Günlükçük, şu an kendimi pataklamak istiyorum, nasıl bu kadar az sayfalı bir defter alabildim? Geçen gün beni azarladıkları için üyelere hak veriyorum, son sayfaya yazmaya başlamadan günlüğümün bitişinin ne kadar berbat bir durum olduğunun farkına varamadım. Yine de, birlikte geçireceğimiz son günde, veda cümleleriyle kafanı şişirmek yerine sana her zaman yaptığım gibi günümün nasıl geçtiğini anlatacağım.
Sabah uyandığımda yaptığım ilk şey Jungkook'un odasına gitmek oldu ve çoktan uyanmış olduğunu gördüm. Uyku konusunda garip biri, dün onu beklerken uyuyakaldığımda saat ikiye geliyordu, en erken o saatte geldiğine göre sabah sekizde nasıl uyanık ve enerjik olabiliyor, anlayamıyorum. Başka bir yerde kalıp sabah yurda gelmiş olabileceğini de düşündüm ama Namjoon hyung uyanır uyanmaz Jungkook'u çağırdığında birlikte gittik ve Leader Mon gece geç geldiği ve fazlasıyla ses çıkardığı için favori üyesini azarlarken bir köşede durup onları izleyerek öyle bir şey yapmadığını anladım. 8_8
Ayrıca onlar tartışırken dikkat çekmediğime emin olduktan sonra Namjoon hyungun günlüğünün son sayfasına yazıp yazmadığına baktım, sayfanın dolu olduğunu görünce günlüğü hemen tişörtümün içine saklayıp konuşmalarını bitirmelerini bekledim. Namjoon hyung, birtanecik maknaesine doğru düzgün kızamadığı için söylenerek odadan çıktığında Jungkook'a günlüğü gösterdim. Yakalanmamak için gizlice odadan çıkarken karşımızdaki Jimin'i fark edince ona diğer üyeleri çağırmasını söyledim ve hep birlikte Namjoon hyungun yazdıklarını okuduk. İkinci favorisi olduğumu ve bizleri sevdiğini yazmış, birinci olamadığım için hayal kırıklığıyla dolu olsam da onun harika bir lider olduğunu söylemeliyim, yurdun ağası gibi bir unvan ortaya çıkana kadar tek başına bizimle, özellikle de ben ve Jimin'le, uğraştı. Sırf bu yüzden bile saygıyı hak ediyor, tüm o yaramazlıklarla yalnız başa çıkması kesinlikle takdire şayan. ¤_¤
Her neyse, bu olaydan sonra diğer üyeler odalarına çekilmiş, günlüğüyle vedalaşmak, bakım yapmak, depresyona girmemeye çalışmak ve masasının başında bir şeylerle uğraşmak gibi işlerle meşgulken Jungkook'la yemek yiyen Hoseok'a katıldık, ardından üçümüz birlikte eğlendik. Balikiz'le dalga geçtiğimiz sırada Jimin'in kendisini çağırmasıyla Hoseok gitti ve Jungkook onun odadan çıktığından emin olduktan sonra yüzümü ellerinin arasına alıp bana fazlasıyla duygu yüklü bir öpücük verdi. O kadar harikaydı ki bir an aklımı yitirdiğimi düşündüm, adeta bedenimi dünyada bırakıp ruhumla romantizm bulutlarının arasına gitmiş gibiydim günlükçük, kesinlikle hayatımın en mükemmel anı buydu! Son sayfanda bu ana şahitlik ettiğin için gurur duymalısın. b_d
Bilmeni isterim ki benim için çok özelsin ve yeni bir günlük aldığım zaman bile seni hep anımsayacağım. Üç ay boyunca bana katlandığın için tebrik ve sıkıntılarımı dinlediğin için de çok teşekkür ederim. Kendine iyi bak denizatı günlükçük! *--*