9 okunmamış mesaj.
-Elfida, seninle konuşmam gerek.
-Elfida cevap ver, lütfen.
-Çok acil. Lütfen telefonu açınca bana cevap ver.
-Hadi ama...
-Hayat memat meselesi.
-Başına bir şey gelmesinden korkuyorum.
-?
-Elfida Kıbrıs’tayım.
-Bu son mesajım. Seninle buluşup seni görmek istiyordum. Sana sürpriz yapacaktım ama cevap vermedin. Geri dönmek zorundayım. Belki de bir daha hiç görüşemeyeceğiz. Elveda! Fatih hep sevecek seni.
Elfida son mesajın geliş saatine baktı: 22.58. Saat şu anda 23:05’ti.
BÖLÜM 42
Son mesaj, yedi dakika önce gelmişti. Elfida hemen mesaj yazdı.
-Durrrr!
Sabırsızlıkla cevap gelmesini bekliyordu. Mesajının görüldüğünü anlayınca gözlerini ayırmadan bakmaya başladı.
-Sonunda açtın telefonu. Elim kapatma düğmesindeydi. Az kalsın kapatıyordum telefonu.
-Neredesin?
-Sana çok yakınım. Son kez de olsa seni görmek istiyorum.
-Bana yakın mısın? Ayrıca neden son kez?
-Çok vaktim yok. Mesajlaşarak mı geçireceğiz vaktimizi? Sorularına cevap almak istiyorsan ve beni görmek istiyorsan buluşalım.
-Nerede ve nasıl? Şu an izin almam çok zor.
-Sen istersen bir yolunu bulursun. Bulunduğunuz otelin iki kilometre doğusunda bir kulübe var. Orada bekliyorum. Çok vaktim yok.
-Tamam, beni bekle. Ne olursa olsun geleceğim. Beni bekle… Acılarımın sebebi, vicdanımın sesi, geleceğim sana.
-Bekliyorum, hırçın çiçeğim. Sabırsızlıkla.
Elfida telefonu cebine koyup, kafasını kaldırınca Ateş’in sinirli bir şekilde ona baktığını gördü. Kafasını omzuna yasladı. “Kızmak yok. Özel bir işim vardı.” diyerek gönlünü almaya çalıştı. Ateş yumuşayarak, “Sana kızmam, sadece kıskandım. Benimle bu kadar ilgilenmiyorsun.” dedi trip atar gibi yaparak.
Elfida, “Dur, ben senin gönlünü almasını bilirim.” diyerek ayağa kalkıp Cellat’ın yanına gitti. Kulağına bir şeyler fısıldadı. Cellat başını sallayıp onaylayınca Elfida gülerek Ateş’in yanına gidip elinden tuttu. “Hadi kalk, seninle biraz bahçede gezelim.” diyerek çekiştirmeye başladı. Ateş ayağa kalkarak Elfida’nın sürüklemesine karşı koymadan peşine takıldı.
Masada sıcak bir ortam vardı. Herkes bir ağızdan, “Ooo!” diyerek gülüşüyordu. Melek, baygın baygın Beton Uğur’un gülüşüne bakıyor; içinden, Allah’ım ne tatlı gülüyor yaaa, diyordu. Uğur, Melek’in kendisine baktığını görünce somurtarak masadan kalkıp yemekhaneden çıktı. Melek de ağzını silerek masadan kalkıp Uğur’un peşinden çıktı. Uğur çok uzaklaşmamıştı. Peşinden koşup kolunu tutarak onu durdurdu.
Uğur, “Ne istiyorsun benden?” diyerek kolunu çekti.
“Neden bana böyle davranıyorsun?”
“İçimden gelmiyor.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP RUHLAR LİSESİ
Mystery / Thriller#2 +18 şiddet içerir Karanlık hüküm sürer ruhunu kaybetmiş bedenlerde. Bakanlar onları güçlü sanırlar. Hasta bedenlerdir onlar. Ruhları kayıptır. Acı çekmeye alışmak kolay bir duygu mu sanılır? Acı ile yaşamak zevklimi geliyor sana? Yere düşünce...