50. bölüme gelmişiz. Keyifli okumalar dilerim canlar. 🥰
(Yazardan)
Gece çok geç saatte eve döndüler. İzgi'den önce eve girmek istediği için anahtarı ondan aldı. Eğer evde yabancı birisi varsa diye, olumsuz bir durumla karşılaşırlar diye Karmen kendini siper etmişti. Bunu bilmiyordu İzgi. Ellerinde poşetler olduğu için Karmen'in kapıyı ondan önce açmak istediğini sandı. Nezaketen böyle yaptığını düşünüp mutlu oldu. Karmen'in yanağına sulu sayılabilecek bir öpücük bıraktı. Gerginlikle gülümsedi Karmen.
"Sen her geçen gün daha da kibarlaşacak mısın?"
"Şikayetin mi var?" dedi sakince. Gerçekten kendini gülümsemek için zorluyordu.
Salon en son bıraktıkları haliyle duruyordu. Bu biraz olsun Karmen'in içini rahatlattı.
Poşetleri mutfak tezgahına bırakıp içindekileri çıkarmaya başladılar.
"Yarın mis gibi bir yemek hazırlayacağım. Parmaklarını bile ısırabilirsin, dikkat et," dedi tatlı bir yüz ifadesiyle. Anladığını belirtmek için kafasını salladı Karmen.
"Tamam. Bu uyarıyı aklımda tutacağım."
Gözlerini kırpıştırdı İzgi. "Başım kazana dönmüş, şu an fark ettim. Bir süre sessizlik içinde oturmayı ve sonrasında uyumayı düşünüyorum."
"Aynı şekilde," dedi Karmen. Ağır adımlarla salona gitti. Pencereyi açıp dışarıya baktı. Sokakta kimseler görünmüyordu. Uzaklardan gelen gök gürültüsü bir saate kalmadan yağmur başlayacağını haber veriyordu. Otururken sıcak bir şeyler içmek iyi gider diye düşündü İzgi. Karmen'in sıcak çikolatayı pek fazla sevmediğini biliyordu. Arabadayken canının kahve istemediğini de söylemişti. Buzdolabının hemen yanındaki, dört bölmeli ahşap dolabı açtı. Burada meyve ve bitki çayları vardı. Hem bunlar rahat uyumalarına yardımcı olabilecek içeceklerdi.
"Karmen!" diye seslendi.
Hatırı sayılır bir yükseklikte karşılık verdi Karmen. "Efendim?"
"Meyve çayı mı istersin yoksa bitki çayı mı?"
Düşünmeye başlarken nefesini geri verdi Karmen. İşaret parmağını çenesine götürdü.
Sabırla ondan gelecek yanıtı bekliyordu İzgi. Karmen'in kararsız kaldığını anlayınca gülümsedi. Gözlerini kapıya çevirdi. Salondan hafif bir serinlik geliyordu. Karmen'in pencere açtığını anladı.
Birkaç saniye sonra Karmen kapıda belirdi. Bu kez dudaklarında candan bir gülücük vardı.
"Neler var bilmiyorum. Seçeneklere bakabilir miyim?"
Keyifle gülerek başını salladı İzgi. Kenara çekilip Karmen'e yer açtı.
"Bu gördüklerin meyve çayları. Tatları genel olarak güzeldir, içmesi keyifli olur. En azından bana göre öyle."
Paketlerin üstünde yazdığı için tek tek hangisi olduğunu söylemeye gerek duymadı İzgi.
İkinci bölmeyi açtı. "Bunlar da bitki çayı yapabileceğim bitkilerin kendileri oluyor. Aralarında tadı keskin olanlar vardır ama doğal şifa kaynakları," dedi. Onun böyle hevesle konuşması Karmen'in içini yumuşattı.
"Ihlamur, adaçayı, papatya, limon otu, şerbetçi otu, manolya kabuğu."
Ellerini sevdiceğinin yüzüne bastırarak onu kendine çekti Karmen. Yanağına kokulu bir öpücük bıraktı. Bu beklemediği hareket karşısında susup kaldı İzgi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HATIRA KASIMPATI (GxG)
RomanceSöylenecek çok söz vardı aslında. Gidilecek yollar, aşılacak engeller vardı. Birlikte tecrübe edilebilecek birçok olay yaşayabilirdik. Hayata öfkeleniyorum ama öfkemin en büyüğü kendime, her suçu da hayata atarsak halimiz ne olur? Bir ömre sığdırma...