29

20.2K 1K 132
                                    

oylariniza talibim 🫶🏻🫶🏻 sinir var 150 oy

bu arada bolumu kontrol edemedim insallah cok hata yoktur. hos geldiniz opuldunuz. iyi okumalar.

————

"Olay gayet basit. Sen sana verilen kıyafetleri giyip olabildiğince yavaş hareket edeceksin. Evde çıkacaksın, otele gideceksin. Leyla seni otel odasında karşılayacak. Leyla ile beraber arka kapıdan geçeceksiniz. Ben seni karşılayacağım, yalnız kalmayacaksın. Sonrası da Leyla'da zaten. Anladın mı?"

"Ya yolda gelirken bana bir şey olursa?"

Meltem bıkkınlıkla nefes verip gözlerini kapattı birkaç saniyeliğine.

"Ayça, peşine iki tane koruma vereceğiz. Hiçbir şey olmayacak. Kaç kere daha anlatayım kızım sana?"

"Ya korkuyorum, diyorum!"

"Lan neyden korkuyorsun? Çelik yelek giyeceksin. O yelekle sana füze atsalar ölmezsin."

"Ya füze falan demeyin. Vallahi korkuyorum."

Ayça'nın sesi titremeye başlayınca elimi sırtına atıp sakinleştirmeye çalıştım.

"Meltem tamam. Kız bizim gibi her hafta göreve mi çıkıyor. Korkması normal."

"Lan asıl kurşunların hedefi sen olacaksın. Bu ödleklikle her şeyi açığa çıkarmasın, dua edelim de."

Kaş göz yaparak Meltem'i uyarmaya çalışırken telefonumun çaldığını duyup Ayça'nın yanımdan kalktım. Telefonumu elime alınca Alihan'ın aradığını görüp meşgule attım. Arkamda hala atışan Ayça ve Meltem'e göz devirip odadan çıktım. Rehbere girip Egemen'in adını tuşladım. Şimdi ölürdük falan, adamı arkamızda bırakmak olmasındı.

Egemen telefonun neredeyse çalmasını beklemeden açtı.

"Alo?"

"Naber?" dedim.

"İyi," dedi sesini flörtöz bir kıvama getirip. "Şaşırdım."

"Neye şaşırıyorsun yine?"

"Leyla bir haftadır ne telefonumu açıyorsun ne de mesajlarımı yanıtlıyorsun. Bir de neye şaşırdığımı soruyor musun?"

"Hee, o mu?"

"Hee karıcım, o."

Samimiyetinde bir gram eksilme olmaması kalbimi sıkıştırdı. Acaba tokattan dolayı kızgın değil miydi bana? Annesiyle arasını bozduğumu düşünmüyordu belki de. Bir haftadır kafamda mı kuruyordum acaba? Ya da belki de göreve çıkacağımdan dolayı kötü konuşmak istemiyordu. Normal zamanda konuşsak kızacaktı belki de. Her şeyin sorumlusu olduğumu söyleyecekti. Bir haftadır zaten bu düşünceler yüzünden kaçmıyor muydum bu adamdan?

"Kızgın mısın?" dedim kendime engel olamadan.

"Kızgınım."

Telefonu kapatmak istedim. Hiç aramamış olmak, bu sözü duymamış olmak. Bir haftadır sırf şunu duymamak için köşe bucak kaçıyordum adamdan. Şimdi görev öncesi duymak iyi olmamıştı.

Kızgın olacaktı tabii. Ne bekliyordum ki? Annesiyle arasının bozulma sebebiydim. Ailesinin, akrabalarının önünde saçma sapan bir kavga edilmişti sırf benim yüzümden. Elbette ki kızgın olacaktı.

"Anladım." diyebildim sadece. Telefonu kapatmak için veda edecekken devam etmesiyle sustum.

"Bir haftadır kokun olmadan uyuyorum, buraya geldiğinde ne kadar kızgın olduğumu güzel bir şekilde göstermeyi planlıyorum."

Sevgili Komutanım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin