saver || jeon jungkook

chapter four : a bad trap

 Yüzünü benden uzaklaştırdı ve elini belimden çekti. Yanağımda hissettiğim ıslaklık onun göz yaşlarıydı.

 Niye ağlamıştı ki ?

O seni öpmüşken düşündüğün şeye bak Hye. 

 Oturduğum yerde doğrulmama yardımcı oldu ve kulağıma yaklaşarak aynı kelimeyi fısıldadı. "Üzgünüm." 

 Çömeldiği yerden kalkarak ilerlemeye başladı. Onu görmek için okula giderken beni bir köşeye sıkıştırıp öpüyordu. Çok önemli bir şey unutmuştum.

"Ya! Jeon JungKook !"  Kafasını yavaş ama etkileyici bir şekilde bana çevirdi. Bir şey söylemesini bekliyordum , fakat o sadece ilerlemeye devam etti. "Abim ile aranızdaki sorun ne ?!"

 Olduğu yerde durarak başını tekrar bana çevirdi. Ben ise o sırada eteğimi açmadan kalkmaya çalışıyordum. Yavaşça gelerek elimden tuttu ve kalkmama yardımcı oldu. Çantamı da yerden alıp bana uzattığında alarak sırtıma taktım.

"Abim ile aranızdaki sorun ne..?" Tekrarladığımda ise sadece oradan ilerlemeye başlamıştı. Onun ağzını açamayacaksam , sorunun ne olduğunu bilemeyeceksem , çabalamamın ne anlamı vardı ki ?

"Tamam söylemezsen söyleme. Uğraşmayacağım ! Hıh,sende çocuk gibi anca kaç zaten !" İsyankar bir ses tonuyla bağırdığımda , ağzından gülerek kaçırdığı o ince nefesi duyabilmiştim.

 Tamam bu plan da işe yaramamıştı. O halde son cümleyi kullanmanın vakti gelmişti.

"Abime mi sormalıyım ?"  Sadece ilerledi ve sağa dönerek görüş alanımdan kayboldu. Ondan bir cevap alamayacağımı anladığımda ara sokağın çıkışına doğru ilerledim.

"JungKook Oppa !" Şımarık kız sesi ile ürkmüştüm. 

Bizim okuldan biri şu anda buralarda olmalıydı , JungKook'u tanıdığına göre. Kızın adımlarını hızlandırdığını farkettim. İyi de JungKook büyük ihtmalle şu an ağlıyordu. Sanırım karizmasının üstünde kocaman bir çizik oluşacaktı.

"Seni gördüğüme sevin-" Ben kızı pür dikkat izleyince onun da dikkatini çekmiş olmalıyım ki başını aniden bana çevirdi. 

 Korku filmi sahnesi gibiydi. Avını görmüş vampir gibi bakıyordu mübarek.

 Telaşlanarak iki kez hafifçe yerimde zıpladım ve konteynerin arkasına geri ilerlerken onun arkamdan koştuğunu bağırması ile anladım.

"Seni gicibe !"  Yapabileceğim tek şey olarak koşarak kaçmayı uyguladım. 

 Bir anda saçımdan çekilene kadar elbette. Acı içinde bağırdım. "Ah!" 

"Bana bak yelloz! Orada ne işin vardı ?"  Saçımı elinden kurtararak cevapladım. "Sadece oradan geçiyordum." Kız belirgin ve korkutucu bir şekilde gözlerini devirdiğinde iki üç adım geriledim. "JungKook'u takip ediyordun !" dediğinde bu sefer ben göz devirdim. "Benim ne işim olur onunla ?!" Bağırışıma yeniden göz devirmişti. 

 Çantamı düzelterek arkamı dönerek ilerlemeye devam ettim. 

 Duyduğum maket bıçağı sesi ile tam arkamı dönerken kolumda hissettiğim derin acı ile bakışlarımı koluma  çevirdim.

 Derin ve uzun bir kesik. Hem acıyor hemde aşırı şekilde her yere kan akıtıyordu. Kız mırıldanarak bacağıma vurdu ve beni yere yığdıktan sonra yanımdan uzaklaştı. "Görev Başarılı."

 Acı içinde yerde öylece duruyordum. Bacağımda yanmaya başlamıştı. 

Kalkamıyordum , kolum da çok acıyordu.

 Kısa süre içinde bilincim de kapanmaya başladığında kendimi bırakmıştım.

(...)