Lethe

1K 76 2
                                    

Didem aniden önünde beliren kırmızı şarap dolu kadehi görünce irkilerek kadehe bakıp, kafasını sağ tarafa doğru çevirmişti. Berke kızın şüphe ve tedirginlik yüklü bakışlarını görünce gülmeye başlamıştı.

" Boğazın kurumuştur. Iki saattir Arya canınıza okudu. İhtiyacın vardır şimdi."

Didem'in tek kaşı şüpheyle kavis çizmişti. " Ne bu şimdi?"

" Siyanür." diyen Berke kahkahayı patlamıştı." Neye benziyor Didem ? Şarap tanıştırayım Didem, Dido bu da kırmızı şarap."

Kız gözlerini devirmişti. " Ne sorduğumu anladın bal gibi."

" Amacımı sorguluyorsun."

" Yani."

" Hiçbir amacım yok. Arya ile uğraşırken boğazın kurumuştur diye getirdim. Hepsi bu."

" Diyorsun."

Didem başını çevirip, Mert' in midilliye binen Arya'yı gezdirdiği mini padoka baktı.

" Sen bilirsin."

Berke üstelememişti ama gitmemişti de. Padok içinde tur atan midillinin üstündeki kızını gülümseyerek izleyip, önlerinden her geçişlerinde gamzelerini sergileyen tatlı bir gülücükle el sallayan kızına el sallıyordu.

Didem dibinde dikilip, Arya'yı izleyen Berke'nin yakında olmasından rahatsız olan Mert'in içinin rahatlaması için bir kaç adım öteye gitmişti.

"Yanlız çok iyi biniyor Arya ata. Ilk defa denemiyor gibi. Ders filan mı aldı ?"

Didem istemese de muhatap olmak zorunda kalmıştı.

" Evet. O ve Çağıl atlı spor kulübüne gidiyorlar."

" Öyle mi ? "

" Öyle. "

Anca bu kadar işte senin babalığın diye bağıran tınlamayı duymazdan gelmişti Berke. Didem onun sessiz kalmasına şaşırmaktan kendini alamamıştı. Midilli turu biten Arya, Mert'in elini bırakıp, babasına koşturup geldiğinde kızına sarılan Berke onu kucağına almıştı.

" Ben ata bindim. Küçücük at." diye cıvıldamıştı Arya.

" Gördüm prenses. Ne kadar güzel biniyordun sen ata öyle aşkım. Çok mu seviyorsun sen atları ?"

" Çooook. Hep biniyoyum ki. Meyt götüyüyo beni at binmeye."

" Öyle mi yapıyor ? O zaman Mert abine teşekkür etmek lazım, değil mi ?"

Arya mutlu bir şekilde kafasını sallamıştı." Eveett."

" Eee ne diyeceğiz o zaman? Teşekkür ederim Mert ağbi."

Arya ışıl ışıl gözlerle bakıp, tekrar etmişti .Berke'nin düşmanlıktan eser olmayan bakışları ve dostça tebessümüne Didem gibi ters köşe olan Mert küçük kıza sevgiyle gülümsedi.

" Birşey değil Arya'cığım. Ne zaman istersen annenle beraber seni götürürüz gene atlara."

" Tamam." deyip mutlulukla el çırpan Arya babasına dönmüştü.
" Pasta yiyelim baba."

" Pasta ? Anneye bir soralım da önce,bakalım olur diyecek mi ? Annesi Arya pasta yiyebilir mi ?"

Didem şaşkınlıktan sersem gibi olmuştu. Berke'nin tatlı tatlı gülümseyen bakışlarını pas geçip,yalvarır gibi bakan kızına baktı.

" Olur ama küçücük bir dilim. Sonra karnın ağrıyor bebeğim tamam mı ?"

" Tamam. Baba, annem izin veydi."

CILEKLI PASTA #wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin