hoşgeldiniz,, e yorumlarda buluşalım madem buyrunuz
————
Gözlerimi açar açmaz karşılaştığım beyaz tavanla nerede olduğumu idrak edemedim. Kafam taş gibiydi, hareket ettirmek inanılmaz zor hissettiriyordu. Başım çatlıyor, vücudumu doğru düzgün hissedemiyordum.
Susuzluktan ölecek gibiydim ve göz kapaklarım kuruluktan her katladığımda gözüme batıyorlardı.
"Leyla hanım, beni duyabiliyor musunuz?"
Doktor gözümü iki parmağıyla açıp elindeki ışığı gözüme tuttu.
"Neredeyim ben?"
Yani, şu an gözüme ışık tutan bir doktorla konuştuğuma göre bir terör kampında olacak halim yoktu.
"Hastanedesiniz. Ağır bir operasyon geçirdiniz. Nasıl hissediyorsunuz kendinizi?"
"Bok gibi... Hakkaride miyiz biz hala?"
"Hayır, Ankara'ya sevk edildiniz. Operasyonu başarıyla atlattık ama bir süre daha sizi gözetimde tutacağız. Bir sorun olursa yanınızdaki butonla hemşireleri çağırabilirsiniz."
"Teşekkür ederim doktor bey."
Doktor odadan çıktığı gibi odaya hücum eden bir sürü adamla derin bir nefes aldım.
"Komutanım nasılsınız?"
"Valla bizi çok korkuttunuz."
"Nasıl hissediyorsunuz komutanım?"
"Ben zaten dedim. Benim Leyla komutanıma hiçbir şey olmaz."
"Bok dedin! Ağlayıp duruyordun bahçede."
"Ne ağlayacağım oğlum? Gözümü kaşıyordum diyorum."
"Ya Hakan bi siktir git."
"Lan siz dağdan gelmiş bağdakini mi kovuyorsunuz? Ben Leyla'nın kaç yıllık arkadaşıyım. Siz sadece askerisiniz oğlum. Asıl siz siktirin gidin."
"Dostuymuş. Sen anca-"
"Yeter! Kesin. Kes!" Sonunda dayanamayıp sesimi yükselttim.
"Diri adamı öldürürsünüz gerçekten. Meltem nerede ya?"
"Geldim huysuz köpek geldim." Meltem elinde küçük bir bavulla odadan içeri girdi. Bavulu odadaki refakatçi koltuğunun üzerine koyup elini beline attı ve odadaki askerleri inceledi.
"Bu kadın hasta." dedi parmağıyla beni göstererek.
"Biliyoruz komutanım, ondan buradayız zaten."
"Tamam, siktirin gidin şimdi de. Mikrop kapacak zaten ölümden döndü. Hadi! Hasta ziyaretinin kısası makbuldür." Odadakileri tek tek azarlarken yanımda duran Harun komutanı görünce gözleri büyüdü.
"Ayy! Komutanım siz hariç tabii. Siz ne zaman isterseniz gidebilirsiniz. Siktirin gidin derken... Siz dahil değildiniz yani."
Meltem'in telaşına gülerken sol tarafıma giren ağrıyla inledim. Harun abi hızla bana ilerleyip duruşumu düzeltti.
"Yatağımı azıcık kaldırır mısınız?"
Dediğimi yapıp arkamdaki yastığı düzeltti. Biraz daha oturur hale geldiğimde iki timin üyelerinin yüzünü daha iyi görebildim. Hepsi dağılmış duruyorlardı. Ameliyatım kaç saat sürmüştü bilmiyordum ama belli ki bir gram uyku uyumamışlardı.
"Hadi," dedim. "İyi olduğumu gördüğünüze göre Meltem'in sözünü dinleyin. Gidip dinlenin iyice. Şu halinize bak."
"Komutanım, çok korkuttunuz bizi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Komutanım
ChickLitBoşanmalarının bir yıl üstünden tekrar aynı time atanan iki askerin hikayesi. - Egemen hızlı ve sinirli adımlarla bana yanaştı. Hızlıca sırtımı dikleştirip kulağımdaki kulaklığı çıkardı. Saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp yüzümü inceledi. Omuz...