8-Sende O Yürek Var Mı?

2K 191 90
                                    


İyi okumalar

"Ersin senin anlama sorunun mu var? Sabahtan beri söylüyorum o sandalyeleri sağ tarafa dizip durma! Konuşmacı oradan görünmüyor. Koskoca kolon var önünde kör müsün? "

"Kolon açısını ayarladım bayan çok bilmiş! Her haltı da sen bilmiyorsun Bilge, az sus! Sırf çenesin kızım. Offf başım şişti! "

"Asıl benin başım şişti! Kıtsın oğlum kıt. Baban torpil falan mı yaptı da fakülteye girdin sen. Mucize gibi çünkü. "

Bir saattir hiç hız kesmeden didişip duran Ersin ve Bilge'den hepimize gına gelmişti artık. Bir an önce hazırlıklar bitse de bu iki kaçıktan kurtulsak diye sabırlar çekip, dualar ediyorduk. Birbirlerinin başının etini yedikleri yetmiyor gibi gün içinde bizim de tüm enerjimizi emmişlerdi.

"Çıkın ulan dışarı! Yetti yaa. Ersin çık bi'hava al kardeşim. Oksijen depola falan, ne yapıyorsan yap. Yemin ederim şiştik! Yardımınız kalsın kardeşim haydi! " Çağrı başkan en sonunda patlayınca hepimiz derin ve rahatlamış bir nefes aldık zira salonun tüm oksijenini bu iki deli sömürmüş, bizi de bunaltmışlardı. Didişip durmaktan iş yaptıkları da yoktu zaten.

"Ayıp oluyor başkan haa ama. Neden kovulan ben oluyorum? Bilge de çıksın. O benden daha çok engel oluyor. Köstek olmak için doğmuş resmen. "  Bozulmuş suratıyla Bilge'yi süzen Ersin'in bu haline elbetteki aldırmadık, bunlar hep Bilge'ye çekilen basit numaralardı. Ve nedendir bilinmez, Bilge'de bu küçük, alışıldık numaraları seve seve yerdi. Kışkırtılmak için Ersin'in cümlelerini resmen havada kapardı.

"Tamam başkan, vallahi didişmeyeceğiz söz. Kalsın Ersin'de. Ondan daha iyi amele bulamayız. " Bilge'nin kıvırcık saçlarını sırıtarak arkaya atışını, Ersin'e göz süzüşünü izlemek en alâ komediden daha keyifliydi.

"O amele şimdi seni-"

"Ersin burada mı? " Cılız ve mahçup bir ses salonun açık kapısından içeri sızdığında hepimizin bakışları bu kibar sesin sahibine döndü. Alışkın olduğumuz manzaralardan biriydi aslında ama, yine de Ersin'i soran her yeni yüze şaşırmadan edemiyorduk.

Gün geçmiyordu ki çapkınlıkta nam salmış dostumuz, farklı bir kızla görünmesin ya da flörtleşiyor olmasındı, anlamadığım nokta ise fakültede kalp kırıcı lakabıyla ünlü birinin etrafında neden kızların pervane gibi dolaşıp durduğuydu. Kalp kırıklığından başka bir şey olmayacak birini, bile bile neden hayatınıza almak için bu denli istekli olurdunuz?

Ersin'in şimdiye dek bir kızla bir aydan fazla takıldığına şahit olmayan bu gözler, bir hafta sonra bir daha görmeyeceğim yüze hayretle bakıyordum şimdi. Zavallı kızcağız pek de kibar ve mahçup duruyordu halbuki, Ersin'in ellerinde zâyi olup gideceği konusunda bu masum hemcinsimi uyarmalı mıydım?

"Aa Nilay'cım, sen beni nasıl buldun? " Off Ersin'in klasik ayılıktan kabarcık hallerine evrilme hızını izlemek, hem komik hem de trajikti. Haline bakan da nazik, centilmen biri sanardı. Bakışlarım Bilge'ye ulaştığında onun da benimle aynı yüz ifadesine büründüğünü görmemle istemsiz bir kahkaha koptu dudaklarımdan.

Bilge parmaklarıyla üç işareti yaparken ben biraz daha insaflı davranıp beş yaptım. Zira bu kız bence fazladan iki günü daha hak ediyordu. Bizi fark eden Menekşe ise iki elini de kaldırınca Ersin ve kapı eşiğinde bekleyen kıza ortak karar olarak on günlük bir süre biçmiştik.

"Sizi görüyorum kızlar, ayıp ediyorsunuz ama! " Ersin'in bozulan suratına aldırmadan kahkaha atmaya devam ettim. Gerçekleri söylemek ne zamandır ayıp oluyor Ersin bey demek istedim ama kızcağız bizim şifreli konuşmalarımıza şimdiden garip garip bakıyor diye düşüncelerimi kendime sakladım.

Kör NoktaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin