Sadakat -Birinci Kısım

46 13 46
                                    


Selam bu arada ÇN yerine YN kullanacağım

Çeviri Notu
Yazar Notu

79.Bölüm.

Gecesiz Şehir’deki katliam, efsanelere göre, YiLing Piri Wei WuXian’ın tek başına üç bin kişiyi katlettiği kanlı bir savaştı.

YN:gururlu bir anneyim.

Bazıları beş bin kişi olduğunu da söylerdi. İster üç ister beş bin olsun, tek bir şey kesindi –o gece, Gecesiz Şehir’in harabeleri Wei WuXian’ın ellerinde kanlı bir cehenneme dönüşmüştü.Ve katil, tüm saldırılara karşın Mezar Tepe’ye tek çizik almadan dönmeyi başarmıştı. Kimse nasıl yaptığını bilmiyordu.Savaşın ardından efsuncuların dünyası ağır bir darbe almıştı.

Ardından geçen üç ay boyunca güçlerini toplayan ve planlar yapan Dört Büyük Sekt en sonunda şeytanın inine, Mezar Tepe’ye bir kuşatma yapmış ve‘katliam’ kelimesini Wen Sektinden geriye kalanlar ve delirmiş YiLing Piri’ne iade etmişlerdi.Wei WuXian İblis-KatliMağarası’nın önünde toplanan efsunculara baktı. Yüz ifadeleri o gece toplantıya katılıp şaraplarını yere döktükten sonra onun ve kalan Wen Sekti üyelerinin küllerini saçacaklarına yemin edenefsuncular kadar mutlaktı. Bazıları o gece hayatta kalanlardı, diğerleri orada yitenlerin yakınlarıydı ama daha da fazlası ‘adaletin savaşçıları’ olarak gelmiş ve onlarla aynı inançları taşıyorlardı.YiWeiChun, bacaklarının onun tarafından kesildiğini iddia eden ve bacakları yerine artık ahşap sopalar kullanan orta yaşlı efsuncu tekrar konuştu, “Üç bin kişiye olan kan borcun hiçbir zaman ödenmeyecek, milyonlarca kez ölsen bile ödenemez!”

Wei WuXian araya girdi, “Üç bin kişi mi? O gece Gecesiz Şehir’de sahiden üç bin kişi vardı, ama içlerinde sekt liderleri ve güçlü savaşçılar da bulunuyordu. Şimdi hepsi karşımdayken, sence üç bin kişiyi öldürdüm mü? Benim güçlerimi abartıyor musunuz yoksa küçük mü görüyorsunuz?”

Tek yaptığı basit bir gerçeği belirtmekti ama karşısındaki efsuncu sanki aşağılanmış gibi köpürdü, “Neden bahsettiğimizi sanıyorsun? Kan borcunda pazarlık etmeye mi çalışıyorsun?”

Wei WuXian, “Böyle bir konuda pazarlık falan etmiyorum, ama başkasının sözleri yüzünden bana yöneltilen suçlamaların ikiye katlanmasına izin verecek değilim. Yapmadığım şeyler için suçlanmayacağım.”

Birisi konuştu, “Yapmadığın şeyler mi? Yapmadığın bir şey var mı?”

Wei WuXian, “Örneğin, ChiFeng-Zun’u parçalara ayıran kişi ben değilim. Jinlin Kulesi’nde Jin Hanımı kendi canını almaya zorlayan kişi ben değilim. Dağa çıkarken üzerinize atlayan cesetleri kontrol eden kişi de ben değilim.”

Su She gülümsedi, “YiLing Piri, hep ne kadar kibirli olduğundan bahsederlerdi ama şimdiyse çok alçak gönüllü davranıyorsun. Eğer sen değilsen, dünyada bize oldukça zorluk çıkartan bu kadar cesedi kontrol edecek güce sahip tek bir kişi bilmiyorum.”

YN: Deprem olsa Wei Wuxian'dan Bilecekler.

Birden bire yer sallandı. Herkes bir yerlere tutumayı başardı,bir kaç kişi ise çoktan yeri boyladı.
Su She,“deprem oldu, Wei Wuxian yüzünden.”

Wei Wuxian,“haaa....”

Lan Wangji,“....”

YN: Yaşanır gibi. Ahahazaxa

Wei WuXian, “Ciddi misin? Elinde Kaplan Mührü olan herkes yapabilir aslında.”

Su She, “Kaplan Mührü senin silahın değil mi?”Wei WuXian, “Sorman gereken soru Kaplan Mührü’ne kimin değer verdiği. Wen Ning gibi. Eskiden Hayalet General’den belli sekt ve kişiler ölümüne korkardı. Yüzeyde onu öldüklerini söylediler ama aslında onu on üç yıl boyunca saklıyorlardı. Tuhaf. Geçmişte onun küllerini saçtığını kim söylemişti?”

Mø Daø Zų Shī Novel (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin