29.Bölüm - Bitmeyen Çile

864 52 25
                                    

Serkan en sonunda Eylülü denemek için Merveyle dansa kalkmaya karar verir. Beklediği olmuştu Eylül sürekli onları izliyordu, o zaman anladı... Eylül içerde bir yerlerde hala onu seviyordu, ve o Eylülü kazanmak için elinden geleni yapacaktı...

Caner : daldın gittin

Eylül : ha? Ay evet daldım..

Caner : daldın mı yoksa eski sevgilini mi kesiyorsun?

Eylül : yok hayır..

Caner : yalan söylemeyin küçük hanım, beni seni senden iyi tanıyorum.. gözlerinden anlıyorum yalan söylediğini...

Eylül : gözlerimden mi anlıyorsun?

Caner : evet... sonra utanınca aynı böyle başını eğer hafifçe gülümsersin...

Eylül : beni gerçekten tanıyorsun sen...

Caner : evet...

İçinden... "insan sevince her hareketine, her lafına dikkat eder oluyor..."

Serkan Merveyle kısa bir süre dans ettikten sonra yerine geçer. Canerle Eylül de kızların yanına gelir...

Caner : canım ben yarın erken kalkıcam, staj var biliyosun. İstersen seni bırakayım, ama arkadaşlarınla kalmak ister misin bilmiyorum.

Eylül : ben biraz daha kalayım Caner.

Serkan : aa partneri bırakıp gitmek nerde görülmüş?

Eylül : bırakıp gitmeleri sen ondan daha iyi bilirsin...

Kızlar sessizce ooo yapar.. Güney de Eylüle güler..

Meral : tamam canısı, biz burdayız zaten, Eylülü bırakırız evine

Caner : teşekkürler arkadaşlar, kendine dikkat et Eylül

Eylül : tamam tamam merak etme

Caner gider... Serkan biraz rahatlamıştı..
Kızlar hareketli parça çıkınca hemen piste gidip göbek atmaya başlarlar. Songül, Güney, Eylül ve Serkan ise onları izliyordu...
Songülle Güney dans edip etmemek konusunda kavga ediyorlardı. En sonunda Songül pes etti ve Güneyle piste ilerledi...

Eylül : ne güzel herkes mutlu..

Serkan : sen de mutlu olacaksın Eylül... bu günler de geçicek

Eylül : geçmiyor, sadece herşey daha da kötü oluyor, Büşrayı avutur gibi avutma beni

Serkan Eylülün bu çıkışına bozulur, susar öylece...

Eylül Serkanın bozulduğunu farketmişti. Ortamı yumuşatmak için laf atar.

Eylül : annen evi terkettiğini söyledi

Serkan : evet, utanıyorum onlardan... bir daha o eve dönmem

Eylül : annen çok merak ediyor seni, nerde kalıyosun naapıyosun...

Serkan : sen de merak ediyor musun?

Eylül bakar öylece...

Serkan : ev tuttum, aynı mahalledeyiz, annemle senle...

Eylül : öyle mi? Haberim yoktu

Serkan : kızlar söylemedi demek ki

Eylül : yok kimse söylemedi, bu sıralar zaten kızlarla çok konuşamıyorum, anca okulda

Serkan : anladım. Şey dicektim ben yarın bi cafede çalıcam da sen de gel-......

O sırada diğerleri gelir ve konuşmaları bölünür...

Güney : ohhh be ne eğlendim

Meral : sanki düğününüz olmuş da göbek atıyormuşum gibi geldi

Kader : aynen  aynen düğün gibi oldu bu..

Güney : yoook, böyle olmaz... biraz paramız olsun, ileride biz yine yaparız yine düğünümüzü

Songül : sonradan düğün de ne Güney.. olur mu öyle şey?

Güney : Feride hanımınkine gidiyorsun ama

Songül : o başka bu başka..

Cemre : yoo, tam da aynı şey Songül

Songül : öff neyse...Eylül seni göremedim

Eylül : çünkü dans etmedim

Songül : ah be güzel kardeşim... yapma böyle...

Eylül : elimde değil Songül... hayatımda birşey bile düzgün gitmiyor... kardeşlerim olmasa çoktan...

Kader : hııı hayır hayır... sakın o kelimeyi söyleme Eylül... ben bir kardeşimi kaybettim. İkinci kardeş acısını yaşatma bana...

Eylülle Kader sarılır...

Eylül : yok yok merak etme. Ara ara geliyor bana öyle ama geçiyor. Kardeşlerim var, sizler varsınız, Caner var.. (Serkan gözlerini devirir)
Sırf sizleri düşünmek bile vazgeçmeme yetiyor..

Kızlar, Güney ve Serkan Eylülü evine bırakır.

Songül : istersen bizde kal dicem ama çoluk çocuk perişan olursunuz bizde

Eylül : yok Songül İyiyim

Serkan : ihtiyacın olursa ararsın.

Eylül başıyla onaylar

5 gün sonra

Ev sahibi yeniden kapıya dayanır.

Ev sahibi : kızım özür dilerim ama hala ödeyemiyorsun borcunu. Seni çıkartmak zorundayım.

Eylül  : haklısın Niyazi amca... tamam bana bir gün süre ver, boşaltayım evi

Ev sahibi : kusura bakma kızım, ben de böyle olsun istemezdim ama ben de torunlarıma para gönderiyorum, hepsi okuyor...

Eylül : haklısın Niyazi amca...

Ev sahibi gidince Eylül eşyalarını toplamaya başlar, herşeyi koliler. Ve çocukları Songüllere götürür, işe gidecekti...

Eylül : Songül bir gün sizle kalabilirler mi?

Songül : tabii ki kalsınlar da nooldu Eylül, kötü görünüyorsun

Eylül : ev sahibi evden çıkardı... evsiz kaldım Songül... ama bak sadece bir günlük...ben kalıcak bir yer bulucam

Songül : saçmalama istediğiniz kadar kalabilirsiniz

Eylül bir günlüğüne demişti ama nerde kalacaktı? Evsiz kalmıştı...
Kalacak kimsesi yoktu, Songülün evinde bir kanepe vardı sadece, 3 kişi nasıl sığacaklardı oraya? Ayrıca yeni evli çiftin yanında o kadar durulmaz... Eylül işe doğru giderken kaldırıma çöküp ağlamaya başladı...

Bir Kırık Gençlik Hikayesi (EySer 💔)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin