chapter nine: go away

5.3K 345 98
                                    

Beni sevemez misin?

Salıncakta hızlandım. Ne cevap verebilirdim ki ?
Sevemem ?
Sevmem ?
Severim ?
Bilmiyorum ?
Düşünsem ?

 Kendi düşüncelerim arasındayken geçerli bir tehdit yöntemi buldum. "Bana resim defterini göstermediğin sürece sana cevap vermeyeceğim."

 Zinciri tutan elimi kavradı ve salıncağı yavaşlattıktan sonra yanımdaki salıncağa oturdu. "O zaman bende sen bana cevap verene kadar defteri göstermeyeceğim. Bence iyi bir döngü yarattık."

 Ona cevap vermek istedim. Bunu yapmak bana bir şey kaybettirmeyecekti. "O zaman sözünde duracaksın JungKook-ah!  Ben söylediğim zaman, defteri göstereceksin." Başını salladı. "Tabii ki. Sözümde dururum ben." 

"Ben seni sevemem JungKook. Çünkü ben şu seneleri bitirmek ve bu lanet olasıca okuldan, arkadaş dediğim insanlardan kurtulmak istiyorum. Gerçekten. Kendimi birine bağlanacak kadar hazır da hissetmiyorum. Biriyle çıkmak beni mutlu hissettirir elbet ama bilirsin, duygu karmaşasının içinde olabilirim. Dediklerimi toparlayamıyorum bile." dediğimde başını salladı ve beni onayladı. "Anlayışla karşılayacağım. Ama bilmeni isterim ki ; ben en büyük duygu karmaşasının içerisindeyim."

 Gözlerimizi birleştirdi. Ne diyeceğini çok merak ediyordum. 

"Sevdiğim kişiyi, yani seni her gördüğümde kalbimin küt küt atması, seni koruma içgüdüsüyle dolup taşmam, seni sahiplenmek istemem ama yapamamam, seni merak ettiğim için kendi planlarımdan vazgeçmem, sana iyice bağlanmam ve seni her gülerken gördüğümde bana güldüğünü hayal etmem, gözlerinde kaybolmak istemem, seni öpme isteğim ve daha fazlası... Bunlar beni öldürüyor." dediğinde ağzım açık ona bakıyordum. "Senin için ölmeyi de göze alabilirim, senin için birini öldürmeyi de, sırf sen mutlu ol diye kendimi de üzebilirim, başka birini de. Bana beni öldürmemi söylesen, bunu da yaparım." 

"JungKook, abartmadın mı ?" dediğimde başını sağa sola salladı. "Ben çok ciddiyim." Gülümsedim. "Beni bu kadar seven biri olacağını düşünmemiştim."  

"Ama seni bu kadar çok seven karşında işte." Gülümsedim ve başımı eğdim. "JungKook yaşadığın duygu karmaşasını anlıyorum fa-"

"Anlamıyorsun, beni üzmemek için böyle şeyler söyleme." dediğinde sahteden gülümsedim. "Tamam, seni anlamıyorum fakat yine de seni sevemem JungKook-ah. Seninle sahteden çıkıp seni seviyormuş gibi de yapamam, üzemem. Beni anladığını biliyorum."

"O zaman benden uzaklaş." dedi. "Senden uzaklaştıkça, senden vazgeçebilirim. Bunu yapabilirim."


saver || jeon jungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin