~SERSERİ~ YENİDEN YAZILIYOR

~SERSERİ~5

...
Aşağıda ki seslerden dolayı aniden uyandım. Yüzüme saçlarım gelmişti ve terlemiştim. Şimdi kim kalkıp üstünü değiştirmeyle uğraşacaktı?

Bugün olan olaylar geldi aklıma. Onur ve Ateş arasında problem çıkmıştı bu da benim yüzümden olmuştu aslında. O kadar yüzü yara bere içinde kalmıştı ikisininde. Müdür gelmeden olayı toparlamışlardı.

Aklımı karıştıran olaylara son verip derin bir uyku çektim..

^^
Kirpiklerimi kıvırdım ve aynada kendime bakıp gülümsedikten çantayı hızlıca alıp mutfağa yöneldim.

Kahvaltı etmeyi pek sevmezdim daha doğrusu hazırlamaya üşenirdim. Bugün de zamanım pek olmadığı için direk evden çıktım.

^^
İçeri girer girmez gerginlik hissiyatı beni ele geçirmişti. Sakin bir şekilde yerime oturdum. Ne görünürde Onur vardı ne de Ateş. Telefonumu cebimden çıkarıp instagramda dolaştım,biraz kafam dağılmıştı.

Koluma değen elle irkildim. Başımı kaldırır kaldırmaz Onur'u gördüm. O anda yanıma oturdu. Nasıl konu açacağım hakkında pek bir fikrim yoktu ama çocuğun yüzünde ki morlukların haddi hesabı yoktu. Fakat sanki biraz morluklar fondöten ile kapatılmış gibiydi. Ama incecik bir fondöten olduğu belliydi ve morluklar belli oluyordu.

"Ben sebep olduğum bu mesele için erkekten üzgünüm, keşke kavga çıkmasaydı."dedim. Onur gerçekten hayatımda gördüğüm en temiz kalpli çocuk olabilirdi. Dilara'dan bile daha yakındı benim için . Bu kavga ettiği için değildi beni umursadığı ve önem verdiği içindi aynı şey benim içinde geçerliydi.

"Problem yok Mira. Ben istedim kavga etmeyi." O anda da yanımıza Dilara geldi.

"Selam herkese."dedi ve sırasına yerleşti. Sonra da arkasına döndü. "Niye ses çıkmıyor? Her neyse kamp paralarını getirdiniz mi gidiyor muyuz?" Kafamı onaylar bir şekilde salladım. Anlaşılan Onur'da gelecekti. Kafa dağıtmak için doğa ile iç içe olmak iyi gelebileceğini düşünüyordum.

"O zaman isim yazdırmaya hadi ."dedi Dilara ayağa kalkıp bize bön bön baktı.

Çantadan parayı alıp bende kalktım. Bu kamp gezisi için heyecanlıydım fakat Onur'un yüzü hala düşüktü. Bu beni gerçekten üzüyordu. Benim yüzümden çocuk dayak yemişti. Gerçi tek taraflı değildi. Ateş'in yüzü de kötü haldeydi ama ne gerek vardı da kavga edilmişti. Beni kilitlemişti o odaya fakat bunun hesabını benim sormam gerekiyordu Onur değildi. Ona ne yapabilirdim ki? Konuşsam ne yazardı ki? Bir kere bulaşmışım zaten daha da dikkat çekmek istemiyordum.

"İsim sınıf ?"

Koluma değen elle irkildim.
"Sana diyo Mira ?"dedi Dilara sorar vaziyette.

"Mira Sönmez 11/e"dedim ve önüme döndüm.

Sonra da müdürün odasından çıktık. Sınıfa doğru yol aldık. Dersin başlamasına tahminen 2-3 dk kalmıştı.

...
"Ders tarihse ben uyuyorum."

"Sana bende katılıyorum bu sefer. Kafam dağınık zaten dinlemeye çalışsam bile dinleyemem tahminen."dedim ve kafamı sıraya koydum.