75.Bölüm - Paramparça

561 50 20
                                    

Serkan içeri girdiğinde şok olmuştu, her yer darmadağındı, evin altını üstüne getirmişlerdi adeta...

Serkan : Eylül ! Eylül nerdesin?

Tüm odalara bakar ama Eylül yoktu....

Eylül, depo olarak kullandıkları küçük odadan çıkar...

Eylül : Serkan? Sen misin?

Serkan : Eylül, benim. Nooldu burda?

Eylül birden sarılır Serkan'a. Korkudan tir tir titriyordu...

Serkan : Eylül? Nooldu canım?

Eylül : iki tane adam vardı, yüzleri maskeyliydi, belinde silah vardı, görür görmez saklandım, çok korktum Serkan...

Serkan : şişşt, tamam. Ben baktım eve kimse yoktu. Sakin ol, rahatla, bak ben burdayım...

Eylül : tamam.

Eylül birden odasına gider, Serkan anlam verememişti, peşinden gider. Eylül hızlıca çekmeceleri karıştırıyordu...

Serkan : nooldu Eylül, ne arıyorsun?

Eylül : yüzük... yüzüğüm gitmiş, senin bana aldığın yüzüğü almışlar...

Eylül oturup ağlamaya başlar...

Serkan : tamam Eylül, ağlama. Giden yüzük olsun...

Eylül : ama...

Serkan sarılır Eylüle... hala titriyordu, çok korkmuştu belli...

Serkan : gel, bu gece benimle kal istersen, burası çok kötü olmuş. Ya da eğer benimle kalmak istemezsen Songüllere de bırakabilirim seni...

Eylül cevap vermiyordu, sadece öylece duruyordu...

Serkan : Eylül?

Eylül bayılmıştı. Serkan önce telaştan ne yapacağını bilemedi, sonra hemen hastaneye götürdü.

Doktor içeriden çıkmak bilmiyordu, Serkan ise dışarıda voltalar atıyordu... geçmek bilmeyen dakikalar sonra doktor çıkmıştı, Eylül'ün birşeyi yoktu... O da hemen Eylül'ün yanına gitti...

Serkan : iyi misin?

Eylül : evet

Serkan : çok korkuttun beni. Ya sana birşey olsaydı?

Eylül : iyiyim işte

Serkan : tamam, aklım kalıyor böyle sende... kızlarla kalsana, en azından doğuma kadar

Eylül : bilmem, bakarız

Serkan korkmuştu, hem de çok korkmuştu, ona birşey olacağı düşüncesi onu paramparça etmişti. Onu sevmesine rağmen, sırf o istedi diye ayrılmayı kabul etmişti. Onu bu kadar severken bu yaptığı belki aptallıktı, belki gururu bir kenara bırakarak ayrılmak istemediğini söylemeliydi, onu ne kadar sevdiğini, yokluğunda ne kadar üzüldüğünü söylemeliydi... Ama artık çok geçti. Son sözler söylenmişti, medenice ayrılmışlardı. Şuan en azından iki dost gibi olmayı öğrenmeleri gerekiyordu, özellikle doğacak çocukları için bunu yapmak zorundalardı. Ama Serkan onu bu kadar çok seviyorken arkadaş kalmayı nasıl başaracaktı?

Bir Kırık Gençlik Hikayesi (EySer 💔)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin