KRL 31

24.1K 1.8K 1.5K
                                    

Komiser Yağız, Habeş ile görüşmesini bitirdikten sonra arayan gizli muhbirin dediği mezarın başına geldi. Bu mezarlığa daha önce gelmişti. “Ulan, burada kulübesi yanan mezar bekçisi Kıbrıs’taydı. Bu işte bir iş var. Bu mezarda da bir gizem olmalı.” diye kendi kendine söylenerek mezarı kazmaya başladı. Yarım saat kadar kazdıktan sonra bir tabuta ulaştı. Tabutun kapağını yavaşça kaldırdığında gördüğü karşısında şaşkına döndü.

BÖLÜM 31

 

Tabut boştu. Bir süre boş tabuta baktıktan sonra tabutu kapatarak mezardan çıktı. Yardımcısını arayıp olay ile ilgili araştırma başlatmasını istedi. Arabaya doğru giderken düşünceler kafasını kurcalıyordu. Arayan gizemli kişi, mezarda ipucu olduğunu söylemişti. Ama mezar boştu, hiçbir ipucu da yoktu. Olanlara anlam vermeye çalışıyordu.

Aklına maskeli kızın olayı geldi. Fatih Güneş ismini orada duymuştu. Hemen telefonunu çıkararak Kaan’ı aradı. Kısa bir süre sonra telefon açıldı. Kaan, “Efendim, abi?” diyerek telefonu açtığı için, “Anladım, yanında birileri var. Acilen konuşmamız lazım. Müsait bir yere geç hemen.” dedi. Kaan, “Bir saniye, abiciğim.” diyerek sakince bir yere geçtikten sonra, “Komiserim, uygun bir yere geçtim. Sizi dinliyorum.” dedi.

“Fatih Güneş adında birini tanıyor musun?”

“Evet, tanıyorum.”

“Kimdir, neyin nesidir? Hakkında her şeyi bilmek istiyorum.”

“Komiserim, Fatih bizim eski liseden. Elfida’ya aşıktı. Sonra Elfida bu okula gelince bu çocuk intihar etmiş. Bildiğim bu.”

“Hmmm. Peki, bu kız Fatih’e aşık mıydı?”

“Anladığım kadarıyla Fatih ölmeden önce aşık değildi. Ama öldükten sonra aşık oldu.”

“O nasıl oluyor lan?”

“Fatih yaşıyorken Elfida yüz vermiyordu. Öldükten sonra arkasından ağıtlar yakmaya başladı.”

“Yani Fatih, Elfida için değerli biri?”

“Öyle.”

“Anladım, tamam. Oradan haber var mı, bilmem gereken?”

“Komiserim, ben de sana bir şey söyleyecektim. Bu okulda herkes manyak. Ben kendimi psikopat sanıyordum, bu okulda en masumları benim inan. Ben dayanamıyorum, eski okuluma gitmek istiyorum.”

“Hayır, bu imkansız. Orada olmak zorundasın.”

“Komiserim, Cellat diye bir müdür var, adam çatlak. Bize böcekli çorba içirdi. Solucanlı makarna yedirdi. Onu da geçtim, paintball sahasına bir katili koydu, hem de eline iki bıçak verdi. ‘Adamı yakalayıp cezasını kesin.’ dedi. Valla ben korktum, girmedim. Devlet bunlara nasıl izin veriyor?”

“Katili mi koydu? Nereden biliyorsun katil olduğunu?”

“Müdür söyledi. Fikret adında biri. Babaannesini öldürmüş döverek.”

“Soy ismi falan var mı bu adamın?”

“Yok, onu bilmiyorum.”

“Tamam, koçum. Sen sık dişini, olaylara karışma. Gördüğün her şeyi not et. Bunların kökünü kurutacağız. O okulu da kapatacağız.”

“Komiserim, tamam ama elinizi çabuk tutun. Bildiğin katil yetiştiriyor bunlar.”

“Sen gözünü ve kulağını açık tut. Senin şahitliğin önemli. Şimdi kapatıyorum.”

KAYIP RUHLAR LİSESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin