hoşgeldinizz güllerim güneşlerim,, yorumlarda benimlen buluşunuz..
buyurunuz:::
buyurmadan oyunuzu da buyurtunuz
--------"Bu allahın belası hastaneden artık çıkmak istiyorum." dedim. Odadaki iki insan da birbirine kilitlenmiş göz temasını kesmezken dediklerim gram umursanmadı ve sözlerim havaya karışıp kayboldu.
Egemen ve Harun abi iki ayrı refakatçi koltuğunda karşı karşıya -biri sağıma biri soluma- oturmuş, dik dik birbirlerine bakıyorlardı. Dertleri neydi bilmiyorum ama ben bu hastaneden artık çıkmak istiyordum.
Doktorum Arda Bey sağ olsun benimle ameliyatımın üzerine geçen beş gün boyunca büyük ilgiyle ilgilenmiş, sürekli göz altında tutmuştu beni. Egemen'in izni iki güne bitecekti ve ben de onunla beraber Şırnak'a dönmek istiyordum.
"Alo?" diye seslendim ikisine de. "Noluyor size ya?"
"Alıştınız hastane ziyaretine Harun yüzbaşım. Kalkmayı düşünüyor musunuz?"
Egemen'in ettiği lafla şok olup kafamı ona çevirdim. Adam komutanımdı, yaralı askerini ziyarete gelmişti. Böyle laf edilir miydi ya?
"Yok," dedi Harun abi sırıtarak. "Misafir sayılmam hem, yabancı mıyım aşk olsun."
"Tanıdık da sayılmazsınız yüzbaşım."
"Ay Egemen," dedim son hecesini uzatarak. Sahte bir gülüş atıp Harun abiye döndüm. "Şaka yapıyor şaka. Çok şakacı adamdır."
"Yoo, ciddiyim gayet."
"Yok yok. Ciddi değil Harun abi, sen bakma ona."
Egemen sinirle yan yana bana bakarken kendisiyle göz göze gelmemeye çalıştım. Sahte ve gepgergin gülümsemem hala yüzümdeyken Harun abinin bana dönmesiyle göz göze geldik. O da bana samimice gülümseyip ellerini dizine vurarak ayağa kalktı.
"Ben doktorla görüşeyim abim. Bakalım ne zaman çıkabilirmişsin."
Harun abi sağ olsun beş günde beni yalnız bırakmamış, her gün ziyaretime gelerek ne ihtiyacım varsa yardımcı olmuştu. Ama anlamadığım bir şekilde Egemen'le araları hep gergindi. Ben yokken mi bir şeyler olmuştu yoksa Egemen klasik bir kıskançlık mı yapıyordu çözememiştim. Ameliyat sonrası uyandığımda da "kocan ayrı garip, timindekiler ayrı garip" demesi şimdi düşününce aralarında bir olayın geçtiğini düşündürüyordu bana.
Harun abi odadan çıkınca Egemen de gergince ayağa kalkıp yanıma geldi. Bağdaş kurarak oturduğum yatağın önümdeki boş yerine oturup kafasını boynuma soktu.
"Geberticem bu herifi," diye mırıldandı dudakları boynumda gezinirken.
"Ne derdin var adamla ya? Gayet tatlı biri."
Egemen boynuma dişlerini geçirip ince deriyi hızlıca ısırınca acıyla inleyip geri çekildim.
"Ah!"
"Tatlı matlı?" dedi sorar gibi kafasını sallayarak. "Ne biçim konuşuyorsun elalemin erkekleri hakkında öyle."
"Ayı mısın ya sen? Acıdı, uff."
Dediğimi yine sallamayıp kafasını tekrar boynuma soktu. Isırıdığı yeri ovuşturduğum elimi bileğimden kavrayıp çekti. Isırdığı yeri öpmeye başladı.
"Abartma, acımamıştır o kadar."
"Acıdı, ayısın sen."
"Bak sen ya." dedi kafasını tekrar kaldırıp sinirle. "Harun denen it tatlı, ben ayı mıyım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Komutanım
ChickLitBoşanmalarının bir yıl üstünden tekrar aynı time atanan iki askerin hikayesi. - Egemen hızlı ve sinirli adımlarla bana yanaştı. Hızlıca sırtımı dikleştirip kulağımdaki kulaklığı çıkardı. Saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp yüzümü inceledi. Omuz...