Herkese selamlaarrr... Yeni bölümle karşınızdayım. Bugün Ayhan Bey'in doğum günü, ona mükemmel bir hediye bırakıyoruz bu bölüm :D
Bu bölümde farklı bir kesit var, ilahi bakış açısıyla yazılmış. Umarım olmuştur. Bu bölüm de dahil olmak üzere, beklenen olaylar sırasıyla başlıyor. Umarım gerçekten o heyecanları yaşayabilirsiniz, siz de.
Multimedya:Sadece bölüm şarkımız♡
Veee editimiz;
Iyi okumalar ♡♡
🌙
Gözlerime giren inatçı güneş ışığıyla zorlanarak gözlerimi açtım. Birkaç kez kırpıştırdım ve alışmayı bekledim. Yüz üstü yattım ve tavanı izledim kısa bir süre.
Saat sabah 9'du. Bugün babamlardan kurtulacağımız gündü. Birkaç saat sonra her şey bitecekti ve kısa bir süre olsa bile hep beraber rahat bir nefes alacaktık.
Yavaşça doğruldum ve bacaklarımı yataktan sarkıttım. Ağrıyan şakaklarıma parmaklarımla baskı yaptım ve derin bir nefes alıp yataktan kalktım. Kendimi duşa atıp biraz gevşemeyi hedefledim ve kısa sürede çıktım. Bornozumu giyip odaya girdim ve çalan telefonumu duyunca kaşlarım çatıldı. Komodinin üzerinden aldım ve telefonu açtım. "Efendim Türker?"
"Günaydın. Her şey tamamlandı. Seni bekliyoruz." Yatağa oturdum ve uzandım. "Bir saate orada olmuş olurum. Adnan'ı ayarladınız mı?" Bir sigara yaktım ve biraz doğruldum. "Evet. O da tamam. Saat 1 gibi falan Ayhan ve Adnan burada olacak."
"Orhan ile akşam haberleştik. Onlarda bizden haber bekliyorlar. Merkez zaten mekanlara yakın. Haberi alır almaz çıkacaklar. Orhan ve ekibi babamların yanına, diğerler ekipler diğer 4 mekana baskın yapacaklarmış."
"Sabah aradım aslında ama daha merkeze geçmemişti." Derin bir nefes aldım sigaramdan. "Tamam sorun yok. Ben kulübe geliyorum. Orada görüşürüz." Telefonu kapattım ve birkaç duman daha alıp sigaramı söndürdüm.
Yataktan kalktım ve giyinme odama girdim. Üzerimi giydim ve saçlarımı kurutup topladım. Botlarımı giyip montumu alarak giysi odasından çıktım. Hafif bir makyaj yapıp yüzümü renklendirdim ve kasamı açıp içinden silahımı aldım. Kılıfından çıkarıp belime koydum ve tenime değen soğuk metale karşı yüzüm buruştu.
Montumu giyip arabamın anahtarlarını aldım ve evden çıktım. Son hızla kulübe giderken fazlasıyla gergindim. Bir yandan doğru gidecek mi her şey diye geriliyordum, diğer yandan bütün bunlara sonunda son verdiğimiz için rahattım. Iki zıt duygu bedenimdeki bütün enerjimi sıfırlıyordu.
Kulübün önünde durduğumda saatin 11 olduğunu gördüm. Kapım açılırken çantamı alıp dışarı çıktım. "Hoş geldiniz efendim." Gülümsedim. "Hoş buldum Rıza. Ne alemdeyiz?" Kapıyı kapattı ve kulübe doğru birkaç adım attık. "Her şey tamam efendim. Hiçbir sorunumuz yok. Plan dışına çıkılmadı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YİTİK CENNET
ChickLit(Hikaye argo kelimeler, özendirici bulunan yetişkin içerikleri, şiddet ve cinsellik dolu sahneler içermekte olup küçük yaşta okuyuculara hitap etmemektedir.) Tanrı; acı dolu bir gelecek hazırladığı Alçin'in hayat penceresini siyaha boyamış, onu dışa...