var oğlum senin?"
Leyla bilgisayar odasına girer girmez bir bilgisayar ekranına boş boş bakan Hakan'ı görmüş, kendisini fark etmesini beklemeye başlamıştı. Yaklaşık beş dakika kapıda durmasına rağmen Hakan gözlerini bilgisayardan çekmeyince de endişelenip sormuştu.
Komutanının sesi uzaklardan kulağında yankılanınca bir an için içerisinde boğulduğu binbir düşünceden çıkıp irkildi. Hızla sesin geldiği yöne, sağına doğru yöneldi. Komutanının geldiğini görünce hızlıca ayaklandı.
"Buyurun komutanım."
"Neyin var diyorum?"
"İyiyim komutanım. Dün gece pek uyuyamadım da dalmış gitmişim."
Leyla duyduğunun bir bahane olduğunu fark etse de söylemek istemediğini fark edip ısrar etmedi. Kapının pervazına yasladığı omzunu çekip odaya girdi. Hakan'ın yanındaki sandalyeyi çekip oturdu.
"Bu, Zeynep ve oğlu Ahmed ne oldu? Kaç zamandır yoğunuz, bir türlü düşemedim üstüne."
Hakan, Ahmed'in adını duyunca oturduğu yerde dikilip gülümsedi.
"İyiler komutanım. Ahmed okula başladı, annesi Zeynep de dışarıdan liseyi bitirmeye karar verdi. Sınavlarına hazırlanıyor."
"Koruma verdiler mi?"
"Kapıya koruma dikildi komutanım. Ahmet'i okula, Zeynep'i de sınavlarına ben götürüp getiriyorum."
"İyi, aferin sana. Çocuk iyi mi?"
Ahmed'i o gece bir cami avlusunda ağlarken görünce gitmişti yardımına. O zaman tabii hiçbir şey hissetmemişti ama şimdi düşününce o içli içli ağlayan çocuk içini parçalıyordu. Leyla yardım edeceğini söylediğinde bile ilk lafı annemi kurtaracak mısın, olmuştu. Kim bilir annesi ne yükler, ne acılar çekmişti.
"Daha iyi komutanım," dedi Hakan derin bir nefes alıp. Aldığı nefesi verirken de göğsü şişti, büyük bir kararlılıkla devam etti. "Daha da iyi olacak inşallah."
Leyla, Hakan'ın düşünceli düşünceli bir noktaya bakarken göğsünü gere gere verdiği cevabı duyunca gülümsedi.
"Ne kabarıyorsun lan?"
"Pardon komutanım."
Hakan bir an girdiği tripleri ve kafasından geçenleri fark edince utanıp tekrarda oturuşunu düzeltti.
"En sevdiğin komutanın ben miyim?"
Leyla'nın bir an tüm modunun değiştiğini görünce şaşırdı Hakan. Kafasını kaldırıp yüzüne bakınca o hiç de masum bakmayan gözlere gülmemek için zor durdu. Kesin bir şey isteyecekti yine!
"Yani," dedi uzatarak. "Şimdi Egemen komutanım, Meltem komutanım falan bunların hakkını da yiyemem tabii."
"Haklarını ye demedim ya Hakan'cım. Seni Egemen'in o korkunç ve uzun teçhizatlı ceza koşularından kim kurtardı? Leyla bacın kurtarmadı mı? Hani dosttuk biz senle? Ona noldu?"
"Ee, hani sevmiyordun beni? Öyle demiştin görevde."
Leyla, Hakan'ın oyununu fark ettiğini fark edince gözlerini kısarak bakmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Komutanım
ChickLitBoşanmalarının bir yıl üstünden tekrar aynı time atanan iki askerin hikayesi. - Egemen hızlı ve sinirli adımlarla bana yanaştı. Hızlıca sırtımı dikleştirip kulağımdaki kulaklığı çıkardı. Saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp yüzümü inceledi. Omuz...