(AREN)
"Benim revire gitmem lazım."
Diyerek ayağa kalktım. Tepsiyi sağ elimle taşıyıp masadan ayrıldım.
"Bende geleyim!"
Dedi Merih.
Ona başımı sallayıp yürümeye devam ettim.
Tepsimi mutfağa bıraktım ve revirin yolunu tuttum.
Merih peşimden geliyordu.(SAFİR)
"NE BOK YİYECEZ LAN BİZ"
"BAĞIRMAYIN LAN"Çoçuğu kucağıma aldım
"Safir düşürme ha"
"Düşürmem."Ne yaptığımızı pardon yapacağımızı düşünürken bi ileri bi geri yürüyordum.
Yalnız yürürken başka birşey dikkatimi çekti."Lan Çakıl- bu şeysin ışığı yanıyor hala."
"NE!"Çakıl koşarak geldi ve beni yana itekledi. Kucağımdakiyle topalladım. Az daha düşerken son anda kendimi kurtardım.
"ÇAKIL!"_ Başak
"Çoçuk gidiyordu." _ safir
"Safir ver onu bana"Yanına doğru yürüyüp onu başak hanıma uzattım.
Dikkatlice kucağımdan aldı."Makinayı kapatmayı unutmuşum.."
"Başak abla, ismi ne? Bi isim koydunuz mu?"Başak hanım düşündü biraz.
"Evet,"
Dedi ve yumuşakça gülümsedi.
"Karmen."
Birden kapı açıldı.
İçimden binbir küfür ederek gelen kişiye baktım.
Umarım herhangi bir ajandır."Siktir."
Sesli ettiğim küfür bütün oda sustuğu için içerde yankılanmıştı.
Komutan arkasında da Merih."Ne- ne oluyor lan burda-"
"E komutanım-"Çakıl stres yapmıştı. Yeminle götü boktan kurtulmaz bu kızın.
"B..b- be-.. ıı ben-"
"Ben onu sabah kapının yanında buldum."Dedi başak hanım.
Komutanın bakışları yumuşadı birden.
Çakıl rahatlayarak bir nefes verdi."Birazdan bebek tarafına alacağım, yada benimle kalacak. Benimle kalsın."
Komutan başını salladı.
"Çakıl, diğer hemşireler nerde?"
"Bora çavuşun yanında olmalılar efendim"
"Tamam."Çıkacakken, Başak hanıma baktı.
"Başak abla, göstersene bana,"
Başak hanım kaşlarını kaldırdı
"Gel,"
Komutan ona doğru yürüdü, Merih hemen arkasından içeri girdi. Ve birden yanımda belirdi."Safir bey, Çakıl hanım, az sonra sizinle küçük bir konuşma yapacağız."
Fısıldayarak bana ve az arkamdaki Çakıl'a yönelik konuştu.
"Yapmayalım"
"Yapacağz"
.
.
.
(MERİH )Aradan birkaç saat geçti.
Bora uyandı ve şuanlık durumu iyi. Prens adamın yanından ayrılmıyor. Safir ve Çakıl uzakta biryerlerde yan yana oturmuş fısır fısır birşeyler konuşuyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkinci Yılın Görevi(bxb)
AksiYeşil gözlü adam köpeğin beyaz tüylerini bir defa daha okşayıp arabaya dönmüştü.. Yukarıda neler yaşadığını belli etmemeye çalışyordu. Ama birazdan patlayacak olan gözyaşı kanallarıyla bu imkansızdı nerdeyse..