Elfida, Aynur’un söylediklerini duymuştu. Benim yüzümden bir kişinin daha ölmesine izin veremem, diye düşündü. Aynur, “Son kez söylüyorum! Hemen o adama vurmayı kes, yoksa ateş ederim!” diye bağırdı tekrar. Elfida ağacın arkasından çıkarak, “Aynur abla, dur, ateş etme! O sadece beni korumaya çalışıyor!” diye bağırdı.
Mezarcı hala vurmaya devam ediyordu…
BÖLÜM 18
Aynur, “Elfida, çabuk yanıma gel! Hemen!” diyerek Elfida’ya doğru yürümeye başladı. Elfida, Aynur’a doğru yaklaşırken, “Abla, sakın Mezarcı’yı vurmayın. Kötü bir niyeti yok. Sadece beni korumaya çalışıyor.” diyerek yürümeye devam etti.
Aynur, Elfida’nın kolundan çekerek Mezarcı’ya seslendi. “Mezarcı, bırak o adamı, seninle bir işimiz yok.” dediği sırada gelen silah sesiyle korumanın biri yere yığıldı.
Aynur, Elfida’yı kolundan tutarak kulübenin arkasına saklandı. Mezarcı silah sesini duyunca kendine geldi. Korumayı bırakarak ağacın arkasına geçti. Anti Yıldız Avcıları (AYA) etrafı sarmış, ateş ediyorlardı. Aynur, “Bizi koruyun, sonra da kontrollü bir şekilde geri çekilin.” emrini verdikten sonra Elfida’yı önüne alarak kaçmaya başladı.
Mezarcı çatışmanın ortasında kalmıştı. Yıldız Avcıları kalabalıktı. Öldürmek için ateş ediyorlardı. Aynur’un adamları ise koruma ateşi açıp Elfida ve Aynur’un güvenli bir şekilde kaçmalarını sağlamaya çalışıyorlardı. Mezarcı, mezarlığın her yerini avucunun içi gibi biliyordu. Gözleri kapalı olsa bile rahatlıkla yürüyebilirdi. Bu sebeple Yıldız Avcılarının tam olarak nerelerde gizlenip ateş açtıklarını tahmin edebiliyordu. Kendisine yakın olan avcılara sürünerek yaklaşıyordu.
Tuğba, Aynur ve Elfida’nın peşinden gidiyor, onları yakın korumada tutuyordu. Arabalara yaklaştıklarında üç kişi birden ateş etmeye başladı. Elfida arabanın arkasına saklanarak, “Bana da silah verin!” diye bağırdı. Aynur sıcak çatışmadaydı. “Sakın kafanı çıkarma oradan!” diye bağırıp ateş etmeye devam etti. Aynur ve Tuğba avcılardan ikisini vurmuştu, tek avcı kalmıştı. Tuğba ateş etmeye devam ediyordu. Aynur, Elfida’ya, “Arabaya bin çabuk.” diyerek şoför koltuğuna geçti. Tuğba ateş ederek geri geri arabaya doğru geliyordu. Kolundan vurulup yere düşünce, keskin nişancılığını kullanarak avcıyı kafasından vurdu Aynur. Arabadan inip Tuğba’yı kontrol etti. “Mermi omzunu sıyırmış.” diyerek düştüğü yerden kaldırıp Elfida’nın yanına, arka koltuğa oturttu. Ön koltuğa geçerek hiç beklemeden gaza basıp mezarlıktan uzaklaşmaya başladı.
Mezarcı, gizlendiği yerden Yıldız Avcılarının sayısını tespit etmeye çalışıyordu. Yaklaştığı ekipteki dört kişi dağınık bir şekilde mevzilenmiş, ateş ediyorlardı. Mezarcı yakınındaki avcıya sessizce yaklaşarak hızlı bir şekilde bir elini adamın çenesine, diğer elini kafasına koydu ve seri bir şekilde çevirip boynunu kırdı. Hemen sol tarafında duran başka bir avcıya yine sessizce yaklaşıp, elindeki bıçağı boynuna saplayarak işini bitirdi. O sırada sağ ön çaprazdaki adam onu fark etti. Mezarcı, elindeki bıçağı fırlatarak adamın göğsüne sapladı. Bir kişi kalmıştı. Mezarcı ona doğru yaklaşıyordu. Bir adım kalmıştı ki arkasındaki sesi duyan Yıldız Avcısı hızla dönüp silahını doğrulttu. Mezarcı, adamın eline tekme atarak silahı uzaklaştırdı. Adam tekmesine karşılık sert bir yumruk atarak Mezarcı’yı yere yıktı. Üzerine atladı ve boğuşmaya başladılar. Yıldız Avcısı, iki eliyle Mezarcı’nın boğazını sıkıyordu. Mezarcı da adamın böbreklerine vurarak kurtulmaya çalışıyordu.
Aynur’un kaçtığını gören korumalar geri çekilmeye başlamıştı. Yıldız Avcıları, geri çekilen korumaların peşine düşmüşlerdi. Aynur biraz uzaklaşınca, “Tuğba, durumun nedir?” diye sordu. Tuğba, “Komutanım, beni merak etmeyin, basit bir sıyrık.” diye cevap verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP RUHLAR LİSESİ
Mystery / Thriller#2 +18 şiddet içerir Karanlık hüküm sürer ruhunu kaybetmiş bedenlerde. Bakanlar onları güçlü sanırlar. Hasta bedenlerdir onlar. Ruhları kayıptır. Acı çekmeye alışmak kolay bir duygu mu sanılır? Acı ile yaşamak zevklimi geliyor sana? Yere düşünce...