037.bölüm.
Lan JingYi kapıdaki aralıktan dışarıya baktı ve anında gövdesiyle aralığı sakladı, “Ço-Ço-Çok fazla!”
Wei WuXian, “Yürüyen cesetler mi? Kaç tane?”
“Bilmiyorum! Bütün sokağı doldurmuşlar –binlerce muhtemelen! Ve başkaları da geliyor! Kağıt kuklaların onları tutamaz!”
Eğer kağıt kuklalar onları tutamazsa anında hepsi dükkana doluşurdu. Onları öldürürlerse her yer ceset zehriyle kaplanır, savaşın hengamesi içinde hızlıca kalplerine ulaşırdı; eğer onları öldürmezlerse, ölene dek parçalanır ve ısırılırlardı. Elinde kılıcıyla Xiao XingChen gitmeye hazırdı, kalan gücüyle elinden gelenin en iyisini yapmayı planlıyor gibiydi. Ancak yüzü neredeyse mor renkteydi ve ayakta dururken sallanıyordu.
Wei WuXian, “Sen geriye yaslanıp rahatlayabilirsin. Yakında hepsi gidecek.”
Sağ elinin işaret parmağını tekrar Lan JingYi’nin kılıcını kullanarak kesti.Lan JingYi gönüllü oldu, “Tekrar mı çağrı yapacaksın? Eğer her bir mankenin gözlerine dokunacaksan çok fazla kan gerekir. Birazını ben yapabilirim istersen?”Anında diğer gençlerde kollarını sıvazlamaya başladı.Wei WuXian gülse mi, iç mi çekse bilemedi, “Gerek yok. Yanında boş tılsımı olan var mı?”Yanındaki gençler henüzdiledikleri zaman rün yazabilecek kadar kendilerini efsunlar konusunda geliştirmemişlerdi. Bu nedenle yanlarındaki tüm tılsımlar çoktan yazılıp kullanıma hazır hale getirilmişti.Lan SiZhui başını salladı, “Yok.”
Wei WuXian çok umursamamıştı, “Yazılı olanlarda olur.”Lan SiZhui Qiankun Kesesinden bir sürü tılsım çıkarttı, Wei WuXian sadece bir tanesini aldı. Hızlı bir bakış attıktan sonra, orta ve işaret parmaklarını birleştirip, baştan aşağıya çizdi. Tılsımın üzerindeki lal rengi rünlerle yeni çizdiği kanbirleşerek yeni bir rün oluşturdu. Wei WuXian bileğinin tek hareketiyle sarı tılsım ve kırmızı rünler havada yanmaya başladı. Wei WuXian sol eliyle alevleri yakaladı. Ellerini yumruk yaparak başını hafifçe yere eğdi. Ellerini tekrar açtığında külleri kağıt mankenlerin üzerine doğru hafifçe üfledi. Nefes aldı, “Sönmeyen yangınlarla ölmeyen kırlar, baharın tek nefesiyle hayat bulur.”
*Bai JuYi’nin şiirinden, Çimen http://www.chinese-poems.com/bo4.html
Küller odaya saçıldı.Diğerlerinin önünde duran Öbür Dünya Savaşçısı ayağının dibindeki kılıcı alarak omzuna attı.Yüksek topuzlu ve güzel giysili bir kadın yavaşça sağ elini kaldırdı. Soylu bir kadının olarak yaratılmış olmasına rağmen kan rengi uzun tırnaklarını beğeniyle süzdü. Onun yanında biri kız diğeri erkek, iki çocuk hizmetçi vardı. Erkek olan şakayla kızın saçını çekerken, kız ona dil çıkardı. Dili neredeyse 20 santimdi, bir yılan gibi erkek çocuğun göğsüne saplanmış ardından geniş bir delik bırakmıştı. Vahşi saldırının ardından, hemen kızın ağzının içine geri dönmüştü. Erkek çocukta içinde beyaz ve sipsivri iki dişin bulunduğu ağzını açarak kızın kolunu ısırdı. Böylece iki kağıt çocuk birbirleriyle kavga etmeye başladılar.
Birer birer, düzinelerce kağıt manken hareketlenmeye başladı. Sanki bacaklarını açmak istiyormuşçasına kımıldıyor ve fısıldaşıyorlardı. Hışır hışır sesler çıkartıyorlardı. İnsan değillerdi, insandan daha iyiydiler.Wei WuXian, “Nefesinizi tutun.” Uyarının ardından kağıt kuklalarla kapının arasındaki yoldan çekildi. Hafifçe eğilerek kuklaları dışarı çıkmaya davet etti.Ahşap kapılar bir kez daha açıldı. Ceset zehrinin hastalıklı tatlı kokusu odaya doldu ve gençler anında kollarıyla yüzlerini kapattı. Bir gürlemeyle Öbür Dünya Savaşçısı dışarıya fırladı. Diğerleri de onu izledi.Son kağıtkukla çıktıktan sonra kapı kendiliğinden kapandı. Wei WuXian, “Kimse nefes almadı değil mi?”Herkes başıyla onayladı. Wei WuXian, Xiao XingChen’in kalkmasına yardım etti, rahatça dinlenebileceği bir yere götürmek istiyordu onu. Ancak uygun bir yer yoktu, her yer tozlu ve soğuktu. Xiao XingChen hala Shuanghua’yı sıkıca tutuyordu. En sonunda yarı transa geçmiş halinden uyandı birkaç kez öksürdükten sonra zayıf bir şekilde konuştu, “Yaptığın... Boyalı Gözlerin Çağrısı mıydı?”Wei WuXian, “Bir iki şey biliyorum işte.”Bir süre düşündükten sonra Xiao XingChen gülümsedi, “Evet... O kadar yürüyen cesetle başa çıkmak için şüphesiz en iyi yöntemi seçtin.”Bir an durduktan sonra devam etti, “Ancak bu efsun yöntemiyle hayaletlerin ve tayfların geri tepmesi çok kolay. YiLing Piri bile, bu yöntemi bulan kişi, sonunun bu şekilde olmasına engel olamadı. Daha dikkatli olmanı ve ölüm kalım meselesi dışında böyle yöntemleri kullanmamanı öneririm. Başka efsunlar yapabilirsin her zaman...”Wei WuXian sessizce iç çekti, “Tavsiyen için teşekkürler.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mø Daø Zų Shī Novel (Türkçe)
Ficción históricaŞeytan Tarikatı'nın kurucusu Üstad-ı Azam Wei Wuxian. Şeytani sanatlarda ustalaşması, onun kötücül güçlere hükmetmesini sağlar. Ne kadar kötücül güç emerse o kadar zihin bulanıklığı yaşar.Bu zihin bulanıklığı yüzünden kaotik olaylar yapmış milyonlar...